Ülkemiz Ramazan bayramı nedeniyle 9 günlük bir resmî tatile daha çıktı. Uzun bayram tatilleri artık her sene beklenti oldu.
Bu tatillerin iç turizmin canlanması anlamında da aslında ekonomimize büyük katkısı var. Turizm beldelerimizdeki oteller de yükünü tuttu. Doluluk oranları zirve yaptı.
Herkes memleketine, sevdiklerine koştu. Bayramların olmazsa olmazlarından güzel haslet bunlar.
Sıla-i rahim yapılacak, büyüklerin ellerinden öpülecek, dünyadan göçmüşlerimizin kabirleri ziyaret edilecek.
Hasılı, memleketle, büyüklerle, soy ve akrabalık bağımız olanlarla, hemşehrilerimizle buluşacağız.
Yollarımızı gözleyen sevdiklerimize çabuk ulaşma arzusu bazen istenmedik, üzücü trafik kazalarını da beraberinde getiriyor.
Yollarımız yükünü aldı.
Kentlerimiz büyük ölçüde boşaldı. Herkes köyüne koştu. Kimimiz de uzun izni tatil beldelerinde geçirmenin hesaplarını yaptı.
İzni ve bayramı fırsat bilip memleketine yola çıkanlarımızın ne yazlık ki, bir kısmı geri dönemiyor.
Dikkatsizlik, kurala uymamazlık, gideceğimiz yere çabuk ulaşma arzusu beraberinde üzücü trafik kazalarına yol açıyor.
Bu bayramda da ne yazık ki, ölümlü trafik kazaları meydana gelmeye başladı.
Bayramlarımızı gözyaşı ve hüzne boğmamak için konulmuş trafik kurallarına, hız sınırlarına uymaktan başka çaremiz yok.
Toplum olarak trafik kazalarında çok kayıplar verdik. Çokça canımız yandı. Sevdiklerimizi yitirdik.
İstatistikler, yollarımızdaki iyileşmelere bağlı olarak trafik kazalarında gözle görülür bir azalma olduğunu gösteriyor.
Türkiye karayolu ağı, tren ve havayoluyla ulaşımda son yollarda çok büyük mesafe kaydetti. Son 15 yılda bölünmüş yol yatırımları Cumhuriyet tarihinde yapılanları fazlaca katladı.
Ulaşım sektöründeki bu hamle Avrupa‘yı bile kıskandıracak boyuta vardı.
İstanbul Havalimanı‘ndaki trafik yükü bunun göstergesi.
Sadece İstanbul değil, bugün Anadolu‘nun çoğu kentinde havalimanlarımız aktif kullanılıyor.
Otoyollar, demir ağlar, havadaki uçaklarımız öyle çoğaldı ki, artık bir çok yurttaşımız yurtiçi bağlantılarda havayolunu kullanmaya başladı.
Karayolu kadar havayolunda da kaydedilen ilerleme trafik kazalarını azalttı.
Türkiye‘nin ulaşım ağlarındaki atağı yaşam kalitemizi de yükseltti.
Eskiden saatler, günler alan mesafelere artık uçakla bir iki saate varır olduk.
Bütün bunlara rağmen karayolunu ve özel araçlarını tercih edenlerin sebebiyet verdiği trafik kazaşarı da sıfırlanabilmiş değil.
Daha önceki gün otoyolda Bursa Büyükşehir Belediyesi personeli bir hemşehrimiz park etmiş TIR’a arkadan vurmak suretiyle yaşamını yitirdi.
Ocak söndü. Aracın görüntüsü yürek burktu.
Ne olur trafik kurallarına riayet edelim.
Buna kendimiz, eşimiz, çocuklarımız, yakınlarımız, memleketimiz ve ülkemiz için uyalım.
Bayramlarımız zehir olmasın.
Sevinçlerimiz hüzne dönmesin.
Unutmayalım, bir kaç dakika erken varabilmek için aldığımız risk bizi sevdiklerimizden ebediyen koparabilir.
Trafik canavarı olmayalım.
Hızımızı ve hırsımızı frenleyelim.
Önce biz kurala uykum ki, karşıdan da bekleyelim.
Bu vesileyle tüm okurlarımızın mübarek Ramazan bayramını tebrik ediyorum.
Sevdiklerinizle daha nice bayramlara ulaşmak dileğiyle.