Önceki akşam Bursa’da Büyükşehir Belediyesi Stadyumu’ndaki Avrupa Şampiyonası elemelerinde Hırvatistan ile karşılaşan A Milli Futbol Takımımız sahadan 2-0 mağlup ayrıldı.
Deplasmandaki Ermenistan galibiyeti sonrası Bursa’dan da puan çıkarmayı bekleyen milli takım şehrimizden eli boş döndü.
Bir kere şunu belirtmek isteriz.
Koca bir kent bu ülkenin Futbol Federasyonu’na kırgın, küskün ve de kızgın.
Yönetiminde Bursa’dan kim olursa olsun, son Amed maçı sonrası kentin futbol takımına PFDK ve Tahkim Kurulu tarafından kesilen ağır faturayı kabullenmek mümkün değil.
Bursa kentine TFF’nin ilgili kurulları büyük bir haksızlık ve adaletsizlik yapmışlardır. Tahkim Kurulu’ndan iki ismi istifa etmiş, yetmez tümü görevi bırakmalı. Aynı şekilde, PFDK’nın tüm üyeleri de koltuğu boşaltmalılar. Çünkü, adil bir karar veremediler.
Bu yüzden; Türkiye Futbol Federasyonu’na kızıp Bursaspor’un tribün emektarları milli maçtan uzak durdular.
Üstelik, Passolig gibi seyirciye 2. Lig takımlarının kentinde olmayan bir bilet uygulaması milli maç için dayatılınca TFF bütün tepkileri üzerine çekti.
Peki, Bursaspor’un ateşleyici taraftar grubu Teksas, eğer tribünlerde olsaydı maçın sonucu farklı olabilir miydi?
Bu mümkündü elbet.
Çünkü, suskun ve sessiz kalan trübünleri 90 dakika boyunca Teksas harekete geçirebilir, futbolcuları tetikler, rakibi korkutabilirdi.
Tribünlerdeki Bursalıların Türkiye Futbol Federasyonu’nun istifaya çağırmasına maç sonucu yanıt veren Başkan Mehmet Büyükekşi, kurulların bağımsız olduğunu, aynı suçun tekrarlanması halinde yine ceza verileceğini söyledi. Yani Bursa’ya meydan okumaya devam ediyor.
Kurulların bağımsızlığı tartışılır.
Ama vicdan denen bir olgu var. Bir kentin, hak etmediği yerde olan ve ayağa kalkmaya çalışan kulübünü PFDK ve Tahkim Kurulu cezalarıyla tekrar aşağıya itmeye çalışmaya kimse suskun kalamaz.
İnşallah, bağımsız o kurullarınız milli maçtaki istifa sesleri yüzünden Bursa sahasını bir 9 maç daha kapatmaz
Belli mi olur size.
Adaletiniz kalmamış çünkü.
Bunun için türlü gerekçe ve bahane ürtebilirsiniz. Bursa sahasını 1-2 sezon kapatma kararı alabilirsiniz.
Bu şehir, TFF’nin mevcut yönetimini, adil olmayan o kurullardaki vicdansızları ve verilen 9 maç cezasını unutmayacak.
Bir takımın seyircisine, sezonun neredeyse yarısını sahaya sokmama kararı alırsanız, bu ceza uzun yıllar konuşulur.
Nilüfer giderek yükseliyor Doğancı ise yarıya yaklaştı
Mart sonundaki yağışlı hava sürprizi dün daha da belirginleşti. İlin yüksek kesimlerindeki her yere kar yağdı. Kimi ilçelerimizide ve kırsalda her yer bembeyaz oldu. Yağışların sürmesi beklenirken öğleden sonra ise kent merkezinde güneş açtı. Atalarımız boşa dememiş, cemreler sonrası yağacak karın fazla tutmayacağını.
Oysa, bugünlerde öylesine yağışa ihtiyaç var ki. Son yağışlarla barajlarımızın yükselmeye başlamasına seviniyoruz.
BUSKİ Genel Müdürlüğü’nün kenti besleyen iki büyük barajdaki doluluk oranlarına baktığımızda üst kottaki Nilüfer Barajı’nda doluluğun yüzde 15’e, altındaki Doğancı Barajı’nda ise yüzde 44’e ulaştığı görülüyor.
Doğancı neredeyse yarılamış, uzunca süredir hiç su tutulmayan ve Doğancı’yı besleyen Nilüfer barajı da yükselmeye başlamış.
Yağışlar sürsün ki, yazı rahat geçirelim.
Bursa’nın bir eli Hatay’da
Önceki gün Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş bir ulusal kanalda Hatay’da halen 500’e yakın personel ile 190 dolaşında iş makinası ve diğer araçların görev yapmayı sürdürdüklerini açıkladı.
6 Şubat depreminin üzerinden yaklaşık 2 ay geçti.
Bursa Büyükşehir Belediyesi baştan beri tüm gücüyle Hatay’ı ayağa kaldırmak ve yardım işlerini koordine etmek için var gücüyle çalışıyor.
Büyükşehir Belediyesi personelinin cansiparane çalışmalarını takdir etmemek mümkün değil. Bir yandan da konteyner kentler tamamlanıyor. BUSKİ’nin Hatay’daki konteyner kent için özel altyapı ihalesi yaptığını biliyoruz.
Bursa hem Büyükşehir hem de ilçe belediyeleriyle Hatay’ın imdadına koştu.
Mübarek günlerde de oradaki depremzedelerin yaşamını kolaylaştıracak, ihtiyaçlarını giderecek çalışmalara devam ediyor.
TOKİ tarafından bir yandan da kalıcı konutların yapımına başlandı. Ekranlardan ara sokaklar hariç kent merkezlerindeki enkazların büyük ölçüde kaldırıldığını da görüyoruz. İnşallah, açılan geçici çarşılarla yaz aylarında acıları biraz daha sarılmış Hatay ve diğer illerimizi göreceğiz.
Depremzedelerimiz yaşama daha bir umutla tutunmaya devam edecekler.
Bursa kenti ve halkı olarak bizim de bunda bir nebze payımız varsa ne mutlu.
İnşallah, devlet millet kaynaşmasıyla bir yılda bölgede büyük değişime tanık olacağız.
Allah devletimize zeval vermesin.