Olay Gazetesi Bursa

Türkiye’nin kenetlenmesi ayağa kalkışı hızlandırır

Ülkemiz gerçekten dünyadaki yer bilimcileri de şaşırtan büyüklükte bir felakete maruz kaldı. Kimilerine göre Almanya’nın toprak büyüklüğündeki bir coğrafya Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli depremleriyle sarsıldı. 10 il ve bağlı ilçeleriyle kırsaldaki yerleşimleri bu büyük sarsıntıda tahrip oldu. Doğu Anadolu Fayı 500 yıl sonra iki büyük kırıkla üzerindeki coğrafyayı derinden etkiledi. Binlerce bina yıkıldı, […]

Ülkemiz gerçekten dünyadaki yer bilimcileri de şaşırtan büyüklükte bir felakete maruz kaldı. Kimilerine göre Almanya’nın toprak büyüklüğündeki bir coğrafya Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli depremleriyle sarsıldı. 10 il ve bağlı ilçeleriyle kırsaldaki yerleşimleri bu büyük sarsıntıda tahrip oldu.

Doğu Anadolu Fayı 500 yıl sonra iki büyük kırıkla üzerindeki coğrafyayı derinden etkiledi.

Binlerce bina yıkıldı, on binlerce insanımız enkaz altında. Dün itibariyle kaybettiğimiz yurttaş sayısı 20 bini aştı.

Bir ülkenin belki de 100 yıllar sonra başına gelebilecek en büyük felaketlerden biri aynı anda, aynı günde yaşandı.

Haliyle, yıkıcı etkisi de büyüktü, can kayıpları da o denli artıyor.

Kayıplarımızın artışı yüreğimizi yakıyor. Fakat, Anadolu’nun dört bir yanında bu on ilimize yardıma koşan yüzlerce arama kurtarma ekibi, devlet kurumları, yurtdışından gelen misafirlerimiz enkazlardan bir tek daha fazla canlı çıkarabilmek için canla başla çalışıyor.

Türkiye bölgenin yaralarını sarmak için adeta ayağa kalkmış durumda. Bölgeye TIR üstüne TIR’lar gidiyor. Belediyelerimiz, sivil toplum örgütlerimiz kenetlenmenin zirveye çıkmış halini sergiliyor.

Hiç şüphe yok ki, bu kenetlenme 10 ilimizi ve bağlı ilçelerinin yeniden ayağa kalkmasını hızlandıracaktır. Nitekim, devletimiz de arama kurtarma çalışmalarının hemen ardından enkazları kaldırıp, kalıcı konutlar için kolları sıvamış durumda.

Öyle tahmin ediyoruz ki, dış dünyadan gelen desteklerle de bunun da belirlenen süre içinde tamamlanıp, yurttaşlarımızın yeniden daha güvenli konutlara geçişi sağlanacaktır. Türkiye’nin bu konuda tecrübesi var. Arama kurtarma çalışmalarının ilk gününde yaşanan organizasyon eksiğinin de giderildiğini görüyoruz.

Fakat, can sıkıcı gelişmeler de yok değil.

Hatay Ceza ve Tutukevi’ndeki kalkışma, isyan, afet bölgelerindeki alışveriş merkezlerinin talan edilmesi, yardım konvoylarının önünün kesilip gasp edilmesi, sosyal medyada siyaset yapıp, devletin ve hükümetin aciz gösterilme çabaları da moralleri bozmuyor değil.

Şimdi siyaset yapma, enkazdan siyasi çıkar peşine düşme zamanı değildir. Eksik ve aksakların konuşulacağı zaman da hiç değildir.

Şimdi, daha çok canımızı enkazlardan çıkarabilmenin vaktidir.

Türkiye bütün bu olumsuzlukların da üstesinden gelecektir. Sosyal medya provakatörlerine hak ettikleri yanıtı en kısa sürede verecektir.

AFAD’ı, Kızılay’ı, TSK’yı, Sağlık Bakanlığı’nı, devletin diğer ilgili kurumlarını yok sayıp, bir STK’nın, ‘dev’ kurtarıcı gibi gösterildiği sosyal medya algılarının da devlet bir kenara not etmiştir.

Kimse devletten büyük değildir, olamaz da…

Bugün acılarımızı hafifletecek en büyük şey, depremden günler sonra enkazlardan çıkarılabilecek bir fazla candır.

Canıyla boğuşan o bölge üzerinde kimse kirli siyaset yapmasın.

Türk dünyası ata çadırları getiriyor

Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı yüzyılın en büyük felaketinin ardından dünyadan yardım yağmaya devam ediyor. Dost ve kardeş ülkeler de boş durmuyor.

Türk cumhuriyetlerinden Kazakistan ve Kırgızistan’dan deprem bölgelerinde kurulmak üzere atalarımızın kullandığı çadır sistemlerini Türkiye’ye göndermeye hazırlanıyorlar. Almatı ve Bişkek’teki dış temsilciliklerimiz aracılığıyla Türkiye’ye sevk edilecek çadırların deprem bölgelerinde geçici konaklama amaçlı kurulumu için de bu ülkelerden özel ekip gönderiliyor.

Bütün bunlar, soy bağımızın bulunduğu ata topraklarında da Türkiye’ye yardım edebilmek için büyük bir çabanın göstergesi.

Kardeşlerimizin acılarımızı ve yükümüzü hafifletmek amacıyla başlattıkları bu girişimler Türkiye’ye de moral oluyor.

Kırsaldan ekşi mayalı ekmek desteği

Biz biliyoruz ki, belediyelerimiz Türk Silahlı Kuvvetleri, sivil toplum örgütlerimiz afet bölgesinde seyyar sıcak yemek ve ekmek üretimi için harekete geçtiler. Hemen her yerleşimde aşevleri açılmaya başlandı.

Bursa’dan BESAŞ aracılığıyla bölgeye TIR’lar dolusu ekmek gönderiliyor. İlimizin kırsal mahallelerinde de ekşi maya ekmek üretimine başlandı. Deprem bölgesindeki illere gönderilmek üzere Bursa’nın güneyindeki Dağ ilçelerinin kırsal mahallelerindeki fırınlarda ekşi maya ekmekler pişiriliyor. Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık’ın mahallelerinde pişirilen ekmekler belediyeler aracılığıyla da bölgeye sevk edilmeye başlandı.

Bütün bunlar, depremzedelerin aç ve açıkta kalmaması için gösterilen büyük destekler. Her geçen gün ilimizde de deprem bölgesiyle dayanışmanın eşsiz örnekleriyle karşılaşıyoruz.

Bu sayede acılar daha da hafifleyecek, yaralar çabuk sarılacaktır.