12 Şubat 2022 günü bir araya gelen altılı masanın ilk toplantılarında Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığı etrafında birleşildiği için çatlak sesler oluşmuyordu. Uzlaşma sağlanamayan konular bir sonraki toplantıya bırakılıyor ve keyifli sohbetler eşliğinde ülke siyasetindeki yanlışlıklar dile getiriliyordu.
Ancak masanın en önemli konusu olan cumhurbaşkanlığı adayı belirleme zamanı gelip çattığında ise gülücüklerin yerini sertleşmeler ve restleşmeler almaya başladı.
Ne karar alırsanız alın, aday gösterdiğiniz ve seçildiğinde büyük bir yetki ile iş başına gelen cumhurbaşkanı, istemediğiniz şekilde karar aldığı vakit ne yapacaksınız? Tekrar seçime mi gideceksiniz?
Masanın iki tane ağır topu var. CHP ve İyi Parti… Diğer partilerin oy oranları masanın gidişatına yön verecek ölçüde olmadığı için CHP ve İyi Parti’nin tavrı önemli. Meral Akşener açıktan İmamoğlu’nu desteklerken Kılıçdaroğlu CHP iç işlerine karışma diyerek kendisinin aday olmak istediğini açıkça ima etti.
Akşener ve Kılıçdaroğlu arasındaki restleşme gittikçe derinleşmeye başladı. CHP kurmayları tarafından Akşener’e ağır eleştiriler getiriliyor, Akşener de ‘fena çarparım’ minvalinden cevaplar vermekten geri durmuyor. Eğer gerilim artmaya devam ederse cumhurbaşkanı adayı belli olduğu zaman karşı taraf gizliden gizliye aleyhte kampanya bile yürütebilir.
Muharrem İnce cumhurbaşkanı adayı olduğu zaman bunu yapan CHP’li siyasetçilerin görüntüleri sosyal medyaya düşmüştü. Babacan AK Parti milletvekili iken Erdoğan’ın karşısında Abdullah Gül’ün aday çıkması için yaptığı kulisleri kendi ağzıyla anlatmıştı.
İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu arasındaki sürtüşme öyle bir noktaya ulaştı ki bir yıl sonra bu siyasetçilerden bir tanesinin koltuğuna veda ettiğini görebiliriz. Kılıçdaroğlu görevde kalırsa İmamoğlu’nu tekrar İstanbul için aday göstermeyebilir, İmamoğlu güç kazanırsa CHP genel başkanı olmak için kampanya yürütebilir.
İmamoğlu hakkında ceza verildikten sonra Kılıçdaroğlu ve ekibi İmamoğlu’nu ön plana çıkarmamış, İmamoğlu lehine olan havayı dağıtmak istemişti. Bunu başardıktan sonra İmamoğlu’nu grup toplantısına çağırıp arkandayız mesajı verilmiş ancak konuşma yapmasına fırsat verilmemişti.
Kılıçdaroğlu CHP siyasetini çok iyi biliyor. Nice büyük siyasileri CHP’den uzaklaştırdı ve etkisiz hale getirdi.
Deva, Gelecek, Saadet ve Demokrat Parti ise barajı aşamadıkları için CHP ya da İyi Parti listelerinden seçime girmek durumundalar. Seçim kazanıldığı zaman cumhurbaşkanı ile iyi geçindikleri ölçüde güçlü kalacaklar. O yüzden tartışma sürerken sessiz kalıyor ve kimseyi küstürmüyorlar.
Ama Kılıdaroğlu ile Akşener partilerinin oy oranlarına güvendikleri için bağımsız politika yürütebiliyor.
Altılı masa kendi içerisinde tartışma yaşarken Cumhurbaşkanı Erdoğan son bir ayda Mardin, Samsun, Şanlıurfa, Konya, Artvin ve Erzurum mitinglerini gerçekleştirdi. Asgari ücrete yapılan %55 zammı açıkladı.
Bundan birkaç ay önce altılı masanın seçimi kazanma ihtimali yüksekti ancak ibre tersine dönmeye başladı. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim çalışmalarına başlaması hem de altılı masada yaşanan çatlağın derinleşmesi süreci tersine döndürmeye başladı.
Türkiye’de 24 saatte her şey değişebilir ancak perşembenin gelişi çarşambadan belli olur. Siyasi hava böyle devam ederse altılı masa seçimden sonra biz nerede hata yaptık diye toplantılar yapmak zorunda kalabilir.