İş yerinde ilk kez bu kadar uzun süren bir depreme rast geldik. Biran evvel bitmesini beklerken sarsıntıyı da endişeyle izledik.
Odamızda oturduğumuz yerde deprem endişesini yaşarken, aklımızdan ‘burada bu kadar hissediliyorsa depremin merkezine muhakkak yıkıcı hasar vermiştir’ diye düşündük.
Nitekim öyle de oldu.
Önce Marmara merkezlidir diye tahmin ettik, meğer yıkıcı etki Ege’den geldi.
Seferihisar merkezli 6,6’lık deprem Ege’yi fena vurdu. Etkisi Marmara ve çevresindeki illerde de hissedildi.
Ege’nin incisi İzmir’de matem var.
Enkaz altındaki yurttaşlarımıza ulaşmak için olağanüstü çaba başladı. Türkiye, İzmir’in yarasını sarmak için seferber oldu. Bursa’dan da Büyükşehir Belediyesi’ne ait itfaiye ve arama kurtarma ekipleri hızla yola çıktı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu İzmir’deki yurttaşların yaralarının sarılması için devletin tüm imkanlarının seferber edileceğini açıkladılar.
Ne yazık ki, enkaz altında kayıplarımız var. Sayının artmasından endişe ediliyor. Kurtarılanlar da var ama can kayıpları üzücü.
Umarız İzmir’den daha çok can kaybı haberleri gelmez.
İMO Bursa’dan sitem var
İzmir’den deprem haberlerine ilişkin gelişmeler yayınlandıkça İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nden de bir açıklama geldi.
Sitem dolu o satırlarda İMO Bursa Şube Başkanı Mehmet Albayrak, deprem gerçeği ve İzmir’de meydana gelen son sarsıntıya dikkat çekerek, işsiz genç ve yaşlı mühendislerin dayanıksız binalar için buluşturulamamasına üzüldüklerini dile getirdi.
Albayrak, “Neden iş işten geçmeden, tam da bir kez daha 6,6’lık İzmir depreminde de gördüğümüz yıkılacak binaları önceden yani, depremden önce tespit etmek için gerekli planlamaları yapamıyoruz. Neden o binaları bir inşaat mühendisiyle depremden önce buluşturamıyoruz. Üzülüyoruz” diye sitem etti.
Albayrak doğru olanın, sağlam yapılar inşa ederek insanları enkaz altında kalmalarını engellemek olduğunu da vurguladı.
Bursa’da deprem için daire başkanlığı kurulmasının önemi şimdi daha da arttı
Çok değil daha geçen hafta Bursa Büyükşehir Belediyesi idari yönetim şemasında meclis kararıyla değişikliğe gitti. Birinci derece deprem kuşağındaki kentimizde Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı kuruldu. Buraya da Büyükşehir’in deneyimli bürokratı eski Genel Sekreter Yardımcısı Murat Uşun atandı.
İzmir depremi sonrası, Bursa’nın doğru bir adım attığını görüyoruz. Ancak bu dairenin aktif biçimde çalışması, eksiklerinin kısa sürede giderilmesi, kadrolarının oluşturulması, fiilen sahada ve masada çalışmalar yapması kaçınılmaz gözüküyor.
Çünkü; deprem kendini unutturmuyor.
Bursa olarak biz de hazırlıklı olmak durumundayız.
Akkoç: İstanbul dükalığı havalimanını açtırmıyor
Dün bu sütunlardan Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan’ın haziran ayından bu yana kapalı tutulan Yenişehir Havalimanı’nın niçin uçuşlara açılmadığını sorguladığını aktarmıştık.
O yazımız üzerine DYP Bursa eski milletvekillerinden Fethi Akkoç aradı.
Yenişehir Havalimanı’nın yolcu taşımaya başlamasına, ‘İstanbul dükalığının izin vermediğini’ ileri süren Akkoç, eskiden beri bu durumun aynı olduğunu anlattı.
Kendi dönemlerinde de seferler başlatmak için girişimleri olduğunu, THY yönetiminin Bursa-Ankara seferlerini vatandaşın tercih etmeyeceği bir saat olan gün ortasına aldığını, sonra da ‘yolcu, talep yok’ diyerek kaldırdığını hatırlattı.
Bursa’nın bir sanayi kenti olduğunu, sanayi kargosunun havayoluyla taşınması gerektiğini anlatan Akkoç, Bursalı milletvekili, siyasetçi ve yöneticilerin bu konuyu öne çıkararak Ankara’ya baskı yapmaları gerektiğini söyledi.
Akkoç’un iddiaları ciddi.
Türk Havayolları Genel Müdürlüğü ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı eğer, İstanbul’dan Yenişehir Havalimanı’nın açılmaması için gerçekten kendilerine böyle bir baskı varsa, bunu çekinmeden açıklamalılar.
Yenişehir pandemi tedbirleri nedeniyle kapalı ise, o halde dünyanın dört bir yanına uçulan İstanbul ve Anadolu’nun diğer kentlerindeki havalimanları niye açık?