Dünya nüfusu azalacak söylentileri kulaktan kulağa yayılıyor. Hatta Biontech aşısının kısırlık yaptığı bile toplumun bir bölümü tarafından açıkça söylenmişti. Peki bu konuşmalar niye dile getiriliyor?

Robotlaşmanın artması ile birlikte birçok büyük üretici artık insan çalıştırmak yerine robot çalıştırmak istiyor. Zira robotlar 7 gün 24 saat aralıksız çalışabilir. Grev yapmaz. Birbirleriyle kavga etmez. Duygusal bağlılıkları yoktur, ailesini hastaneye götürmek istemez. Cenazeleri yoktur. Hastalanmaz. Zam istemez. Sahibi ne derse onu yapar ve kavga etmez.

Hal böyle olunca şu an Japonya’da hiçbir insanın çalışmadığı fabrikalar mevcut. Bu fabrikalarda hata oranları da çok düşük.

Öyle robotlar var ki uçak bile sürebiliyorlar. İHA… Bu sayede insana ihtiyaç kalmadan hedef noktalar gökyüzünden tespit edilebiliyor, füze gönderilebiliyor. Uçağı insan yokken kullandırabilen yapay zekalar arabaları kullandıramaz mı? Tabi ki kullandırabilir.

Şu anda insansız arabalar çıktı. Önüne yaya çıkınca bunu hemen algılayıp duran, virajları usta bir şoför gibi alabilen, istediği gibi hızlanıp, yavaşlayan, park edebilen yapay zekalar sayesinde şoförlere gerek kalmadı.

Bazı cihazlar üretildi. Tıp alanında da bir doktordan daha bilgili olabiliyor. Mesela kalp ritmini gösteren EKG’yi ele alalım. Bazı yapay zekalara EKG’nin nasıl çalıştığı kodlandı. Ritim bozuklukların hepsi gösterildi. Binlerce EKG bu yapay zekaların hafızasında mevcut oldu. Bu cihazlar bir doktor kadar, bazen bir doktordan daha iyi olarak EKG yorumlayabiliyor. Bugün doktor kadar EKG yorumlayan yapay zekalar yarın doktorlardan daha güzel tedaviler vermeye başlayabilir.

İngiltere’de yapılan bir çalışma yapay zekaların hukuk alanında da kullanılmasının önünü açtı.  Avukatın ya da hâkim savcının yerine yapay zekalar kullanıldı. Aynı olaylar gerçek insanlar tarafından da ele alındı. Sadece %11’lik hata payı görüldü.

Şu anda ev temizliği yapan robotlar da ev kadınları tarafından rağbet görmeye başladı. Birkaç yıl sonra gelişmiş teknoloji ile daha fonksiyonel olarak bu robotlar kullanılmaya başlanacak.

Bu örnekleri arka arkaya sıralayabiliriz. Bunları niye anlatma ihtiyacı hissettim?

Eğer yapay zekâ yani robotlaşma bu hızda ilerlemeye başlarsa birçok sektörde insana gerek kalmayacak. İnsanlar akın akın işsiz kalmaya başlayacak. Tıp, hukuk, ağır sanayide bile robotlaşma bir insandan daha fazla donanıma sahipken diğer alanlarda robottan daha verimli insan sayısı ne kadar olabilir?

Covid 19 pandemisi yüzünden evde kapanmaların arttığı, ülkelerin birbiriyle ilişkisini asgariye indirdiği, aşı ve tedavi konusunda fikir sahibi olunmadığı dönemde Amerika’da işsizlik oranı %40’a ulaşmıştı. O dönem bir siyahi gencin polis tarafından anlamsız biçimde öldürülmesiyle birlikte başlayan olaylarda şiddet gösterileri korkunç boyutlara ulaşmıştı.

George Floyd’un öldürülmesi eylemcileri sokağa dökmeye yetmişti ancak bu eylem birçok mağazanın yağmalanmasına ve hırsızlığın çığ gibi büyümesine neden olamazdı. İşsizliğin de beraberinde gelmesi insanları yağmaya yönlendirdi.

Amerika’daki eylemler bize bir kez daha gösterdi ki fakirlerin karnı doymadan zenginler rahat bir hayat süremez.

Eğer robotlaşma kontrolsüz ilerlerse işsizlik öngörülemez şiddet eylemlerini tetikler ve fabrika sahipleri huzurlu olamaz. Bunun için önce insan sayısını azaltmak ve sonrasında da robotlaşmanın önünü açmak gerekebilir.

Tabii ki bu düşüncenin savunulacak bir tarafı yok ama gücü elinde bulunduran bir kısım insan bu zihniyete sahip olabilir, bunun farkında olmak gerekir. Eğer insanlığa zarar verecekse robotlaşmaya da kısıtlama getirilebilir. Önemli olan insandır. Sınırsız teknoloji sonsuz mutluluk getirmeyecektir.