7 Haziran seçimleri öncesi Van’dan gelen bir haber kanımız dondurmuştu.
HDP’li Büyükşehir Belediyesi’nin kontrolündeki bilboardlara, “Tehlikenin farkında mısınız?” sloganlı, musluklardan kan damlayan afişler asılmıştı.
Asanın adı sanı belli değildi.
Afişler sözde su tasarrufu amaçlı bir reklam çalışması gibi yansıtılmıştı.
Belli ki, bir algı operasyonuydu.
İşin rengi farklıydı.
7 Haziran’dan sandığa gideceklere bir bakıma gözdağı veriliyordu.
Gözdağını veren kendi kimliğini saklamıştı.
Fakat bunu yapanın kim ya da kimler olduğunu bilebilmek için müneccim olmaya da gerek yoktu.
O afişler için daha evvel seçim öncesi bu sütunlardan eleştirilerimizi yapmıştık.
7 Haziran sonrası orada verilen mesajın bugün üzülerek devreye sokulduğu görülüyor.
Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden ne yazık ki, son bir aydır şehit haberleri artmış durumda.
Bölücü terör örgütü afiş yoluyla 7 Haziran öncesi Van’dan verdiği mesajı her geçen gün dozunu yükselterek uygulamaya soktu.
Van’daki afişler gibi ülkemizin bu bölgelerinden kan dinmiyor.
Polisimiz, jandarmamız başta olmak üzere kamu görevlilerimiz şehit ediliyor.
Ekonomik hedefler vuruluyor, yakılıp yıkılıyor.
Yani, nereden bakarsanız bakın memleket kan gölüne çevrildi.
Sandığa gidenleri uyarı amaçlı asılmış o afişlerle aslında hedefe ulaşılmış, bölgeden bölücü örgütün siyasal uzantısına istenen oylar da alınmıştı.
Buna rağmen memleketin bu zor coğrafyasında sular durulmuş değil.
Yakın gelecekte de durulacak görünmüyor.
Olası bir erken seçimde tablo değişir mi?
Orası meçhul.
Türkiye’yi zor günler bekliyor.
Bölücü örgütün yurtiçi ve yurtdışındaki üsleri vuruldukça, şiddet olaylarının daha da tırmanacağını düşünüyoruz.
Elbette, Türkiye bundan 40 yıl önce başladığı mücadeleyi bırakacak değildir.
Topraklarının bir karışını dahi dış güçlerin maşası olmuş bölücülere bırakmayacaktır.
Binlerce Mehmet ölse de o coğrafyada şanlı bayrağımız dalgalanmaya devam edecektir.
Anlamayanlar, bedelini en ağır biçimde ödemek durumunda kalacaktır.
Bozbey’in cevabı
Öyle anlaşılıyor ki, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin Bursa gündemine taşıdığı emsal artışı tartışması daha uzun süre devam edecek.
Tartışma Nilüfer’de daha çok hissediliyor.
Önceki gün bu sütunlardan AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Celil Çolak’ın CHP’li Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e verdiği yanıtı aktarmıştık.
Dün de Bozbey, elektronik postamıza gönderdiği mesajla, emsal artışına karşı olduğu için kendisini eleştiren Çolak’a cevap verdi.
Çolak’ın Nilüfer’i tanınmadığını ve teknik adam olarak inandığı gerçekleri dillendiremediğini ileri süren Bozbey, kendisine Meclis’te de yanıt verdiğini, 1999 depreminde ilçeler ve Büyükşehir Belediyesi olarak o tarihte neler yapıldığının da ortada olduğunu vurgulamış.
Tartışma sürecek.
Ancak, uygulama konusunda da Büyükşehir Belediye Başkanı Altepe’nin geri adım atacağını sanmıyoruz.
Nilüfer eksenli tartışma sürerken, bugün 17 Ağustos 1999 Körfez Depremi’nin yıldönümü.
Konuşmak yerine icraat şart.