Bursa’nın yapı stoğunu yenilemek ve riskli alanları güvenli yapılara dönüştürmek amacıyla Bursa Büyükşehir Belediyesi‘nin attığı bir adım var.
Taşıyıcılık riski bulunan alanlarda, çürük binaları ayıklama amaçlı parsel sahiplerine verilen 0,50 emsal artışı geçtiğimiz aylarda Bursa‘nın 17 ilçesini kapsar hale getirilmişti.
Bu duruma, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, Bursa Barosu ile Nilüfer Kent Konseyi ve Doğader‘den itiraz geldi.
İtirazcı blok adına açıklamayı Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Can Şimşek yaptı.
Kentsel dönüşüm için çıkarılan iki yasanın, ülke genelinde çok sayıda vatandaşın mağduriyetine yol açtığına dikkat çekildi.
“Kent topraklarını sermayenin rant aracı haline getirerek sağlıklı bir dönüşüm sağlanamaz” çıkışıyla Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ilave imar artış kararına tepki veriliyor.
Değişikliğin, kentin fiziksel ve sosyal yapısına ciddi etkiler yapacağını ileri sürülüyor.
Emsal artışının, bilimsel verilerle değil, müteahhit talepleri doğrultusunda alındığını iddia ediyorlar.
Emsal değerlerinin, temel şehircilik ilkeleri göz önünde bulundurularak, sınırları belirli bir alanda yaşayabilecek azami kişi sayısını ortaya koyan hesaplamalar sonucu belirlendiğini hatırlatan itirazcılar,
“Altyapı hizmetleri, (elektrik, su, doğalgaz, kanalizasyon gibi) kişi başına düşen yeşil alanlar ve sosyal donatı alanları, sağlık ve eğitim kurumları gibi temel ihtiyaçlar bu emsal değerlerinin ışığında planlanır ve uygulanır” diyorlar.
Asıl suçlama ise şu satırlarla geliyor.
“Son yıllarda parsel bazında plan değişiklikleri ile kente ait üst ölçekli planlar delik deşik olmuşken ve sözünü ettiğimiz alt ve üst yapısal gereksinimler kenti taşımakta zorlanırken, 0.50 oranında kentin bütününe verilen bir artış Bursa kentine altın vuruş yapmanın ötesinde bir anlam taşımamaktadır.”
Büyükşehir Belediye Meclisi‘ne dönük gerçekten ağır bir itham.
Uyuşturucu kulllanımında çok bilinen ve bağımlının son kez, ağır dozda ölümüne neden olacak bir madde almasına benzetilen imar artışı için, bakalım meclisten nasıl yanıt gelecek?
İtirazcılar emsal artış kararıyla kente gelecek yoğunluğa ilişkin hiç bir düzenleme yapılmadığını, yeterli donatı alanları ayrılmadığını, zemin araştırmasına gerek duyulmadığını da ileri sürüyorlar.
Büyükşehir Belediye Meclisi’nin bu kararla, halkın can güvenliğini sağlamak yerine kenti daha da yaşanamaz hale getireceğini iddia ediyorlar.
“Yapılan değişiklik ile kent merkezindeki alanlara önemli ölçüde bir nüfus yoğunluğu gelecektir. Mevcut durumda ulaşım, altyapı, otopark, eğitim ve sağlık gibi donatı alanlarında yaşadığımız sorunlar, gelecek nüfus ile birlikte daha da büyüyecektir” diyerek itiraza gerekçe snuyorlar.
İrirazcı blok, “Uyarıyoruz ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne yaptığı bu büyük yanlıştan dönmesi için çağrıda bulunuyoruz” ifadeleriyle de geri alınmaması durumunda kararı yargıya taşıyabileceğinin sinyalini veriyor.
Peki ne olur?
Emsal artışına yapılan bu itiraz, Bursa’nın çürük yapı stokunun yenilenmesinin önünü tıkar.
Hiç bir müteahhit, kendine ilave imar rantı getirmeyen parsele dönüp bakmaz.
Vatandaş, muhtemelen çürük yapılarda yaşamaya devam eder.
Teknik itirazlara hak veriyoruz.
Ama itirazcı bloğun geçmişten bu yana siyasi duruşuna baktığımızda, bu işin içinde biraz da ideoloji yattığını söyleyebiliriz.
Öyle anlaşılıyor ki, Büyükşehir yeni bir dava ile karşı karşıya.