Olay Gazetesi Bursa

Büyükşehir semt lokantaları açıyor

22 yıllık AK Parti iktidarını en çok zorlayan konulardan biri bize göre; yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, çalışanların ücretlerindeki hızlı erime, emeklinin komik maaşları, marketlerdeki etiket terörü, çarşı pazarda düşürülmeyen sebze meyve fiyatlarıyla, kasaplardaki et fiyatlarının önlenemez yükselişi. Döviz, altın, akaryakıt ile su, elektrik, doğalgaz, internet, telefon, toplu taşıma vb. gibi temel insani harcama giderlerindeki önlenemez […]

22 yıllık AK Parti iktidarını en çok zorlayan konulardan biri bize göre; yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, çalışanların ücretlerindeki hızlı erime, emeklinin komik maaşları, marketlerdeki etiket terörü, çarşı pazarda düşürülmeyen sebze meyve fiyatlarıyla, kasaplardaki et fiyatlarının önlenemez yükselişi. Döviz, altın, akaryakıt ile su, elektrik, doğalgaz, internet, telefon, toplu taşıma vb. gibi temel insani harcama giderlerindeki önlenemez tırmanış da seçmenin AK Parti’den kaçışını hızlandırdı.

Bunlara AK Parti’nin değişik kademelerindeki yöneticilerinde sık rastlanılan, ‘güç zehirlenmesi’ de eklendiğinde, 31 Mart sandıklarındaki gibi ağır bir sonuç ortaya çıktı. Eğer tüm çabalara rağmen bu kötü mali gidişat durdurulamazsa, seçimin 2028’e kalacağına da ihtimal vermiyoruz.

Ana muhalefet partisi bu durumu lehine çevirmeye devam ediyor.

CHP, 31 Mart sonrası yerel yönetimler eliyle de bu durumu siyasal avantaj olarak kullanıyor.

İstanbul’daki Büyükşehir Belediyesi’nin Kent lokantaları bize göre tamamen bir siyasi projedir. Amaç, her ne kadar dar gelirliye ucuz yemek yedirmek gibi görünse de, bunların sayılarını çoğaltmak suretiyle, aslında hükümete dönük muhalefet bloğunu da genişletmeyi amaçlıyor. Vatandaşa şirin gelen bu lokantalar aracılığıyla AK Parti ve onun kontrolündeki hükümet köşeye sıkıştırmak isteniyor.

31 Mart’ın ardından Bursa’daki değişimde de bunu görmeye başladık.

Önce CHP’li Osmangazi Belediyesi ilk Kent Lokantası’nı Osmangazi Meydanı’da açtı. 80 liraya 4 kap yemek satıyor. Şimdi ise CHP’li Bursa Büyükşehir Belediyesi Merinospark içindeki en değerli restoranlarından birini ‘Semt Lokantası’ adıyla devreye almaya hazırlanıyor.

Dün Merinospark’ı dolaşırken dikkatimizi çekti.

Eski Gölpark restoran tadilattan geçiriliyor. Kısa bir süre sonra Semt Lokantası olarak Bursalılara uygun fiyata yemek satmaya başlayacak. Böylece, İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, Osmangazi’de Erkan Aydın’dan sonra Bursa’da Mustafa Bozbey de partisinin toplumsal muhalefet hareketine semt lokantalarıyla omuz verecek.

Hükümet, hayat pahalılığına düşürmeye karşı aldığı tedbirlerde başarılı olamazsa, bu lokantaların sayısı giderek artacak, böylece AK Parti’ye karşı da geniş bir halk muhalefeti oluşturulacak.

Semt lokantalarının Bursa geneline yayılacağı konuşuluyor.

 

SGK’nın prim alacağı niye seçim önü tahsil edilmedi?

Belediyelerin vergi dairelerine ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan borçları yeni bir durum değil.

Bu iş tıpkı spor kulüplerinde olduğu gibi, işbaşında ve imza yetkisi bulunan yöneticilerin kişisel yükümlülüğüne alınmadığı sürece, o alacaklar kolay tahsil edilmez. Belediye başkanlığına niyetlenenler, ödenmeyen vergi ve SGK gibi kamu borçları nedeniyle bunu kişisel olarak ödemek zorunda bırakılmalılar.

Bakın o zaman vergi ve prim borcu biriktirilir mi?

Önceki gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Öyle 25 kuruşa simit yok. CHP’li belediyelerin ödenmeyen SGK prim borçlarını kaynaktan keseceğiz” açıklaması gündeme bomba gibi düştü.

İller Bankası paylarından bunların toptan kesilmesi demek, belediyelerin bırakın rutin hizmetleri, personel giderlerini bile karşılayamaz hale gelmeleri demek.

Elbette belediye başkanları kamu borçlarını da ödemekle yükümlüler. Ancak bunu en sona bırakıyorlar.

Erdoğan bu açıklamayı yerel seçim öncesi yapmış olsaydı, ağırlığı kendi partisinde olan belediyeleri ve başkanları zora sokacaktı. Nitekim, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li Başkanı Mustafa Bozbey, SGK’ya 5 milyar lira dolayında bir prim borçları olduğunu açıkladı. Bu borcun önemli bir kısmı da eski yönetimden kalma. Bu yüzden SGK’nın BURULAŞ’ın eski Genel Müdürü’nün kişisel hesaplarına haciz, tapu kayıtlarına şerh koydurduğu biliniyor.

Bu karar, belediyelerle hükümeti karşı karşıya getirir.

 

Bursa’da İGM özlemi mi?

2005 yılında çıkarılan 6360 Sayılı Bütünşehir Yasası ile, Büyükşehir ilan edilen illerdeki İl Genel Meclisleri ve İl Özel İdareleri lağvedildi. Bütünşehir yasası, Büyükşehir Belediyesi’ni il sınırlarına kadar hizmet götürmekle yükümlü kıldı.

Bursa acaba İl Özel İdaresi’ni ve İl Genel Meclisi’ni arıyor mu?

Önceki gün, 2004-2009 dönemi Bursa İl Genel Meclisi üyelerinden ve Eğitim Komisyonu başkanlarından Hüseyin Güvendi sosyal medyasından bir fotoğraf paylaşmış.

Altına da, “2004-2009 yıllarında Bursa İl Genel Meclisi’nde çok önemli işlere imza attık. Belde ve köylerde tüm yol, su ve altyapıları tamamladık. Eğitimde Atıcılar’daki Eğitim Vadisi’ni, İnegöl’de Sevim Yıldız Eğitim Kampüsü’nü, sağlıkta Nilüfer’de yarım kalan Dörtçelik Çocuk Hastanesi gibi önemli hizmetlere imza atmıştık. Ayrıca, o dönem Bursa’ya 3 bin 560 derslik yaparak, sınıf mevcutlarını 30’a düşürmüştük” notunu eklemiş.

Gerçekten o dönemi biz de gazeteci olarak yakından izledik. Daha fazlası yapıldı.

Kapatılan Bursa İGM’nin ve Özel İdaresi’nin, kent merkezi ve kırsalda tarihe geçen yatırımlara imza attığına şahit olduk.

Bu vesileyle biz de hayattaki eski meclis üyelerimize sağlıklı bir yaşam, hayatın kaybedenlere de rahmet diliyoruz.