Muhammet Fatih Şahin
Muhammet Fatih Şahin
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Adaylar belli oldu

Köşe Yazısını Dinle

Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçim tarihi 14 Mayıs 2023 günü olarak belirlendi. Altılı masanın adayı Kılıçdaroğlu olarak açıklanırken Muharrem İnce yüz bin imza ile tekrar cumhurbaşkanı adayı olacağını ilan etti.

Erdoğan-Kılıçdaroğlu-İnce arasında bir seçime tanıklık edeceğiz. Altılı masanın aday belirleme süreci oldukça sancılı ve meşakkatli geçti. Kılıçdaroğlu anketlerde geride olmasına rağmen siyasi manevraları ile İmamoğlu ve Mansur yavaşı elemeyi başardı. Adaylığına karşı çıkan İyi Parti’yi ise tüm direnmelerine rağmen kendi safına çekmeyi başardı.

Meral Akşener altılı masayı dağıttıktan sonra muhalefet bloğunda derin bir üzüntü kendini gösterdi. Masa dağıldığı takdirde seçimi asla kazanamayacağını düşünen birçok muhalif masanın tekrar birleşmesi için seferber oldu. Bazı gazeteciler ‘siyaseti yorumlamıyoruz, inşa ediyoruz’ diyerek saflarını net olarak belli etti.

Meral Akşener ‘Yavaş ya da İmamoğlu aday olsun’ istemişti. Ancak Kılıçdaroğlu masadaki diğer liderlerle ortak hareket ederek Akşener’i etkisiz kılmış ve İyi Parti’ye kal ya da git restini çekmişti. Akşener de masada kendine emrivaki yapıldığı ve bir kumpasa maruz bırakıldığını kameralar önünde söyleyince ‘şeytan taşlama’ seremonisi başlamış oldu.

Bir kadın olarak Meral Akşener’e sosyal medyada bu kadar ağır hakaret edildiğini görünce gözlerime inanamadım. CHP’ye yakınlığı ile bilinen televizyon kanallarında İyi Parti yerden yere vuruluyor, Akşener ve partisi çok ağır eleştirilere maruz bırakılıyordu.

Kısa süre sonra Akşener Kılıçdaroğlu’nun adaylığını kabul ederek masaya dönmek zorunda kaldı. Hal böyle olunca muhalefet bloğunda müthiş bir coşku ve heyecan oluştu.  Birkaç ay önce Kılıçdaroğlu’nu bize aday olarak diretmeyin çağrısında bulunan gazeteciler sevinçten dört köşe olmuştu.

Masanın dağılması büyük bir hayal kırıklığı olduğu için ‘ortak aday olsun da kim olursa olsun’ düşüncesi bir anda herkeste hüsnü kabul oluşturdu.

Medyada sevinç dalgası kendini göstermişti ancak sokakta aynı heyecan oluşmadı. Kılıçdaroğlu yıllarca ekran önünde olan ve CHP genel başkanı olarak yeterince yıpranmış bir isim olduğu için ‘Uzun süre yıpranmasın diyerek geç açıkladığınız cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu muydu?’ sorusu zihinlerde oluştu.

Ayrıca 7 cumhurbaşkanlığı yardımcısı önerilen sistemin dünyada eşi benzeri yok. Ucube sistem diyerek ‘Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini’ yerden yere vuranlar hem partili cumhurbaşkanı olacak hem de partili birçok cumhurbaşkanı yardımcısını atayacaklar.

Kılıçdaroğlu CHP 18. Olağanüstü Kurultayında ‘Yerel yönetimde özerklik şartını mutlaka getireceğiz’ derken PKK/PYD terör örgütlerine yönelik çıkarılan tezkerelere ve Mavi Marmara davası için hayati önem taşıyan Libya tezkeresine hayır oyu kullandı. Öcalan’ın heykelini dikmek isteyen Demirtaş’ın hapisten çıkarılmasını isterken CHP’li Gürsel Tekin ‘HDP’ye bakanlık verebiliriz’ açıklamasında bulundu.

Tüm bunların sonucunda İyi Parti masaya tekrar oturmak zorunda kalsa bile seçmen tabanı tarafından Kılıçdaroğlu’nu destekleme noktasında zafiyet oluşabilir. Ayrıca masa tekrar bir araya gelince muhalif hesapların sürekli tehditvari ve üst penceren konuşmaları toplumda ciddi rahatsızlık oluşturuyor.

Medya özgürlüğünü getireceğiz derken CHP yönetimini eleştirdiği için önce televizyon sonra gazeteden kovulan Yılmaz Özdil örneği birçok kişide soru işareti oluşturdu.

Bence muhalefet bloğu Akşener-Kılıçdaroğlu kavgasında yanlış yerde konumlandı. Kamuoyu desteği Akşener’den yana olsaydı Mansur Yavaş aday olarak lanse edilebilirdi. Bunu sağlayan parti İyi Parti olduğu için oy oranı CHP’yi geçebilir ve ana muhalefet partisi konumuna yükselebilirdi. Bunu gören CHP yönetimi tabi ki karşı hamlesini yaptı ve başarıya ulaştı ancak seçmenin istediği aday Kılıçdaroğlu değildi. Her yerde Kılıçdaroğlu aday olmasın çağrıları yapıldı ancak sonuçta Kılıçdaroğlu aday oldu.

Muharrem İnce sosyal medyada aktif, konuştuğu zaman kendini dinlettirebiliyor ancak altılı masayı geride bırakarak Kılıçdaroğlu’nu geçmesinin zor bir ihtimal olduğunu düşünüyorum. İyi Parti kavga döneminde Muharrem İnce’yi destekleme kararı alsaydı işler farklı seyredebilirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan depreme odaklanmış durumda. Seçimlere hazırlanırken de rahat bir görüntü veriyor.

Seçimin vatanımıza ve milletimize hayırlar getirmesini diliyorum.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X