Geçtiğimiz günlerde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, diğer tüm belediye başkanlarımızın yaptığı gibi, üretimini Bursa’da gerçekleştirip, vergisini şirketin kayıtlı adresinin bulunduğu kente ödeyen firmalara çağrısını, Orhangazi ilçemizi ziyaretinde bir kez de o yinelemiş.
Başkan Bozbey, kentin ve Orhangazi’nin havasını, suyunu, yolunu kullanan kimi fabrikaların vergilerini İstanbul’a yatırdıklarını hatırlatıp, “Bölgemize değer katan bu fabrikalar, zaman geçirmeden Bursa Vergi Dairesi’ne geçiş yapmalı ve vergilerini Bursa’ya yatırmalıdır” demiş. Bunun için bir dilekçenin yeterli olduğunu hatırlıyoruz.
Yaptıkları tespitlerde fabrikaların vergilerini Bursa dışına ödediğini belirlediklerini dile getiren Bozbey şöyle konuşmuş:
“Bu bizi son derece üzdü. Vergisel anlamda bu kente katkıları olmadığını biliyoruz. Bu tür fabrikaların vergilerini mutlaka havasını, suyunu ve yollarını kullandıkları Bursa’da ödemelerini istiyoruz. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak ihtiyaçlar noktasında büyük bir harcama yapıyoruz. Zaman geçirmeden Bursa Vergi Dairesi’ne geçiş yapmalı ve vergilerini Bursa’ya yatırmalıdırlar.”
Bursa’nın seçilmiş belediye başkanları yıllardır bu tür çağrılar yapıyorlar ama ne yazık ki, kimi fabrikatörler bu çağrıya yıllardır kulak asmıyor.
Oysa, bunun bir yaptırımı olmalı. Şehrimizde istihdam sağlıyor, ihracat yapıyor diye burada üretip, başka şehre vergisini ödemelerinin Bursa’ya ve Bursalılara büyük bir haksızlık olduğunu düşünüyoruz.
Bursalılara bunu reva görenlere Büyükşehir Belediyesi’nin de yapacağı bir şeyler olduğunu düşünenlerdeniz.
Çağrı karşılık bulmazsa, kent olarak muhakkak bir yaptırım uygulanmalı.
Buna amiyane tabirle, yemi Bursa’da yiyip, yumurtayı İstanbul’a bırakmak denir.
Bu yüzden Bursa’nın ve Büyükşehir Belediyesi’nin vergi gelirleri paylarından müthiş bir kaybı söz konusu.
Bursa’ya o vergiyi çok görenlere, şehrin de çok göreceği şeyler olduğu hissettirilmeli.
BUSKİ’de yeni görevlendirme
BUSKİ Genel Müdürlüğü’nde Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı’na SGK’dan transfer edilen Bülent Ocak atandı. Ocak, SGK Bursa İl Müdürlüğü’de Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyordu.
Diğer yandan;
BUSKİ Özel Kalem Müdürlüğü’ne ise Mustafa Gazioğlu getirildi. Memuriyete geçiş yaptırılan Gazioğlu’nun atamasının onaylandığı konuşuluyor. Yine, kurumun Yalın Yönetim Şube Müdürlüğü’ne ise Ece Çankırı Polat verildi. Polat, aynı birimde memur olarak görev yapıyordu. Bu koltukta oturan Aynur Kurar Kızgın daha evvel görevden alınmıştı.
Bu arada, BUSKİ’nin en önemli birimlerinden İçmesuyu Bakım Onarım Şube Müdürlüğü’nde de değişim yaşandı. Buraya da Tuğçe Aytı görevlendirildi. Bu görevdeki Ayşen Uvut görevden alınmıştı.
BUSKİ’de değişimler görüldüğü gibi aralıklarla devam ediyor.
Yılbaşı öncesi Genel Müdür atamasının netleşmesiyle yeni idareci değişikliklerinin olabileceği de dillendiriliyor.
Birikmiş izinlerini kullanan ve önümüzdeki ay sonrasına emeklilik dilekçesi veren BUSKİ Genel Müdürü’nün yerine henüz yeni bir isim belirlenmiş değil.
Bursaspor farkı açacak mı?
Hafta sonu Bursaspor’un kendi sahasında Kemerkent Bulvarspor’u 3-0 gibi net bir skorla yenen Bursaspor en yakın takipçisi Karşıyaka’nın rakibine 3-1 yenilmesiyle aralarındaki puan farkını 4’e yükseltti.
TRT Spor ekranlarından büyük keyifle izlediğimiz karşılaşmadan Bursaspor’un galip ayrılmasına ve liderliğini perçinlenmesine sevinenlerdendik. Bursaspor bu ligin takımı değil. Hemen her maçta 40 bini aşan seyircisiyle de bunu ispatlıyor. TRT Spor’un 3. Lig maçını yayınlaması bunun göstergesi değil mi?
Bursaspor’un sportif anlamda elde ettiği başarıların, sürdürülen mali disiplinle borçların tasfiyesini de kolaylaştıracağını ve kulübü düzlüğe çıkaracağına inanıyoruz.
Bu açıdan, hemen her hafta Bursaspor müsabakalarını iple çektiğimizi ifade etmek isteriz. Gerçekten, bu sezon Bursaspor ile şehre bambaşka bir hava geldi. Bursaspor içeride ve dıştaki maçlarını kazandıkça Bursa’nın şampiyonluk yolunda önemli ilerlemeler kaydettiğini görüyoruz. Umarız, bir yol kazası ile karşı karşıya kalmayız. Zira, taraftarın sergilediği görüntü bütün Türkiye’yi hayran bırakırken, TFF’nin, Disiplin Kurullarının, hakem atamalarının aldığı kararlar, verdiği cezalarla geçmişte nasıl bir bedel ödetildiğini unutmuş değiliz.
Bursaspor bugün hiç de hak etmediği bir noktada ise; bunu sadece yönetim zayıflığına, mali güçsüzlüğe, taraftar davranışlarına ve sportif başarısızlığa bağlayamayız. Geçmişte verilen yarım sezonluk saha kapatma ve seyircisiz oynama cezası takımı direk bir alt lige yollama amaçlı, maksatlı bir adımdı.
Çok şükür takımımız şimdi formda. Kendine güven geldi. Başında başarılı bir teknik direktör ve futbolcu kadrosu var.
Bu yüzden, en yakın rakiple 4 puanlık farkının sezon ortasına kadar açılarak büyümesini ve ikinci yarıya da adeta formalite maçlarına çıkılmasını arzu ediyoruz.
Kentimiz takıma güveniyor. Yönetim hem sportif başarının gelmesi hem kulübün bozulmuş mali tablolarının düzeltilmesi hem de borçların tasfiyesi için olağanüstü bir gayret gösteriyor. Bu nedenle Başkan Enes Çelik ve ekibinin sağladığı disiplin diğer takımlar tarafından da ilgiyle ve merakla takip ediliyor.
Gelecek sezona yönetici borçları da dahil, tümü ödenmiş ve kadrosu güçlendirilmiş bir Bursaspor’u hazırlama konusunda çok kararlı olduklarını anlıyoruz.
Kent olarak biz de kendilerine destek vermeye devam etmeliyiz.