6360 Sayılı Bütünşehir Kanunu sancılı çıktı.

Daha evvel, bu sütunlardan yine yasanın görüşmeleri sırasında muhalefetin direnişini ve endişelerini aktarmıştık.

Yasa çıktı çıkmasına ama, bugün kimi bölgelerde şehirlere inen eşkiyaya o yasa ne yazık ki lojistik destek sağlar hale geldi.

Bu sayede bütçelerin ağırlığı, yatırım yerine terörist istihdamında kullanılıyor.

Rakamları biz de buradan yazmıştık.

Dün Mardin‘de bizzat Başbakan Ahmet Davutoğlu da tekrarladı.

Doğu ve Güneydoğu‘da belediyelerin bütçelerinde adeta yatırımın adı yok.

Çok komik oranlarda bütçeden yatırıma kaynak ayrılıyor.

Bütçesinin ağırlığını Ankara‘dan gönderilen paylarla şekillendiren HDP’li belediyeler, hendek kazan teröristleri barındırıp onlara araç-gereç, sağlar hale geldiler.

Başbakan dün bir kez daha üstüne basa basa vurguladı.

Bütünşehir Yasası’nın Doğu ve Güneydoğu’da HDP’li belediyelerce istismar edildiğini ve kanunun gözden geçirileceğini tekrarladı.

Bölgede bugün için kamu düzeni henüz tam olarak sağlanabilmiş değil.

Başbakan Davutoğlu, ihtilal döneminde cuntacıların kullandığı, ‘kaybolan devlet otoritesinin yeniden tesisi’ yerine, ‘kamu düzeninin yeniden sağlanması’ ifadelerini tercih etti.

Bölgedeki şehirleri çatışma ortamına sürükleyen teröristler yüzünden kamu düzeni kayboldu.

Yeniden tesis etmek için öncelik, elbette istismar edilen Bütünşehir Yasası’nın revizyonuna verilecek.

Başbakan şu güvenceyi de verdi.

Revizyona giderken, yetkileri genişletmekten de bahsetti.

Yasadaki değişiklik girişimi, teröre destek verenlerin elindeki yetkiyi alacak türden.

Ancak bunu yaparken demokratikleşmeyi engelleyici bir adım atılmayacağı da bizzat Başbakan tarafından garanti ediliyor.

Neler yapılabileceği üç aşağı beş yukarı belli.

Dün 10 maddelik yeni bir plan açıklandı.

Daha evvel üzerinde çalışılan taslak basına yansımıştı.

Bir kere, yangınlara müdahale etmeyen, bizzat kamu binalarının, okulların sağlık tesislerinin, ibadethanelerin yanmasına seyirci kalan itfaiye hizmetleri Büyükşehir‘den alınıp, muhtemelen AFAD‘a bağlanacak.

Batı kentlerindeki Büyükşehir belediyeleri açısından bir sıkıntı yok ama.

Ne yazık ki, Doğu ve Güneydoğu’daki HDP’li belediyeler bu yetkiyi kötüye kullanıyorlar.

Vali ve kaymakamlara zaten talimat verilmişti.

İş makinelerini hendek kazma ve bomba tuzaklamak için kullandıran belediyelerin yetkileri geçici de olsa kısıtlanacak.

Gerekirse iş makinelerine el konulacak.

Bunlar yeterli mi ?

Değil elbette.

Belediyelerin imkânlarını bölücü, yıkıcı, terörist faaliyetlere yönlendiren kimi yerel yöneticiler zaten görevden uzaklaştırıldı.

Bu belediyeler üzerinde Ankara‘nın, merkezi idarenin denetim baskısı da artırılacak.

Kamu düzenini geri getirmenin başkaca yolu var mı?

Bir bakıma, HDP’li belediyeler gözlem altında tutulacak.

6360‘daki revizyon işte bu açıdan kaçınılmaz.

 

Berlin’den iyi haber

 

Geçtiğimiz günlerde gelişmeyi bu sütunlardan, “Gökçen Grubu havalanıyor” başlığıyla Bursalılara duyurmuştuk.

Bursa, raylı sistem araçlarından sonra, küçük ticari uçak imalatı için de kolları sıvadı.

Ötelenen fabrika devir protokolü dün Almanya‘nın Berlin kentinde imzalandı.

Büyükşehir Belediyesi tarafından Almanya’dan servis edilen haberler kentimiz için sevindirici.

Bursa artık küçük de olsa uçak üretimiyle de dikkatleri üzerine çeken bir şehir.

Gökçen Grubu‘nun Büyükşehir Belediyesi mihmandarlığından devraldığı Alman markası artık, ‘Bursa kartalı’ olarak üretim yapacak.

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe‘nin de onur konuğu olarak uçak fabrikası devir protokolünün imzalandığı törene şahitlik ettiğini görüyoruz.

Bir gün, daha büyük uçakların üretildiği bir kent neden olmayalım?

Bursa’da bu altyapı var.