Başbakan Binali Yıldırım‘ın göreve başladığı günden beri sık kullandığı bir terim var.
“Burunlarından fitil fitil getireceğiz. Liğme liğme edeceğiz.”
Bu sözleri önceki gün, teröre destek veren kimi belediye yöneticileri için de kullandı.
Türkiye son bir yıldır, bölücü terörün yerel yönetim destekli kalkışmasında kayıplar verdi, canlarını yitirdi.
Şehirler harap oldu.
Okullar, hastaneler, ibadethaneler, kamu kurumlarına ait yapılar ve yurttaşların konutları kullanılamaz hale geldi.
Doğu ve Güneydoğu‘da ‘özyönetim’ safsatasıyla sözde özerklik ilan eden ve hendeklere gömülen bölücülerle mücadelede 300‘ün üzerinde güvenlik görevlimiz şehit düştü.
Binlerce hendek, bir o kadar el yapımı patlayıcıyla tuzak kuran hainler, ağır kayıpla kentlerden temizlendi.
Türkiye bölücü terörle mücadelede topyekün bir mücadele sergiledi.
Ancak bunun bir ayağı eksikti.
Açık açık bilindiği halde, bölücü hainlere lojistik destek sağlayan kimi belediyeler ve onu yönetenler için radikal adımlar atılmadı.
Şimdi bir kaç gündür İçişleri Bakanlığı‘nın terör sevici belediyelere dönük keskin kararlar alacağı anlaşılıyor.
Geç kalındı.
Bu milletin vergileriyle alınmış iş makinasını, devletin güvenlik güçlerine tuzak kurmak, hendek kazmak için veren bir belediye başkanı o koltukta kalabilir mi?
Anında derdest edilmesi gerekirdi.
Şimdi yasal düzenlemenin hızlandırılacağı, bu işlere kalkışanların burunlarından fitil fitil getirileceği açıklanıyor.
Hiç durulmamalı.
Üstelik, bölgedeki vatandaşlara, “İradenizi yok saydırmayın, görevden alınan belediye başkanının yerine atanacakları tanımayın” sözlerine ve provakasyonuna rağmen devlet gereğini behemehal yapmalıdır.
Valilikler, kaymakamlıklar harekete geçip, el çektirilen yerel yöneticilerin yerine atayacakları isimlerle belediye kanununun gereklikliklerini yerine getirmelidir.
Belediye kaynaklarını fütursuzsca ve korkusuzca terörist istihdamı için kullanan belediye başkanları için artık daha da beklenmemelidir.
Armutköy’e üretici pazarı
Kurumlar uyum içinde çalışırsa, toplumun ihtiyaç ve öncelikleri daha düzenli giderilir.
Önceki akşam Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Hakan Ekim‘in Merinos Tren İstasyonu‘nda üyeleri için düzenlendiği iftara davetliydik.
Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, İl Tarım Müdürü Ömer Ceylan ve Osmangazi Muhtarlar Derneği Başkanı İdris Aydın‘ın da katıldığı iftarda ova mahallelerine bir müjde geldi.
Başkan Dündar, Ziraat Odası ile birlikte ovada 17 mahallenin yetiştirdiği ürünlerinin pazarlanacağı yeni bir üretici pazarı kurmak için kolları sıvadıklarını anlattı.
Armutköy‘deki üretici pazarında ovada yetiştirilen ürünler için her mahalleye bir dükkân ayrılacağını açıkladı.
Yani, üretici kendi malını buradan doğrudan satabilecek.
Oda Başkanı Ekim de, Başkan Dündar ile uyum içinde çiftçinin sorunlarını çözmek için çalıştıklarının altını çizdi.
Yemekte Başkan Dündar’a Ziraat Odası ve üyelerine sağladığı katkılar için bir de teşekkür plaketi sunuldu.
Osmangazi’nin kurumlarını uyum içinde görmek güzel.
Bundan kazançlı çıkacak olan yine Osmangazi sakinleri olacaktır.
Bilgili’den bütçe uyarısı
Dün MHP Büyükşehir Belediye Meclis Grup Sözcüsü İhsan Bilgili aradı.
Önceki gün kaleme aldığımız makale üzerine, Büyükşehir Meclisi’nin 25 Mayıs‘taki oturumunda kesin hesap raporu görüşülürken yaptığı konuşmada ne kadar haklı olduğunu söyledi.
Büyükşehir’in kimi birimlerinde öngörülen bütçenin 5 ayda tükenmiş olmasını, ‘savurgan’ ve ‘ölçüsüz’ yatırım mantığına bağladı.
Aynı ifadeleri o oturumda da kullandığını anlattı.
MHP’li Bilgili, Büyükşehir’in geçen yıldan 2016‘ya devreden borcunun 1 milyar 875 bin TL olduğunu, buna BUSKİ, BURFAŞ, BURULAŞ ve diğer iştiraklerin uzun vadeli borçlarının da eklendiğinde rakamın 2 milyar 382 milyon liraya ulaştığını sözlerine ekledi.