Avrupa tarihinin şahane bir yansıması olan sokaklarında yürüdüğünüz zaman sanatın, tarihin kokusunu en güzel şekilde alabildiğiniz bir şehirden bahsedeceğim sizlere… Avusturya’nın başkenti Viyana…
İlk gözlemlerimiz;
Viyana kalabalık bir şehir olmasına rağmen şehir planlanması o kadar güzel yapılmış ki, hem ulaşım açısından rahatlıkla her yeri bulabiliyorsunuz.
Dikkatimizi çeken;
Viyana’da ulaşım biletini aldınız mı almadınız mı diye sizi devamlı kontrol eden bir kişi yok. Direkt olarak tramvaya ya da otobüs ve metroya binebilirsiniz, fakat habersizce yapılan kontrollere denk geldiğiniz zaman, ben turistim gibi söylemler kabul etmiyorlar, cezası da büyük.
Görülmesi gereken;
Viyana’ya geldiyseniz mutlaka gitmeniz gereken yerlerden biri dünya çapında ün salmış Viyana Devlet Operası…
1945 yılında İkinci Dünya Savaşı sırasında bombalanarak yıkılmış ve yeniden inşa edilen opera binası 1955 yılında açılmış.
Opera binasına girdiğimizde görkemli büyük merdivenler bizi karşıladı. Görkemli tavanları dev aynalı salonları ve ahşap oyma kaplamaları hepsi birer şaheser…
Dünyanın her yerinden seçkin sanatçılar, ekonomi ve siyasetten popüler kişiler tarafından ziyaretçi akınına uğruyor…
2.800 kişilik opera salonunda efsanevi performansları izlemek isteyenler için bilet fiyatları sıraya göre değişkenlik gösteriyor.
Biz ‘Dornröschen’ adlı bale gösterisine katıldık. Muhteşem bir gösteriydi. Gösteri başladıktan sonra fotoğraf ve video çekmek yasak hem anons yapılıyor hem de görevliler özellikle gelip uyarıyorlar. Bu oyun gösterisinin iki kişilik bilet fiyatı 20 euro.
Operadaki oyunların saati değişmekle birlikte, bina her gün 08.00 ile 24.00 saatleri arasında açık.
Oyunların arasında yarım saatlik aralar olabiliyor. Ara zamanlarda vakit geçirip bir şeyler atıştırabileceğiniz alanlar bulunuyor.
Avusturya’ya geldiyseniz bizim gibi şnitzel yemeden gitmek olmaz diyorsanız… Evet tadı çok farklı gelmedi bana bizim yediğimiz şnitzellerden sadece porsiyon olarak farklı diyebiliriz. Biz klasik bir tabak yedik. İki kişilik bu tabağa 20 euro verdik.
Mozart Statue
Bu şehirde görülmesi gereken anıtlardan biri. Şehrin birçok noktasında Mozart’tan izler göreceksiniz…
Viyana Sanat Tarihi Müzesi
Avusturya’daki en büyük ve dünyadaki en önemli müzelerden biri olarak kabul edilen Viyana Sanat Müzesi, mimarisindeki gotik izlerle dikkat çekiyor.
Bünyesinde pek çok ünlü sanat eserini barındıran Viyana Sanat Tarihi Müzesi’ne girişler 21 euro.
Avusturya Parlamento Binası
İki farklı kamaranın bulunduğu Avusturya Parlamento Binası, dış mimarisi ve önündeki Athena heykeliyle antik zamanları hatırlatan bir yapıya sahip.
Maria Teresa Meydanı
Viyana’nın kültürel anlamda en merkezi noktalarından biri olarak kabul edebileceğimiz Maria Teresa Meydanı. Adını 1740-1780 arasında Habsburg Hanedanı’nın başı olan İmparatoriçe Maria Teresa’dan alıyormuş. Bu meydanda birçok kültürel etkinlikler yapılıyor. Kış ayında gitmiş olmamıza rağmen oldukça kalabalıktı.
Schönbrunn Sarayı
Viyana şehir merkezinin batısında yer alıyor. Barok mimarisi ve büyüleyici bahçeleri ile ün salmış olan Schönbrunn Sarayı, dev bir park alanının içerisine inşa edilen yapı günümüzde de önemli turistik yerlerden biri.
Karlskirche Kilisesi
Bu görkemli kilisenin hikayesi de çok ilginç. Bir adak sonrası inşa edildi desem evet yanlış duymadınız. 21 yıl süren inşaatın sonunda 18. Yüzyılda kilise inşası tamamlanıyor. Son kara veba salgını bittikten bir yıl sonra, yani 1713 yılında dönemin Kutsal Roma İmparatoru VI. Şarl, vebaya yakalananlara şifa dağıtması ile bilinen ve isim babası da olan Charles Borromeo’ya adanmış. Yeni yıla yakın bir zamanda gittiğimiz için bir sürü dükkan küçük bir pazar alanı oluşturulmuştu ve çok kalabalıktı.
Graben and Kohlmarkt
Viyana geldiyseniz mutlaka bu caddeye de gitmelisiniz… Bu cadde üzerinde birçok mağaza var dünyaca ünlü markaları görebilirsiniz.
Viyana Veba Sütunu
1639 yılında Viyana’da yaşanan, ‘kara ölüm’ olarak bilinen veba salgınında ölenlerin anısına yapılmış.
Viyana merkezde bulunan ve şehri simgeleyen yapılardan biri. Gece ışıklandırmalarla daha da görkemli bir hal alan katedralin önünde fotoğraf çektirmek isteyen turistler uzun kuyruklar oluşturuyor.
Masal dünyasından fırlamış gibi bir alanda yürüdüğünüzü düşünün. Bu meydanda buz pateni pisti de mevcut. Yemek yerleri.. Hediyelik eşya dükkanları… Lunapark… Çocukların ve yetişkinlerin eğlenip fotoğrafa çekilebilecekleri yerler…