Önceden belirli bir zümre faydalanıyordu. Üst rütbelilerin süit odaları vardı.
Başka kimse sokulmazdı.
Kamu kaynaklarıyla yapılmış ama halkın her kesimine açık değildi. Siviller sadece sınırlı kontenjanla faydalanıyordu. Şimdi buralar halkın kullanımına sunuldu.
Doğru da yapıldı.
Sadece askeri hastaneler halk açılmakla kalmadı, bütün sivil hastaneler de askerlere açılmış oldu.
Çok geç kalınmış bir adımdı.
Kamu kaynaklarının sadece belirli sınıf ve zümreye kullandırılması bize göre Anayasa’nın ‘eşit yurttaş’ ilkesine de aykırı idi.
Fethullahçı Terör Örgütü‘nün 15 Temmuz‘da milletin tank, top, tüfek ve uçağıyla gerçekleştirdiği kanlı kalkışma girişimi bu topluma böyle de bir faydası oldu.
Dün sabah, Bursa Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Rüstem Aşkın beraberindeki başhakekim ve yönetici arkadaşlarıyla sivilleşen eski askeri hastanesini basına tanıttı.
Bunca yıldır Bursa‘da yaşıyoruz.
Ne yalan söyleyelim, buraya biz de ilk kez girdik.
Rüstem Hoca, 217 yataklı, yüzde 40 dolulukla çalışan ve adını da Şehit Yarbay İlker Çelikcan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi verdikleri hastaneyi Türkiye’nin en büyük termal terapi merkezi yapma hedefleri olduğunu anlattı.
Bursalıları gönül rahatlılığıyla buradan yararlanmaya çağırdı.
Hastanede sadece fizik tedavi değil, diğer branş polikinikleri de bulunuyor.
FETÖ’de kaynak kurudu…
Prof. Aşkın zaman zaman basının karşısına çıkıyor. Bir bakıma icraatın içinden sunumunu yapıyor.
Bursa’nın sağlık raporunu kamuoyuna paylaşıyor.
Bursa’da yılda 10 milyonun üstünde hastaya tedavi hizmeti verdiklerini, acil servislerde de 3,5 milyon kişiye müdahale ettiklerini aktardı.
FETÖ operasyonları sonrası Bursa’daki sağlık personelinin özveri ile çalştığını, bu açıdan kendilerine minnet ve şükran duyduklarını ifade etti.
Devam eden ve tamamlanan hastane projelerine de değinen Aşkın, 1990‘lı yıllarda bütün Türkiye için yapılan sağlık yatırımlarının bugün bir yılda sadece Bursa‘da gerçekleştirildiğinin altını çizdi.
Genel Sekreter Aşkın, Şehir Hastanesi‘nde tamamlanma oranının yüzde 12’ye ulaştığını, Acemler’in ihale edildiğini ancak itirazla KİK‘e gittiğini, Kestel‘in bakanlıkça tamamlanacağını hatırlattı.
Aşkın, el konulan iki FETÖ hastanesinden eski Bahar’da günde bin civarı, Ren Tıp‘ta da 600 hastaya baktıklarını, buraların her birinden 1 milyon TL‘nin üzerinde gelir elde edildiğini, böylece FETÖ’ye gidecek kaynağın önünün de kesilmiş olduğunu kaydetti.
40 sağlıkçı ihraç edilmiş…
Prof. Aşkın, Bursa’da FETÖ soruşturması kapsamında biri uzman 40 sağlık personelinin meslekten ihraç edildiğini, 149 kişinin açığa alındığını, bunlardan 13’ünün göreve iade edildiğini de aktardı.
Aşkın, diğer hastane yöneticililerine de tek tek söz verdi.
İlker Çelikcan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Başhekimi İdris Ahmet Çakır da bir hayli iddialı konuştu.
Termal suyun son derece kaliteli olduğunu ve kıymetinin bilinmesi gerektiğini belirten Çakır, “Burayı önce şehrimizin sonra ülkemizin bir numaralı fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezi yapacağız” diye konuştu.
Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Soner Candır da, devraldıkları eski Ren Tıp ile birlikte toplamda bin 400 yatağa ulaştıklarını, bu sayıyla da Türkiye’nin en büyük hastanelerinden birine dönüştüklerini hatırlattı.
Doç. Dr. Candır, sadece kendi sorumluluk alanındaki sağlık kuruluşlarında aylık 2 milyon TL‘lik kaynağın yasadışı örgüt olan FETÖ’ye gitmesinin engellendiğini vurguladı.
Candır çok yakında Yüksek İhtisas’ta organ nakli, hiperbarik (oksijen) tedavi ve el cerrahisi ünitelerini de hizmete açacaklarını sözlerine ekledi.
Bahar’ın bağlandığı Bursa Devlet Hastanesi Yöneticisi Uzman Dr. Halil Karahan ise kent merkezindeki yeni birimlerinde 2 tercüman vasıtasıyla Suriyeyeliler de olmak üzere ayda bin hastaya baktıklarını anlattı.
Karahan, eski Bahar’daki 28 yoğun bakım yatağına 16 yatak daha ilave edeceklerini ve palyetif hasta yatağı sayısını da çoğaltacaklarını söyledi.
Sağlıkta sıfır sorun olmaz.
Ama yöneticiler çıkıp şeffaf biçimde olanı, olmayanı kamuoyu ile paylaşıyor.
Bunlar şimdiye dek alışık olmadığımız bürokratik hareketler.