24 Haziran seçimlerine kısa bir süre kalmışken cumhurbaşkanı adaylarının ve milletvekili listelerinin hazırlığı hızla devam ediyor. Ancak kitlesel anlamda partilerin milletten alacakları destek temel olarak tek bir kriterde toplanıyor, PKK ve FETÖ’ye karşı mücadele…
Bu topraklarda PKK ve FETÖ’nün tekrardan yeşermesinin ihtimali kalmadı. Hendekler dönemi sonrası PKK’ya, 15 Temmuz kalkışması sonucu FETÖ’ye karşı toplumsal öfke zirve yaptı. İnsanların artık PKK ve FETÖ’ye geçit vermeyeceği aşikâr bir hale gelmişken siyasi partilerin milletten alacakları oy oranları da FETÖ ve PKK’ya karşı verilen mücadele ile orantılı olacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın baş danışmanı geçtiğimiz günlerde ‘24 Haziran seçimlerinden sonra çözüm süreci tekrardan denenebilir’ türünden bir açıklama yaptı.
Açıklamanın akabinde toplumda büyük bir kızgınlık ve öfke duygusu hâkim olacaktı ki cumhurbaşkanlığı sözcüsünün çözüm süreci iddialarını kesin bir dille yalanlaması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamayı yapan başdanışmana çok sert bir uyarı yapmasıyla birlikte AK Parti mevcut süreçten hafif hasarla sıyrılmış oldu.
Muharrem İnce’nin Amerikalılar beni aradı, Türkiye usulüne uygun olarak FETÖ’yü iade talebinde bulunmadı diyerek adını vermek istemediği bir Amerikalıya koşulsuz güvenerek kendi devletini suçlar tarzda konuşması Muharrem İnce’nin Amerika ile nasıl bir bağlantısı var sorusunu zihinlere taşıdı.
Ayrıca 15 Temmuz darbe girişimini FETÖ’nün yaptığı ve FETÖ elebaşının hâlâ Amerika tarafından sonuna kadar desteklendiği bariz biçimde ortadayken Muharrem İnce’nin sadece usulde hata olduğu için FETÖ’nün iade talebinin kabul edilmediğini düşünmesi de millet tarafından samimi karşılanmadı.
Cumhur İttifakı Afrin operasyonları başta olmak üzere PKK’ya karşı mücadele verilmesini ve PKK’nın siyasi sözcülüğünü yapan herkesin Türk yargısı önüne çıkarılmasını savunarak Kürtlerden oy talep ediyor.
Millet İttifakı’nın ise Selahattin Demirtaş’ı serbest bırakma çağrısı yaparak Kürt seçmenden oy almayı amaçlaması PKK ve HDP’ye karşı her iki ittifak grubu arasındaki bakış farklılığını net biçimde ortaya koymuş oldu.
Ayrıca Muharrem İnce’nin en büyük seçim vaadi seçildiği takdirde cumhurbaşkanını bile yargılayabilen bir yargı sistemini getirmekti.
Ancak söylemleriyle tezada düşüyor. Görevdeki cumhurbaşkanını bile yargılayabilen bir yargı inşa etmek istediğini söylerken suçu zaten var olan bir cumhurbaşkanı adayının cezasını çekmemesi için açıklamalarda bulunması zihinlerde soru işareti oluşturdu.
Sınırımızda terör koridoru oluşturulmaya çalışılırken, tüm müttefiklerimizle aramıza mesafe sokulmak istenirken PKK ve FETÖ’ye karşı en ufak bir tavizde bulunmayan partilerin işbaşına gelmesi ülkemiz için hayırlı olacaktır. Seçimlere 33 gün kalmışken partilerin bundan sonraki söylemleri milletimizin oy tercihlerini doğrudan etkileyecektir.
ŞAMPİYON GALATASARAY
Bir Galatasaraylı olarak 2017-2018 sezonunda ipi göğüsleyen Galatasaray Spor Kulübü’nü yürekten kutluyorum.
Fenerbahçe’nin ligi ikinci sırada bitirmesiyle birlikte oynayacağı ön elemeyi atlaması durumunda şampiyonlar liginde gruplara kalmasını ve uzun bir aradan sonra şampiyonlar liginde iki tane Türk takımının mücadele etmesini bir vatandaş olarak çok isterim.
İnşallah toplum olarak futbola çok ciddi zaman ayırıp, büyük paralar yatırırken Türk futbolu dünya sıralamasında hak ettiği yere kısa süre içerisinde ulaşacaktır.
Şampiyon Galatasaray’ın bu sene oynadığı kaliteli futbolu seneye artırarak devam etmesi durumunda UEFA kupasının yanına Şampiyonlar Ligi kupasını koymaması için ne engel olabilir ki?