Canan Kaftancıoğlu… CHP’nin yeni seçilen İstanbul İl Başkanı. Seçimler tamamlandıktan sonra ajanslarda ilk etapta kadınların siyasette ağırlığının arttığı haberleri girilmeye başlanmıştı ki Kaftancıoğlu’nun eskiden attığı twitler gün yüzüne çıkınca yer yerinden oynadı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rahmetli annesine edilen küfürlerin resmini paylaşması, Türkiye’nin en büyük camisinin açılışına yönelik ‘’büyüklük kompleksiniz ….. küçüklüğünden mi kaynaklanıyor’’ demesi, CHP’nin kurucularının başlattığı harekatlara katliam demesi, Sözde Ermeni soykırımını tanıması… Kısaca Kaftancıoğlu’nun HDP söyleminin aynısını CHP çatısı altında söylemesi aklı selim tüm vatandaşları ciddi derecede rahatsız etti.
Ancak Kılıçdaroğlu il başkanına sahip çıkarak CHP’li olsun olmasın, tüm vatandaşların eleştiri hedefi haline gelen Kaftancıoğlu’na yönelen tüm eleştirileri ‘’Bize yükleniyorlar, ne yaparlarsa yapsınlar’’ diyerek savuşturmaya çalıştı. Çünkü Kaftancıoğlu hamlesi ince bir hesabın ürünü…
Siyaset kaygan bir zemin… Yetkiden çok etki ile yapılan bir alan. O yüzden siyasette bir işe kalkışmadan önce toplumu ona hazırlamak gerekir. İşte CHP de Kaftancıoğlu hamlesi ile bunu sağlamaya çalışıyor.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile Türkiye’de siyaset yeni bir döneme girdi. AK Parti ile MHP milli mutabakat adı altında bir araya gelerek Türkiye siyasetini yeni dönemde birlikte inşa edeceklerini açıkladı.
Bahçeli’nin Erdoğan ile yanyana gelmesi CHP ve diğer muhalefetleri siyasi olarak zor bir duruma düşürdü. CHP köşeye sıkışmışlıktan kurtulmak için parti tabanını HDP ile yan yana getirmek ve yeni bir çıkış kapısı aralamak istedi.
Sezgin Tanrıkulu eskiden HDP ve PKK yanlısı çıkışlarla gündeme gelir ve ciddi biçimde eleştiri toplardı. Ancak yeni süreçte Kaftancıoğlu ve Tanrıkulu gibi isimlerin sayıca çoğalacağını ve CHP ile HDP’yi aynı çizgide buluşturmak istediklerini öngörmekteyiz.
CHP akıllı siyaset uygulayarak diğer partileri kendi peşine takabilir, ilkelerinden ödün vermeden de yeni dönem siyasetinde başarı sağlayabilir. Ancak kurucu ilkelerinden hızla uzaklaşması ve etnik temelli siyaset yapan bir parti ile yanyana gelmesiyle birlikte yağmurdan kaçarken doluya tutulduğu izlenimini verdi.
ZEYTİN DALI HAREKÂTI
Geçen yıl başlattığımız Fırat Kalkanı operasyonuyla terör koridoru oluşmasına ket vurulmuştu. Şimdi de İdlib ve Afrin opersyonları ile birlikte Akdeniz’e ulaşmak isteyen PYD’ye kalıcı bir darbe indiriliyor.
Afrin’den sonra Münbiç’e de harekat düzenleneceğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan Fırat’ın batısında tek bir PYD hakimiyetine izin verilmeyeceğini dolaylı olarak açıklamış oldu.
Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan, terör örgütleriyle mücadele eden, sivil halkı refahını fazlasıyla önemseyen Türkiye başından beri meseleye insanlık odaklı baktığı için bölgesel barışı sağlamak ve kendisi için tehdit oluşturabilecek tüm merkezleri yerle bir etmek için bölgeye giriyor.
Ancak Türkiye dışındaki hiçbir ülke aynı samimi duyguları barındırmıyor ve kendi güçlerini pekiştirmek için sivil ölümlere ve zulümlere yol açıyor.
Niyeti temiz olan ordumuzun Rabbim yardımcısı olsun.