Olay Gazetesi Bursa

Ortak iptal ettirdi fakat bu kez kendileri topluyor

Bursa’da bir katı atık geliri tartışması var. Aslında iyi de oldu. Bundan çoğu vatandaş faydalandı. Fakat, bir adaletsizlik de yok değil. Bursa’nın kimi ilçelerinde katı atık bedeli tahsil ediliyor kimileri muaf durumda. Örneğin; Yıldırım, Kestel, Gürsu, Orhaneli, Keles, Harmancık gibi ilçelerde oturanlar katı atık bedeli ödemiyor. Malumunuz Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımcı altyapı kuruluşu BUSKİ Genel […]

Bursa’da bir katı atık geliri tartışması var. Aslında iyi de oldu.

Bundan çoğu vatandaş faydalandı. Fakat, bir adaletsizlik de yok değil. Bursa’nın kimi ilçelerinde katı atık bedeli tahsil ediliyor kimileri muaf durumda.

Örneğin;

Yıldırım, Kestel, Gürsu, Orhaneli, Keles, Harmancık gibi ilçelerde oturanlar katı atık bedeli ödemiyor.

Malumunuz Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımcı altyapı kuruluşu BUSKİ Genel Müdürlüğü’nce su faturalarıyla tahsil edilen katı atık gelirleri ilçe belediyelerin hesaplarına aktarılıyordu.

Bu rakam su faturası içinde alındığı için Bursa Büyükşehir Belediyesi, hemşerilerine pahalı su sattığı yönünde eleştirilere maruz kalıyordu.

CHP ve İYİ Parti bu durumu Bursa’da siyaseten kullanmaya kalkınca AK Partili Büyükşehir Belediyesi’nden karşı bir hamle geldi ve meclis kararıyla su faturaları içinde ilçe belediyeleri adına tahlis edilen katı atık bedellerinin toplanmasından vazgeçildi.

Bu durum en çok kaynak sıkıntısı çeken CHP’li belediyeleri büyük bir gelir kaleminden etti.

Bütçeleri sarsıldı.

Fakat, yargıya gidenler de yok değildi.

Geçenlerde CHP’li Mudanya Belediyesi katı atık bedellerinin ilçe değil, Büyükşehir belediyesince toplanmamasına ilişkin bir yargı karar çıkarttı. O karar da kamuoyuna ‘hukuk zaferi’ olarak lanse edildi.

Oysa, bir çok AK Partili belediye katı atık bedeli tahsil etmeyeceğini açıkladı.

CHP’li belediyeler bundan vazgeçemiyorlar. Çünkü; bütçelerinde büyük bir gelir kalemi oluşturuyor.

Bu duruma aslında İYİ Parti ve CHP İl başkanlarının açıklamaları neden olmuştu.

AK Parti kendisine yüklenildiğini görünce faturaları şişiren bu kalemi tahsil etmeyeceğini duyurmuştu.

Şimdi tabi işler daha da karıştı.

Geçenlerde Nilüfer’de oturan bir dostumuz gönderdi.

Nilüfer Belediyesi BUSKİ’nin tahsil etmediği o katı atık bedellerini toplayabilmek için ilçedeki mülk sahiplerine tahakkuk göndermeye başladı.

Üstelik, yüksek bedelli rakamlar söz konusu. Nilüfer zaten katı atık bedelinin en üst limitten toplanıldığı bir ilçeydi.

Şimdi Nilüfer kendisi bu rakamı tahsil etmenin peşine düştü.

Toplayabilir mi?

BUSKİ kadar kolay olmaz ama kamu alacağı er ya da geç, icra yoluyla da olsa alınır.

Mesele, Bursa’nın ilçeleri arasındaki uygulama farklılıkları.

Millet İttifakı’nın bu yüzden Bursa’da çatırdadığını da söyleyebiliriz.

Nitekim, İYİ Parti İl Başkanı’ndan da önceki gün CHP’li Mudanya Belediyesi’ne dönük sert eleştiriler  vardı.

Kent Konseyi Başkanı Orhan Ertuğrulgazi gibi anma istedi

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla önceki gün Bursa’da  2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti unvanının tanıtımı yapıldı.

Merinos’taki o toplantıyı izleyenler arasında Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan da vardı.

Gündem yoğunluğundan değinemedik.

Orhan soru cevap bölümünde Bakan Ersoy’a bir soru yöneltti.

O soru, yıllardır Bursa’da dillendirilen ama Ankara tarafından görmezden gelinen Cihan İmparatoru Osmangazi’nin devlet töreni ile anılması talebiydi.

Orhan, lafı hiç dolandırmadan direkt Bakan Ersoy’a, “Sögüt’teki Ertuğrulgazi her yıl devlet töreni ile anılıyor. Bursadaki Osmangazi de devlet töreni ile anılmalı” diye talepte bulundu.

Bakan Ersoy’da bunu gündemine alacaklarını, ancak bakanlık olarak tek başına karar verilecek bir konu olmadığının da altını çizdi.

Bursa bunu öteden beri istiyor.

Ancak Ankara’dakiler nedense sıcak bakmıyor.

Oysa, koca bir imparatorluğun doğduğu ve o eşsiz padişahın Bursa’daki kabrinin yerli yabancı turistlerce en çok ziyaret edilen mekânlardan biri olduğu da biliniyor.

Devlet artık bu işi üstlenmeli.

Yeni yıl yeni umut

İki seneye yaklaşan ağır pandemi koşulları altında yepyeni bir yıla daha girdik.

Tüm dünyada olduğu gibi 2021’de ağır bir virüs salgını ile ekonomik buhran yaşadık.

Bir yandan Covid-19 salgını ile mücadele ederken ülkemiz sel, su baskınları ve depremlere de maruz kaldı.

Devlet hepsinin üstesinden geldi. Mücadeleye de devam ediyor.

Yılın son aylarındaki patlak veren döviz ve altındaki dalgalanma ise umutları birden tüketme noktasına getirdi. Müdahale oldu ama galiba kalıcı değil.

Kur, altın baskısı ve sürekli artan fiyatlardan bunalan vatandaş artık yeni yılda hem sağlık hem de ekonomik anlamda rahatlama bekliyor.

2022’nin tüm okurlarımıza sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini diliyoruz.