31 Mart yerel seçimlerinin ardından ülke genelindeki yerel yönetim birliklerinin de genel kurullarının yapılması gerekiyordu. Yasa gereği, kesinleşmiş seçim sonuçların ilanın üzerinden en geç bir ay sonra yerel yönetim birliklerinde de genel kurullarının toplanması bekleniyordu.
Beklenen çağrı Vali Mahmut Demirtaş tarafından yapıldı. Dün önce Türkiye Belediyeler Birliği’nin delegelerinin belirlenmesi için Bursa’daki belediye temsilcileri arasında seçimleri gerçekleştirildi. TBB delege seçimlerini CHP’nin hazırladığı liste kazandı.
Önümüzdeki günlerde Ankara’da yapılacak seçimlerde ise Türkiye Belediyeler Birliği’nin başkanlığına da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Öte yandan;
Bursa Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği ile kısa adı HAGEL olan, Bursa Hayvancılığı Geliştirme Birliği’nin genel kurulları da perşembe günü Merinos AKKM’de yapılacak. Buralardaki meclis çoğunluğun AK Parti’de olduğu biliniyor.
Bursa Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği ile HAGEL’in başkanlıklarına AK Partili isimlerin geçmesi bekleniyor.
Genel kurullardaki seçimlerle Birlik Başkanı, Meclis 1. ve 2. başkanvekilleri, divan üyeleri, encümen üyeleri ile plan bütçe komisyonu üyeleri belirlenecek
Diğer yandan;
Kuruluşundan bu yana ağırlıklı Bursa’nın başkanı olduğu Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği de genel kurulunu 4 Haziran’da gerçekleştirecek.
Almira Otel’deki Genel Kurul’da birlik başkanlığına diğer kentlerden aday çıkmaz ise Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in seçilmesi bekleniyor.
Seçim sonrası genel kurullarını yapacak olan yerel yönetim birliklerinde böylece değişimler de tamamlanmış olacak.
Başkan Bozbey buraya da seçilirse Marmara Belediyeler Birliği’nden sonra Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği başkanlığı da Bursa’da kalmış olacak.
Beşyol’dan bir okurumuz kavşağın akıbetini sormuş
Bizim öteden beri Yalova Yolu olarak bildiğimiz caddenin adı İstanbul hayranı eski bir valinin önerisiyle İstanbul Caddesi olarak değiştirilmişti.
Artık biz de alıştık İstanbul Caddesi demeye. İstanbul ise Bursa’yı hep kendisinin arka bahçesi olarak gören dev bir metropol.
Burada oturan okurlarımızdan Ramazan Güler önceki gün elektronik postamıza bir ileti göndermiş.
“İstanbul Caddesi Beşyol kavşağının durumu nedir ve nasıl olacak” diye soruyor.
Devamında da şu soruları yöneltmiş:
“Seçimlerden önce Büyükşehir Belediyesi’nin ihalesini verdiği yüklenici firma tarafından hızlı bir çalışma içinde kavşağı bitirme çabaları vardı. Görülen o ki, seçimden sonra neredeyse iki aya yakındır kavşaktaki çalışmalar tamamlanamadan, tabiri caizse yarım yamalak açıldı. Buradaki çevre düzeni, tabela, yol çizgileri, aydınlatma gibi işler ne zaman tamamlanacak?”
Okurumuz, T-2 hattının geçtiği hemzemin kavşağın ne zaman kaldırılacağını da sormuş, ardından şunları da eklemiş:
“Bununla birlikte kavşak çevresi dönüşüm için açılan alanlarda elle tutulur gözle görülür ne zaman ilerleme olacak?Yoksa buraların kaderi başka bahara mı kaldı?”
Okurumuz belli ki, tebrik fasılları yüzünden işlerine bir türlü koyulamayan belediye başkanlarımıza da, “Artık icraata geçme zamanı gelmedi ki, burada zaten ilerleyen bir süreç vardı. Bu bölgenin insanları yine umutsuzluğa mı mahkûm olacak” diye de hatırlatma da bulunmuş.
Matematik öğretmenin hobisi 2 bin ağaçlık bahçeye dönüştü
Memlekette can sıkan olaylara, yokuş yapmalara, bürokratik engellere rağmen iyi ve güzel şeylerin olduğunu görmek de sevindirici.
Dün okurlarımızdan Halil İbrahim Aydın aradı. Bursa’da bir devlet okulunda matematik öğretmeni olan Aydın, memleketi Harmancık’ın kırsal mahallesi Kozluca’da 2 bin ağaçlık yaban mersini bahçesi kurmuş. Yetmemiş, 200’er ağaçlık aronya ve ahudu da dikmiş. Arasında da 70 kovanlık arı yetiştirmeye başlamış.
Ormanın içinde kocaman bir meyve bahçesi ortaya çıkmış. Her hafta sonu gidip ağaçlarıyla ilgilenen Halil İbrahim Hoca, başlangıçta fidan desteği almak istediği Büyükşehir Belediyesi iştiraki Tarım AŞ’den, ‘Burada yetişmez’ diyerek kapılar yüzüne kapanmış. O ise ısrar etmiş, öncesinde hobi olarak başladığı meyve bahçesinde artık verim alma aşamasına gelmiş. İlk tadımlık ürünleri de önceki yıl görmüş.
“Ben bu işi yapacağım, bana fidan verin’ diye kapısını çaldığı Tarım AŞ’nin yöneticileri şimdilerde Bursa’da işbaşında değiller. Belki de memleketlerine geri döndüler. Ama o köyüne dev bir bahçe kazandırmış.
Matematik öğretmeni Aydın’ın bu azim ve başarı öyküsünü okuyunca, acaba kendisine fidan vermeyenler utanırlar mı dersiniz?
Halil İbrahim Hoca okumuş, öğretmen olmuş, şimdi kendisi de ülkemiz için yeni beyinler yetiştiriyor ama bir yandan da ata topraklarını unutmamış. Toprağı işliyor, üretiyor, çevresine de örnek oluyor.
Kutluyoruz.