Önceki dönem coğrafi işaret tescili alınan Keles kirazında bu yıl rekor bir üretim seviyesi yakalandı.
Keles ve köylerindeki kiraz üretim rakamının toplamda 22 bin tona ulaştığı konuşuluyor.
Ağıza büyük tat veren değişik bir aromaya sahip dolgun etli Keles kirazının yurtdışına ihraç edildiği biliniyor. Bu yıl 45 lira ile 130 lira arasında alıcı bulan Keles kirazının tek bir pazarlama noktasında satışı için de hazırlıklar yapıldığını öğrendik.
Üreticinin yüzünü güldüren bu yılki rekor seviyedeki üretimin ardından coğrafi işaret tescilli bu ürünün daha geniş coğrafyalara satışı için çabalar artırılacak.
Keles kirazının iç piyasa ile birlikte yurtdışındaki bir çok noktaya pazarlanması için yeni toplama ve pazarlama merkezinin etkisinin büyük olacağı konuşuluyor.
Kiraz rekoltesinden hane bütçelerine önemli oranda girdi sağlayan Kelesli kırsal mahalle sakinlerinin de bu durumdan memnun olduklarını gördük.
Dün Keles’in pazarıydı. İlçenin cıvıl cıvıl ve çok kalabalık olduğunu, esnafın ve köylünün kiraz hasadı sonrası yüzünün güldüğünü gördük. Kirazda verim artınca, bundan üretici de memnun kalmış. Tüccara verilen ürünlerde de önceki yıllara göre, beklenen rakamların yakalandığı dillendiriliyor.
Kiraz üretiminde bu yıl elde edilen 22 bin tonluk rekolteyle Keles’in bu konuda İnegöl ilçemizle yarıştığını da ekleyelim.
Bursa’nın ilçeleri arasında Keles’in kiraz üretiminde büyük bir deneyim ve pazar elde ettiğini söyleyebiliriz.
Çörekotunda haşere hasarı
Keles’e gitmişken bir başka coğrafi tescil işaret adayı ürünüyle meşhur Yazıbaşı (Oydas) Mahallesi Dernek Başkanı Emre Kahraman ile de konuştuk.
Aynı zamanda Keles Belediyesi Destek Hizmetleri Müdürlüğü’ne vekalet eden Kahraman’ın mahallesinde Türkiye’nin ve dünyanın en kaliteli çörekotu yetiştiriliyor. Çörekotuna coğrafi işaret etscili alma konusunda yaptıkları başvurunun olumlu şekilde yürüdüğünü anlattı.
Ancak bu yılki ürün, türü henüz belirlenemeyen bir haşere yüzünden büyük kayba uğramış.
Başkan Kahraman, Yazıbaşı ile birlikte civar kırsal mahallelerin de ektiği çörekotunda bu yıl verim alamadıklarını, bölgede bilinen kokarcaya benzeyen küçük bir haşerenin çörekotunu dadandığını, yediğini ve rekoltenin çok düşük seviyede kaldığını hatırlattı. Keles’te 350 dönüm alan üzerinde üretimi yapılan çöreotunda elde edilen yağ da Türkiye’nin değişik noktalarına satılıyor.
Başkan Kahraman zararlının tespiti için yaptığı çağrıya İstanbul’dan bir ilaç firmasının temas kurduğunu, çörekotundaki zararlıyı yok etmek için de birlikte harekete geçeceklerini söyledi.
Balkan Mahallesi’nde asfalt isyanı
Bu sütunlarda zaman zaman okurlarımızın iletilerine de yer veriyoruz.
Önceki gün elektronik postamıza Nilüfer ilçemizin Balkan Mahallesi’nden iki okurumuzun iletisi vardı. İkisi de hemen hemen aynı içerikte yakınma ve sitemden oluşuyor.
İlk okurumuz Mustafa Türker, Balkan Mahallesi Naim Süleymanoğlu Bulvarı üzerindeki yaklaşık 60 metrelik bölümde hiç asfalt olmadığını belirtmiş. Yoldaki tozdan etraftaki site sakinlerinin camlarını açamaz hale geldiğini aktarıyor. Durumu Büyükşehir Belediyesi’ne ilettiklerini, ama görevlilerin kendilerini ‘oyaladığını’ ileri sürüyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’den sorunlarına el atmasını talep ediyor.
Türker, “Biz caddenin Londra asfaltı veya Paris Şanzelize olsun istemiyoruz. 100 metre kadar asfalt istiyoruz. Çok mu? Cadde kesiliyor, asfalt yapan yok, BUSKİ’nin mazgalları araba altlarına takılıyor, ilgilenen yok. Esnaf bu caddeye 2028’e kadar bir metre asfalt yapmazlar diyor. Nedir bu ilgisizlik” diye sormuş.
İkinci okurumuz da aynı bölgede oturuyor. Dr. Bekir Gökpınar da aynı bulvar üzerindeki asfaltsız etap ile geçici atılmış eski asfaltın deforme olduğunu hatırlatmış. Evlerin camlarından içeriye toz girdiğine dikkat çekmiş.
Gökpınar, “Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bu 100 metrelik kısmın asfalt yapılmasını defalarca yazdık. Her defasında, ‘caddeye tasarım yapacağız’ cevabı alıyoruz. Sayın belediye yetkilileri burada bizimle resmen dalga geçiyor. Tasarım, ihale, bütçe ve uygulama en az 1-1,5 yıl süreceğini sade vatandaş biliyor. Burada ikamet eden insanların talepleri, şikâyetleri duymazdan, görmezden geliniyor. Belediyeye olan güvenimiz sarsılıyor. Sesimizi kim duyacak” diye sormuş.
Okurumuzun sesini duyacak bir sorumlu belediyeci çıkıncaya kadar biz de buradan hatırlatmaya devam ederiz.
Ulaşım Daire Başkanlığı’na ve Yol İşleri Şube Müdürlüğü’ne ilk duyuruyu yapmış olduk.