Olay Gazetesi Bursa

Bozbey medyaya adeta içini döktü

Dün sabah Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in 2025’in ilk aylık değerlendirme toplantısını izledik. Başkan Bozbey, görevdeki 10’uncu ayın sonunda dört ana başlıkta, afet yönetimi, çevre, mali durum ve siyasi gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bozbey bir bakıma Bursalılara iç karartan tablo ortaya koydu. Afet için belediyesinin aldığı tedbirlere değindi. […]

Dün sabah Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in 2025’in ilk aylık değerlendirme toplantısını izledik. Başkan Bozbey, görevdeki 10’uncu ayın sonunda dört ana başlıkta, afet yönetimi, çevre, mali durum ve siyasi gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Bozbey bir bakıma Bursalılara iç karartan tablo ortaya koydu. Afet için belediyesinin aldığı tedbirlere değindi. Japonya ile sürdürülen işbirliğine atıf yaptı. Sıvılaşma bölgelerindeki kentsel dönüşümün önceliğine işaret etti. Dünya Bankası’ndan itfaiye araçları alımı için 10 milyon Euro kredi kullandıklarını açıkladı. Bursa’nın ve Uludağ’ın itfaiye filosunu güçlendirdiklerini söyledi.

Başkan, çevre için de çok ciddi uyarılar yaptı.

Vatandaşa ise Bursa ovasında su kalitesi 4. dereceye düşen Nilüfer çayı ile sulanmış meyve ve sebzeleri yememe çağrısında bulundu. Bozbey, BUSKİ’nin Doğu Arıtması’na gelen kirli suyu, sisteme sokmadan dereye salarken, ‘suçüstü’ yapan ve ceza kesen Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne de meydan okudu.

“Yağmurlu günlerde arıtmaya fazla su geldiğini biliyorlardı. O gün gelip, bilerek ceza kestiler” dedi.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’ne, Bursa’nın suyunu, toprağını, havasını kirleten fabrikalara, ‘sıkıysa onlara da ceza kes’ diye seslendi.

Bozbey’in ortaya koyduğu mali tabloyla da maaş ödemeleri dışında bir şey yapabilmenin mümkün olmadığı anlaşılıyor.

Fakat, Başkan buna rağmen umutsuz da değil. Büyükşehir’de iyi bir mali disiplin sağladıklarını, Büyükşehir’in borçlarını azalttıklarını vurguluyor.

 

BUSKİ batıyor mu?

Büyükşehir Belediyesi’nin iştirakler ve BUSKİ ile birlikte uzun vadeliler de dahil toplam borcu 32 milyar liraya yaklaşmış.

Hele hele, BUSKİ’deki mali tablo çok vahim. Borç giderek katlanıyor. BUSKİ’nin borcu son 10 ayda yüzde 36 oranında artmış. Kurumun yıl sonuna kadar 25 milyar lira kredi ödemesi var. Ve bunların hepsi de döviz ile yapılmış borçlanmalar.

Elbette 10 ay önce suda yapılan yüzde 25’lik siyasi indirimin kurumdaki bütçe dengelerini sarstığı da unutulmamalı.

Bunun, yatırım bütçesine yüzde 60’lık bir yansıması olduğu konuşuluyor. Üstelik, bürokratların seçimin hemen ardından yeni yönetime indirim yapılmaması uyarısı yaptıkları da konuşulmuştu. 10 ayda BUSKİ’nin 5 milyar liralık daha borç artışı düşündürücü.

Çınarcık Barajı’ndan şebekeye verilecek su yatırımlarının BUSKİ tarafından üstlenilmesini de doğru bulmayan Bozbey, bu amaçla 150 milyon Euro kredi alındığını hatırlattı.

BUSKİ’nin bu işi hızlandırma adına kendisinin üstlendiğini hatırlıyoruz. Zira, DSİ’ye kalsa, Çınarcık suyunun kente akışı onlarca yıl sonra mümkün olabilirdi. Bu da susuzluk ve kuraklık demek.

Başkan yeni yıla kötü bir tablo çizerek başladı.

Bu durum sonrasında iyileşir mi bilmiyoruz?

Mali İşler Daire Başkanı’nın ve büyük beklentilerle Anadolu’dan kentimize transfer edilen diğer üst düzey bürokratların bütün bunları çözmede Başkan Bozbey’e yol açmaları gerekiyor.

Aksi halde, bu mali tablo ile Büyükşehir’de rutin hizmetleri sürdürmenin dahi kolay olmayacağını düşünüyoruz.

Devletin geçmiş alacaklar için kaynaktan yaptığı 1,1 milyar liralık vergi ve SGK prim borcu kesintisini, ‘haksız’ diye tanımlayan Bozbey, bunun da tamamen ‘siyasi’ nedenlerle yapıldığını düşünüyor.

 

Bursa’nın kaç belediyesi var?

Hepimiz Bursa’nın, 17 ilçe olmak üzere Büyükşehir ile birlikte toplamda 18 belediyesi olduğunu biliyoruz. Başkan Bozbey, 18 de organize sanayi bölgesini katarak Bursa’nın 36 belediyesi olduğunu düşünüyor. Çünkü her OSB imar planı yapma, ruhsat verme, teknik eleman bulundurma yetkisine haiz.

Bozbey, belediyelerin yetkilerinin teker teker ellerinden alınarak, merkezi hükümete bağlı müdürlüklere verilmesini de yanlış buluyor.

Örneğin;

Uludağ Alan Başkanlığı’nı da belediye olarak gören Bozbey, bundan rahatsızlığını da ortaya koydu. Büyükşehir Belediyesi’nin Uludağ’da otopark, yol, su ve itfaiye gibi hizmetleri verip, Alan Başkanlığı’nın Danışma Kurulu’nda yer almamasını eleştiriyor.

Alan Başkanlığı ile birlikte Bursa’daki belediye sayısı 37’yi buluyor. Bize göre de Büyükşehir’in ve ilçe belediyesinin dışlandığı bir yapı sakat oluşumdur.

Beldeler kapandı ama görüldüğü gibi OSB’ler ve özerk kuruluşlar da plan yapmaktan ruhsat kesmeye kadar her türlü yetkiye haizler. Bozbey, bunun belediyelerin yerinden yönetim anlaşıyı ile de örtüşmediğini, 1930’larda günün ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş Belediye Yasası’nın daha yerinden yönetim öngördüğünü vurguluyor.

Başkan son olarak, aralarında CHP’li yöneticiler, belediye başkanları ve siyasi parti genel başkanlarının tutuklanmasını, Gezi Kalkışması’na katılan sanatçıların gözaltına alınmasını da toplumu endişeye sevk ettiğinin altını çiziyor.

Bozbey’i dinleyince Bursa’nın işinin hiç de kolay olmadığını düşündük.

Zira, bu durum 4 yıl boyunca daha böyle devam edecek gibi duruyor. Merkezi hükümete bağlı kurumlarla Büyükşehir Belediyesi arasındaki sürtüşmeden kaybeden de yine Bursalılar olacak görünüyor.

Bir de, 31 Mart’ta Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki iktidar partisi lehine oluşan tablonun da Başkan’ı ve bürokratların daha da zorlayacağını düşünenlerdeniz.

Başkan’ın açıklamalarının geniş bölümünü haber sayfalarımızda okumuşsunuzdur.

Dünkü basın toplantısında CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ile Milletvekili Orhan Sarıbal’ın Bozbey’i yalnız bırakmadığını fark ettik.