Son günlerde sizin de dikkatinizi çekiyor mu bilmiyoruz.
Öyle eleman arayan var ki, sokakta ‘işsisiz’ diyenlere inanasımız gelmiyor. Gazetelerde, sosyal medya paylaşımlarında, otobüs duraklarında, panolarda, billboardlarda fabrikalardan KOBİ’lere ve hizmet sektörüne kadar çok sayıda kurum ve kuruluş çalıştıracak eleman bulmakta zorlanıyor.
TÜİK’in işsizlik verilerine bakarsanız memlekette iş arayan kaynıyor. Ama yukarıda anlattıklarımızı da dinlerseniz, sanki iş beğenmiyoruz ve de çok seçici davranıyoruz.
Herkes galiba masabaşı, kolay, yorucu olmayan, tatili uzun, çalışma süresi kısa, parası bol iş istiyor.
Buna galiba atalarımızın şu sözü tam uyuyor;
‘Hem şoför mahalli hem cam kenarı hem de 25 kuruş ohhh.’
Oysa, Türk sanayicisi ve işinsanı da ara eleman bulmakta zorlanıyor. İhracata çalışan firmalarımız aldığı siparişi zamanında yetiştirmek için eleman arama mecralarının tümünü kullanıyor. Fakat, işinsanı ve işletme sahiplerimiz seçici işsizlere iş beğendiremiyor. Galiba hepimizin gözü kamuda. Çünkü orada her şey garanti.
Madalyonun bir de yabancılar boyutu var.
Türkiye’de hayvancılık, tarım ve hizmet sektöründe Suriyeli ve Afganlılar olmasa acaba halimiz ne olur? Kırsaldaki hayvan çiftliklerinin neredeyse tümünde Afganlılar var.
Kendi insanımızın daha iyi, daha rahat ve parası daha bol bir iş için İŞKUR’a kaydını yaptırdığı ortamda yabancılar da olmasa demek ki halimiz harap.
Bursa’nın bando festivali de var
Türkiye bir festivaller cenneti ama bu işin en iyi yapıldığı illerden biri Bursa Büyükşehir Belediyesi uluslararası festivallerine Bandolar Festivali’ni de kattı. Bandolar Festivali’nin ilk etkinliği de dün şehirde başladı.
Uluslararası nitelikteki festivalin bu yılki konukları arasında Moldova ve Azerbaycan’dan da bandolar var.
Bursa İstanbul, Gaziantep, Edirne, Bolu, Mustafakemalpaşa ve Mudanya belediye bandolarının katıldığı festival dünkü kortej yürüyüşünün ardından bugün de 8 ilçedeki gösterilerler devam edecek. Festival 3 Ekim’de son bulacak.
Büyükşehir Belediyesi Orkestra Şube Müdürlüğü’nün organizasyonuyla gerçekleşen festivalde dünyanın en eski ordu bandosu olarak bilinen mehter takımımız da renk katıyor.
İki kez mehter ile dünyanın değişik ülkelerindeki bandolar festivallerine katıldık. Gerçekten, yabancıların mehtere ve Türk bandolarına gösterdiği ilgiye şaşırmıştık. Şimdi, bunun kendi şehrimizde de düzenlenmeye başlaması sevindirici.
Uzun soluklu bir uluslararası festival olmasını diliyor, emeği geçenleri kutluyoruz.
Vedat’ın acılarla dolu kitabı
Bu işi iyi yapan meslektaşlarımız var.
Anadolu Ajansı’nda başarılı haberlere imza atıp emekli olan ve Haberin Doğrusu isimli internet sitesiyle mesleğini sürdüren arkadaşlarımızdan Vedat Yücebaş, ailesinin Balkan coğrafyasında 1940’lı yıllarda çektiği acı ve dramları Sopot ismiyle kitaplaştırdı.
Gerçekten okunmaya değer. Dedesi ve amcasının yaşam hikâyelerinden yola çıkarak Makedonya’daki acı gerçekler ve zulümler akıcı bir dille anlatılıyor.
Balkanlar’da daha yakın geçmişte yaşanan vahşeti, uluslararası toplumun Avrupa’nın göbeğinde seyirci kaldığı Sırp katliamı, Müslüman Boşnak ve Arnavutların uğradığı baskı, zulüm ve işkencelerin acısı halen dinmiş değil.
Vedat’ın daha eski yıllara uzanan acıları anlattığı kitap Balkanlar’dan Bursa’ya göç etmiş hemşerilerimizin anılarını da tazeleyecek türden.
Vedat’ı kutluyor, belgeselini de çekmek istediği eseri en kısa zamanda televizyonlardan da izlemek istiyoruz.
Salih Albay’dan Sevimgil’e iade-i ziyaret
Sevimgil şöyle devam etti;
“Merkez Komutanımız eksik olmasın bizleri ziyaretleriyle onurlandırdı, bir de günün anısına plaket takdim etti. Kendisine teşekkür ediyoruz. Muhtarlar olarak kendileriyle Bursa’daki tüm kurumlarımızla uyum içerisinde çalışıyoruz” dedi.