Kentlerimizin ruhsatsız yapı ve gecekondu stokunu kayıt altına almak için çıkarılan imar barışına başvurular devam ediyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı dün başvuru sayısının 500 bini aştığını açıkladı.
Yasadan 13,5 milyon dolayında yapının faydalanması öngörülürken, ülke genelinde ilk 10 günde yarım milyonu aşkın elektronik başvurunun alınmış olması uygulamanın tuttuğunu gösteriyor.
AK Parti hükümetinin 24 Haziran seçimleri öncesi yasalaştırdığı imar barışına vatandaşın bu denli ilgi göstermesi, uygulamanın zamanlamasının da doğruluğunu işaret ediyor.
Tasarının yılbaşı öncesi gündeme geldiğini biliyoruz.
Şimdi artık kanunlaşıp uygulamaya geçmesi, ülkeye yeni bir mali kaynak da kazandırmış durumda.
Hükümet tasarıdan elde edilecek gelirin bir kısmını deprem riski taşıyan bölgelerdeki konutların dönüşümünde kullanacak.
Yapı kayıt belgesi alabilmenin bir maliyeti var. Bu konuda vatandaşın elleri cebine gidecek.
Elektronik ortamdan yapılan başvurdular için dikkatli olmakta da fayda var.
Şimdiden bu işin simsarları ortaya çıkmış durumda.
Nitekim dün Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nden bu konuda hemşerilerimize bir uyarı yapıldı.
Yurttaşlarımızın e-devlet şifresi konusunda tedbirli olunması istendi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve il müdürlüklerinin internet sayfaları üzerinden yapılacak başvurularda vatandaşlarımızın uyanık olmaları gerekiyor.
Şiflerini kaptırıp, başka üzücü sonuçlarla karşılaşmamaları için herkese güvenmemeleri gerekiyor.
İmar barışına hazırlık anlamında belediyelerimizin de tedbirli olduklarını görüyoruz.
Nitekim, emlak rayiç bedellerini gösteren belgeler tüm ilçe belediyelerinin emlak servislerinden verilmeye başlandı.
Yapı stokunun yüzde 60’tan fazlası ruhsatsız olduğu bilinen Bursa’da da imar barışına yoğun bir talep olduğunu öğrendik.
İmar barışının bu anlamda ilçe belediyelerinin elinde de bir veri tabanı oluşturacağını düşünüyoruz.
Yapı kayıt belgesi alacak yurttaşlarımızın bundan böyle yap-satçılar, yükleniciler ve belediyeler karşısında da elleri güçlenecek.
Devletle barışan ve bedel ödeyen yurttaşlar artık geçmişte ruhsatsız yapılmış da olsa kentsel dönüşüm sırasında pazarlık masasına daha güçlü bir şekilde oturacaklar.
Kentlerin en değerli bölgelerine ruhsatsız yapı diken yurttaşlar artan imar rantından da bu şekilde daha fazla faydalanma şansı yakalayacaklar.
Yapı kayıt belgesi sayesinde, dönüşüm uygulamalarında mağduriyetleri de azalacak.
En azından, yıkılıp boşalacak arsalarınını yerine dikilecek yeni konutlarda varlıklı aileler kadar kendileri de yaşama şansı bulacaklar.
İmar barışına modern kentleşme açısından bakıldığında onay vermek mümkün değil.
Mevcudu aynen kabullenen bir yaklaşımla, kentlerimizin çağdaş gelişimi düşünülemez.
Ancak, devletin de bir bildiğinin olduğunu düşünüyoruz.
İmar barışına, çöküntü bölgelerinin dönüşümünü hızlandıracak bir formül olarak da bakmak gerek.
Şehirlerimizde devlet güvencesiyle hazırlanacak yeni kentsel dönüşüm projelerine vatandaşın aynı oranda katılımının da yüksek olacağını söyleyebiliriz.
Bu yönde yeni bir çalışmanın haberi verilirse, başvurular daha da artar, aynı oranda da hazineye sıcak nakit akışı hızlanır.
İmar barışının siyasetçilere de olumlu yansıdığını anlaşılıyor.
Nitekim sahada propaganda çalışması yürüten iktidar partisi mensuplarına vatandaşın bu yönde olumlu geri bildirimlerde bulunduğunu öğrendik.
Yasanın erken genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine denk gelmesi bir tesadüf.
Fakat, bunun oy olarak meyvelerini sandıkta AK Parti’nin toplayacağı bir gerçek.
İmar barışına muhalefet partileri de negatif yaklaşmıyor.
Bu da, toplumsal bir uzlaşıyı işaret ediyor.