Hükümetin elektrik zammı piyasaları ve yurttaşı öyle çarptı ki, şimdi geri dönüş için çareler aranıyor.
O arayış ne kadar etkili olacak göreceğiz.
Ancak, elektrik zammı sadece konut ve işyerlerini değil, kentlerin elektrikle çalışan toplu taşıma sistemlerini de fena hırpalamışa benziyor.
Malumunuz, raylı sistemler elektrikle çalışıyor. Bursa’daki hafif raylı sistem hattının enerji sarfiyatı da azımsanacak gibi değil.
Dün bu durumu BURULAŞ Genel Müdürü Mehmet Kürşat Çapar’a sorduk.
“Biz ciddi bir elektrik tüketicisiyiz. Maliyetlerimiz son zamlarla birlikte daha da arttı” dedi.
Peki, Bursaray’ın aylık faturası ne oldu?
Çapar o sorumuzu da, “Zam öncesi raylı sistemimizde aylık yaklaşık 5 megavat elektrik tüketim karşılığı 6 milyon lira dolayında bir elektrik faturası ödüyorduk. Şimdi bu rakam 9 milyon lirayı geçti” diye yanıtladı.
Görüldüğü gibi, Bursaray da elektrik dağıtım şirketlerinin gazabına uğramış. Sadece elektrik maliyetleri yüzde 50’nin üzerinde artan BURULAŞ şimdilik bunu halka yansıtmış değil.
Ancak, bunun sürdürülebilir olması da düşünülemez.
Yakın bir gelecekte toplu taşımaya da elektrik zamları yüzünden artış gelirse şaşırmamak gerekir.
Zira, hem enerji hem de işçilik maliyetleri artan BURULAŞ’ın belediye desteğiyle bunu uzun süre götüreceğini sanmıyoruz.
Yazıyı tamamladığımız saatlerde henüz kabine toplantısı bitmemiş ve elektrik fiyatlarında düşünülen indirim açıklanmamıştı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın nasıl bir formül teklif ettiğini bilmiyoruz ama CHP’li büyükşehir belediyeleri gibi AK Partili belediyelerin de artan akaryakıt, doğalgaz ve enerji fiyatlarından dolayı toplu taşımada zor durumda oldukları bir gerçek.
Muhalefet belediyelerinin hükümete yaptığı enerji, gaz, akaryakıt, vergi vb. gibi kalemlerde muafiyet çağrısı karşılık bulmadı.
Bursa örneğinde görüldüğü gibi, son zamlarla sadece raylı sistemin elektrik fiyat farkı yüzde 50’yi aşmış.
Bu nedenle; CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanının yaptığı çağrıya da hükümetin bir karşılık vermesi kaçınılmaz görünüyor. Zira, bundan kendi belediyeleri de yararlanacaktır.
Çalışkan’dan servisçi esnafına 3 önemli vaat
“Esnafımızın kazançları yükselecek. Fiyat tarifesi istikrarı sağlanacak. Korsan taşımacılığa karşı belediye ve kolluk kuvvetlerimizle birlikte mücadele edilecek. İşbaşına gelmemiz durumunda bunlar bizim için üç önemli konu. İnşallah hepsini çözeceğiz.”
13 Mart’ta yapılacak kongrede odaya kayıtlı 2 bin 860 esnafın oy kullanacağını belirten Çalışkan, birlik ve beraberliği sağladıktan sonra hep sahada olacaklarının altını çiziyor.
Çalışkan ayrıca, servis aracının en yoğun olduğu merkez ilçelerden Osmangazi, Yıldırım ve Nilüfer’i üç bölgeye ayırıp buralara ağırlık vereceklerini de vurguluyor.
Çalışkan işi de sıkı tutmuş.
12 yıldır işbaşında olan ve esnafın sorunlarını çözemediğini ileri sürdüğü yönetimin artık ‘değişmesi’ gerektiğini düşünüyor ve bu amaçla fabrika fabrika, okul okul servisçi esnafının ayağına giderek, yapacaklarını anlatıyor.
Çalışkan sözlerini, “Seçilir ve işbaşına gelirsek, inşallah sektörel mutabakat için çalışacağız ve esnafımızın özellikle fiyat tarifeleri kaynaklı mağduriyetini gidereceğiz” diye tamamlıyor.
Bu sözler gösteriyor ki, Bursa’daki Servisçi Odası seçimleri de çekişmeli geçecek.
Hırsızlık arttı muhtarlar bıktı
Dün Osmangazi Muhtarlar Derneği’nde bu amaçla bir toplantı vardı. Osmangazi İlçe Emniyet Müdürü Memduh Bişik ile bir araya gelen muhtarlar, hırsızlık olaylarıyla mücadelede birlikte hareket kararı aldılar.
Toplantı sonrası konuştuğumuz Osmangazi Muhtarlar Derneği Başkanı Burhan Mandacı, “Cadde ve sokaklardaki BUSKİ ve Türk Telekom gibi altyapı kuruluşlarının rögar kapaklarının son zamanlarda çalınıp, hurdacılara satışının arttığını görüyoruz. Buna bir çözüm bulunmalı” dedi.
Hırsızlık olaylarına karşı TCK’da caydırıcı düzenleme şart görünüyor.
Çünkü, bu sorun ülkenin kanayan bir yarası.