Olay Gazetesi Bursa

İnşaat mühendisleri niye işsiz ve mutsuz?

İçinde oturduğumuz binalardan, her gün üstünden geçtiğimiz yollara kadar hemen tüm yapılarda inşaat mühendislerimizin emeği var. Fakat, araştırmalar gösteriyor ki, inşaat mühendislerimiz hem mutsuz hem de işsiz. İşsizlik diplomalı mühendislerimizi de etkilemiş durumda. Geçtiğimiz yıl yayınlanan istihdam verileri raporunda, Türkiye’nin acı bir gerçeği daha gözler önüne serildi. Türkiye’de İnşaat Mühendisliği Gerçeği İstihdam ve İşsizlik Raporu […]

İçinde oturduğumuz binalardan, her gün üstünden geçtiğimiz yollara kadar hemen tüm yapılarda inşaat mühendislerimizin emeği var.

Fakat, araştırmalar gösteriyor ki, inşaat mühendislerimiz hem mutsuz hem de işsiz. İşsizlik diplomalı mühendislerimizi de etkilemiş durumda.

Geçtiğimiz yıl yayınlanan istihdam verileri raporunda, Türkiye’nin acı bir gerçeği daha gözler önüne serildi.

Türkiye’de İnşaat Mühendisliği Gerçeği İstihdam ve İşsizlik Raporu verilerine göre; ülke genelinde inşaat mühendislerinin üçte biri işsiz durumda. Bu oran genç mühendislerde yüzde 50’leri buluyor. Benzer şekilde kadın mühendislerin de yarısı işsiz görünüyor.

Araştırma, her 10 mühendisten 6’sının kredi borçlusu olduğu, iki inşaat mühendisinden birinin asgari ücret altında ücret aldığı, çalışan mühendislerin ancak onda ikisinin kamuda iş şansı yakaladığı tespit edilmiş.

Raporada, her 3 mühendisten 2’sinin yurtdışında yaşamak istediği, 10 mühendisten 8’inin gelecek kaygısı taşıdığı, özel sektörde çalışan 10 mühendisten 2’sinin ek iş yaptığı, yoksulluk sınırının altında maaş aldıkları da vurgulanmış.

İnşaat Mühendisleri Odası Genel Merkezi, ülkeyi yöneten ve yönetmeye talip olan iradeden ‘lütuf’ değil, hakları olanı istiyor. Oda bütün mühendislerin insani şartlarda yaşamlarını sürdürebilmeleri için iş imkânı ve koşulları talep ediyor.

Türkiye’yi inşaa eden mühendislerimizin sorunlarının çözümü konusunda bu haklı taleplerinin, kendisi de inşaat mühendisi olan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum tarafından dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz.

TOKİ’nin toplu konut projeleri vasıtasıyla yurt genelinde binlerce inşaat mühendisi meslektaşı ile mimara iş sahaları açan bakanlığın, meslektaşlarının haklı taleplerine de duyarsız kalmayacağına inanıyoruz.

Aktaş’tan Saker’e doğum günü sürprizi

Bursa’ya hem bir inşaat mühendisi olarak hem DSİ Bölge Müdürü hem de Büyükşehir Belediye Başkanı olarak çok hizmet etti. Bürokrat ve siyasetçi kimliğiyle kente yaptıkları unutulmaz.

Büyükşehir Belediyesi’nin eski başkanlarından Erdem Saker halen de bilgi ve tecrübesini Bursa için kullanıyor.

Erdem Saker bu kentin yetiştirdiği değerli bürokratlardan. Büyükşehir belediye başkanlığı dönemini yerel yönetim gazetecisi olarak kendisini yakından izledik.

Şimdi Büyükşehir Belediyesi’ne halen Hayvanat Bahçesi’nin gelişim ve büyümesi için destek sağlıyor.

Erdem Başkan’ın onca yaşına rağmen Bursa için çırpınıyor olması işbaşındaki Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş için de büyük avantaj. Başkan Aktaş dün Sağlık İşleri Daire Başkanı Esat Yalman ile birlikte eski başkan Saker’i Zoopark’taki ofisinde ziyarete edip doğum günü pastasıyla sürpriz yaptı.

Fotoğraf yansıyanlara bakılırsa, Saker bu durumdan çok hoşnut. Başkan Aktaş da büyüğü Saker’i en özel gününde ziyaretiyle sevindirmiş oldu.

Aktaş, “Desteğini her zaman yanımızda hissettiğimiz önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanlarımızdan Sayın Erdem Saker’i ziyaret ederek doğum gününü kutladık” demiş.

Kente hizmet edenlerin böylesi fotoğraf kareleriyle yanyana gelmeleri sevindirici.

Unutulan asimilasyon tekrarlanır

Bosna Hersek’in Bilge Kralı merhum Alia İzzet Begovciç’in meşhur sözü hafızalara kazınmalı.

Bulgaristan’daki benzer rejim zulmünü Bosna’daki Müslüman Boşnaklar da çekti. Sırpların, Boşnakları Avrupa’nın göbeğinde acımasızca katletmeleri uzunca süre seyredildi. Dünya, Bosna’daki Sırp katliamına müdahalede gecikti.

Bilge Kral, ulusuna vasiyet niteliğinde, Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü; unutulan soykırım tekrarlanır” diyerek uyanık olmalarını istemişti.

Bulgaristan’daki Müslüman Türk nüfus da Komünist rejimin baskılarına maruz kaldı. Dil, din ve kültürleri yasaklandı, isimleri değiştirildi, mallarına el konuldu, soykırıma tabi tutuldular.

Bulgarların Türk nüfusa karşı uyguladığı asimilasyonu unutturmama adana her yıl Sütkesiği’nde protesto ve anma törenleri yapılıyor. Bu yılki törenlere BALGÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan ile BALGÖÇ yöneticileri, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ile Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır ve CHP Bursa Milletvekili Yüksel Özkan da katılmışlar.

Anne sırtındaki 18 aylık minik Türkan bebeğin şehit edilmesiyle başlayan direniş sonrası Bulgarların Türk nüfusa uyguladığı baskı ve zulüm değişik kanallardan dünyaya duyuruldu. Bunda BALGÖÇ’ün kurucusu merhum Mümin Gençoğlu’nun çok çabası oldu.

Bu vesileyle, Türklük uğruna şehit düşmüş ve bu yolda mücadele etmişleri bir kez daha rahmetle yad ediyoruz.

Tıpkı, Bosna’da olduğu gibi, Bulgarların 1984’te başlattıkları zulmü unutturmama adına oradaki ve Türkiye’deki soydaşlarımızın her daim uyanık olmaları gerekiyor.