Hafta sonu gerçekleşen Bursaspor’un olağanüstü genel kurulununu izleyen 490 delegeden biriydik.
Doğrusu, boş salonu gördüğümüzde şaşırdık. Kulübün ayakta kalma savaşı verdiği bu zor dönemde Bursa Büyükşehir Belediyesi taşın altına elini sokmuş ve kayyuma düşme riski bulunan Bursaspor’un ayağa kaldırılması için devreye girmişti.
Bursaspor üyeleri kadar kongreye kent protokolünün de ilgi göstermemesi düşündürücüydü. Siyasilerden kentin valisinden ilçe belediye başkanlarına kadar tek bir ismin bile kongreye katılmaması üzerinde durulması gereken bir durum. Mesaj dahi gönderilmemesi sizce tuhaf değil mi?
Yükün sadece Büyükşehir Belediyesi’ne ve Başkan Alinur Aktaş’a yüklenilmesi haksızlıktır.
Kongrede, Bursaspor’un resmi borcu 824 milyon lira olarak açıklandı. Kaldı ki, döviz farkı ve diğer belirsiz kalemlerle bunun 1 milyar liranın üzerinde olduğu da dillendiriliyor.
Yanımda oturan yaşlı bir üye ‘Bu borcu ancak Tayyip Bey öder’ dedi.
Sadece kamu borcunun 100 milyon lirayı aştığı, yönetici alacaklarının 300 milyon lirayı geçtiği bir ortamda kulübün mali anlamda düzlüğe çıkarılması kolay görünmüyor.
Yeni Başkan Ömer Furkan Banaz da yönetici ve banka temlikleri nedeniyle şu anda Bursaspor’un bir lira bile geliri olmadığını söyledi.
Böylesi zor bir süreçte kısa, orta ve uzun vadeli planlarından bahsetti. Umarız o planlar tıkır tıkır işler. Ancak şu an lige tutunma mücadelesi veren Bursaspor’un futbolcularının da bir şeyler yapması gerekiyor.
Başkan Aktaş kurtuluş için çarenin Vakıfköy olduğunu söyledi. Gerçekten de öyle. Orada öyle cevherler var ki, yeter ki arayıp bulun.
Yetenekli çocuklarımızla Bursaspor düzlüğe çıkar. Unutulmamalı ki, Avrupa’da fırtına gibi esen Enes Ünal da buradan çıktı. Enes gibi daha niceleri var.
Fakat, Ali Akman gibi kimisi de kulübe beş kuruş para kazandırmadan, kaçar gidip bu kentten çekip gidenler de oldu.
Bursaspor ve Bursasporlular onları da hafızasına not etti.
Vakıfköy’den yetişmiş üç yıldızımızı haraç mezat, alelacele Trabzonspor’a satıp alacağının peşine düşenlerin geride Bursaspor’a dev bir borç taktıkları da kolay kolay unutulmaz.
Hukuk bunu yanlarına bırakmamalı.
Bu açıdan Aktaş’ın da üzerinde basa basa vurguladığı gibi, bundan böyle geri alınmak üzere Bursaspor’a para verecekler değil başkan ve yönetici yapılmak, kapıdan içeri bile sokulmamalı.
Muhteşem projenin denizden görüntüsü
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla açılışı 18 Mart’a ertelenen 1915 Çanakkale Köprüsü’nün son fotoğrafları görenleri büyülüyor.
İnegöllü denizci dostumuz, gemi kaptanı İbrahim Aras’ın bizzat kendi gemisinden çektiği deniz içi görüntüleri dev eserin ihtişamını gözler önüne seriyor.
Fotoğrafları incelediğinizde, Çanakkale’de gerçekten Türkiye’nin gücünü hissettiren muhteşem bir eserin verilen süreden önce bitirildiğini görüyorsunuz.
Yüklenici konsorsiyumun 1,5 yıl gibi erken sürede tamamladığı köprü 18 Mart’ta hizmete girecek.
Böylece, hem insan geçişlerinde hem de ürün sevkinde büyük bir zaman ve para tasarruf olacak. Yurtdışına çıkacak vatandaşlarımız ve TIR’lar feribot bekleme yerine 6 dakika gibi kısa sürede Çanakkale’den karşıya geçebilecekler.
Çanakkale 1915 Köprüsü’nün boğaz içinden çekilen görüntülerinden etkilenmemek mümkün değil. Bu açıdan dostumuz Aras’a biz de teşekkür ediyoruz.
Türkiye’nin bu dev projesinin üstünden biz de en kısa sürede geçmeyi arzuluyoruz. Bursa’nın şehirlerarası ve Uluslar arası ulaşımına da etki edecek köprünün ülke ekonomisine katacağı değer paha biçilemez.
Emek veren herkesi kutluyoruz.
Miniklerin çörekotuna yolculuğu
Ünü Bursa’yı aştı. Keles ilçemizin Yazıbaşı (Oydas) Mahallesi çörekotu üretiminde Türkiye’de önemli bir yer edindi. Burada yetiştirilen çörekotlarıyla elde edilen yağlar da yurtiçi ve yurtdışından çokça rağbet görüyor.
Keles ve Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği Yazıbaşı’ndaki çörekotu işleme tesislerinin önceki gün minik konukları vardı.
Bursa’dan Özel Alim Okulları öğrencilerini ağırlayan Yazıbaşı Mahallesi sakinleri çöreotu yağı üretiminin yapıldığı tesisi çocuklara gezdirdiler.
Keles Belediyesi Destek Hizmetleri Müdürü Emre Kahraman’ın mihmandarlığında çörekotu üretimini ve bundan elden edilen mamullerin yapımını öğrenen minikler, giderken 12 bin liralık ekmek vb. gibi ürün alışverişi de yaptılar. Satıştan elde edilen geliri de bu yörenin hasta çocuğu Sefa bebek için bağışlandı.
