Muhammet Fatih Şahin
Muhammet Fatih Şahin
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

İsrail saldırılarının bize öğrettiği 15 husus

Köşe Yazısını Dinle

– İsrail’in uyguladığı savaş suçlarına dünya üzerine karşı koyacak bir güç bulunamadı. Demek ki gücün varsa istediğin şekilde hukuk kurallarını ihlal edebiliyorsun.

– İsrail saldırı başlatır başlatmaz Amerika ve İngiliz devasa uçak gemileri İsrail’e destek için bölgeye gitti. Demek ki Müslümanlara karşı yapılan bir zulümde bir ve beraber olunması çok hızlı ve kolay biçimde yapılabiliyor.

– Filistin’e ise tek bir mermi bile verilmedi. Demek ki Müslüman devletler büyük bir acziyet içerisinde.

– İngiltere, Amerika, Kanada, Fransa, Almanya ve İtalya İsrail’in saldırılarının meşru olduğu ve kendini savunma hakkı olduğunu iddia etti. Bu cümleler söylenirken yüzlerce bebeğin cansız bedeni toprağa verilememiş halde yerde yatıyordu. Demek ki insan hakları sadece kendilerine uygulandığı zaman söylenebilen kavramlarmış.

– İngiltere Başbakan’ı İngiltere sivillere zarar vermemek için her şeyi yapıyor açıklamasında bulundu. Demek ki Filistin’de ölen bebek, kadın ve çocukları sivil olarak görülmüyor.

– İsrail Başbakan’ı bir yandan ‘İsrail dünyadaki en ahlaklı ordusudur’ derken diğer bir taraftan kutsal kitaplarındaki bir ayete atıfta bulunarak ‘Amalek’i vurun. Sahip oldukları her şeyi tamamen yok edin ve onları bağışlamayın. Hem erkeği hem de kadını, bebekleri ve emzirenleri, öküzleri ve koyunları, develeri ve eşekleri öldürün’ emrini yerine getirdiğini ifade ediyor. Yani savaş suçu işlediğini açıkça ifade ediyor. Kendi kendini yalanlıyor.

– İsrail kendi dinini de ön plana çıkararak saldırıyor, Filistinliler de şehit olacağız diyerek dinimize sarılarak Allah’a karşı teslimiyet içerisinde, büyük bir sabırla direnmeye çalışıyor.

– Filistin halkı Yahudi olsaydı ya da Papa’nın hakimiyetinde bir Hristiyan topluluk olsaydı bunlar yapılamazdı. Demek ki siz kendi Müslümanlığınızı unutsanız bile düşman sizin Müslümanlığınızı asla unutmuyor.

– Savaş başladıktan sonra milletin önemli bir kısmı savaşa karışmayalım, ekonomi kötü etkilenir diyerek İsrail zulmüne karşı ses çıkarılmamasını istedi. Demek ki geniş zamanda yeterli ideolojiyi veremediğimiz için dar zamanda zorda kalıyoruz. Halbuki bir zulmü elinle düzeltemiyorsan dilinle düzeltebilirsin.

‘Filistin toprak sattığı için bu hale geldi’ söylemi yaşanılan acıları ‘hak etti’ niyetiyle söylenmeye başladı. Halbuki Filistin topraklarının yüzde birini bile satmadı ancak İsrail toprakların %70’inden fazlasını işgal etti.

– Karabağ yıllar sonra tekrar fethedildiğinde de önemsemeyen, Filistin büyük bir katliam yaşarken de umursamayan yani zaferi de zulmü de önemsemeyen bencil insanlara dönüştüğümüzü görmüş olduk.

– Suriyelilere karşı büyük bir merhametle başlayan süreç geldiğimiz noktada büyük bir öfkeye dönüştüğü için Filistin meselesinde de merhamet etmek istemeyen ve duyarsız kalan insanlarımızın olduğunu görmüş olduk.

– Bizim içerimizde duyarsız kalan insanlar olmasına rağmen dünyanın birçok ülkesinde hatta yasak olmasına rağmen Filistin’e destek mitingleri düzenlendi. Yahudiler kendi devletlerine karşı durarak zulme rıza göstermedi. Demek ki Filistin’e destek olmak için insan olmak yeterliymiş.

– Yaşanılan zulüm karşısında büyük bir sabırla Allah’tan yardım dileyen Filistin halkı dünyada birçok gence rol model oldu ve inançlarına karşı gösterdikleri bağlılık İslam dinine rağbetin artmasına vesile oldu. Demek ki her şeyin başı inandığın değerlere karşı sonuna kadar bağlı olmakmış.

– Demek ki bu zamana kadar yapılanlar yetersizmiş. Yapılması gereken evvela insanlara ideoloji, inanç, fikir ve idealizm aşılamak sonrasında ise bunları uygulayabilecek kudreti elinde oluşturabilmek için var gücünle çalışmak olmalıymış.

 

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X