Olay Gazetesi Bursa

Başbakan’ın Bursa mitinginin ardından

Mitingler sandık sonuçları için bir ölçü müdür sorusu öteden beri sorula gelir. Evet, siyasi mitingler hoşa gidecek ya da gitmeyecek seçim sonuçlar için bir ön işarettir. Halkta ne kadar karşıtlığınız var, size bir bakıma, tıpkı anketler gibi erken görme fırsatı sunar. Siyasi partilerimizin liderleri 7 Haziran’a kadar Türkiye’yi bir uçtan diğer uca dolaşıp, propaganda yapıyorlar. […]

Mitingler sandık sonuçları için bir ölçü müdür sorusu öteden beri sorula gelir.

Evet, siyasi mitingler hoşa gidecek ya da gitmeyecek seçim sonuçlar için bir ön işarettir.

Halkta ne kadar karşıtlığınız var, size bir bakıma, tıpkı anketler gibi erken görme fırsatı sunar.

Siyasi partilerimizin liderleri 7 Haziran’a kadar Türkiye’yi bir uçtan diğer uca dolaşıp, propaganda yapıyorlar.

Meydanlar havanın da etkisiyle iyiden iyiye ısınmaya başladı.

Siyasi tansiyon artıyor.

Liderler karşılıklı salvolara devam ediyorlar.

Gökdere Meydanı’nda geçen hafta dinlediğimiz MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ardından bu haftasonu da Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu izledik.

AK Parti Lideri Prof. Dr. Davutoğlu genel seçim mitingi için ilk kez Bursa’ya geldi.

Bursa’da 2002’den bu yana AK Parti mitinglerini ve diğerlerini takip ediyoruz.

AK Parti’nin son Bursa mitinginde bir gerçek var ki, meydan eski lider Recep Tayyip Erdoğan’ın mitingleriyle kıyaslanamayacak kadar zayıftı.

2002’de tarihe geçen Şehreküstü mitingi o vakit tek başına AK Parti iktidarını işaret etmişti.

Nitekim, sandıklar açıldığında AK Parti halktan güçlü bir iktidar vizesi almıştı.

2007 ve 2011’deki alan görüntüleri de iktidar partisinin rakipsizliğini ortaya koymuştu.

Bursa’da 2015 mitinginde böyle bir izlenim edinmedik.

Hatta, mitingin ardında sıcağı sıcağına Olay TV’ye bağlandığımızda, bu tablo ile Bursa’da mevcudun korunamayacağını yorumladık.

Yanılır mıyız bilmiyoruz?

Ama Gökdere Meydanı’ndaki tablodan AK Parti yöneticilerinin ve mensuplarının eski mitinglerle kıyaslandığında çok da hoşnut olduklarını söyleyemeyiz.

Peki, seçmen niye liderleri canlı dinlemek için meydanlara gitmez?

Kararını çoktan verdiği için mi ayağına gelen lidere kulak asmaz?

Listelere tepki mi vermektedir?

Yoksa 30 derece sıcağın altında mitinge gitmeyi gereksiz mi bulur?

Veyahut liderlere güven mi azalmıştır?

Bütün bu soruların toplum mühendisleri ve siyaset bilimcilerce irdelenmesi gerekir.

Mitingi izleyen meslektaşlarımızın çoğu, MHP ile karılaştırıldığında AK Parti’den beklenen performansın bu kez Bursa’da sergilenemediği yönünde tespitte bulundular.

Bu mitingin çok yansıması olacağını düşünüyoruz.

Bu faslı kapatalım.

Davutoğlu’nun hitabeti de giderek daha siyasi bir havaya bürünüyor.

Bilge adam görüntüsüyle örtüşen konuşmalarında son dönem daha bir siyasi hava esiyor.

Örneğin;

3 rakibinin arasına kattığı paralel yapı ile birlikte AK Parti’nin ‘bir doğru’ olarak 4 yanlışı 7 Haziran’da sileceğini dillendirmesi siyasi dilin bir ürünü.

Bursa’daki 39. mitinginde Davutoğlu’nu daha bir siyasi demagog olduğunu gördük.

 

Kendir Yaylası

 

Haftasonu Bursaspor’un kongresini de izledik. 3 adaylı kongrede başkan değişmedi.

Fakat, tıpkı siyasi liderler gibi başkan adaylarının vaat ve projeleri havada uçuştu.

Süleyman Kaynak döneminde Keles Belediyesi’nin Bursaspor’a tahsis ettiği

Kendir Yaylası arazisi üzerine Bursaspor kamp tesisleri kurulması için birbirinden güzel projeler hazırlanmış.

Bursaspor’un Uludağ’ın arka yüzünde böyle bir tesise kavuşacak olması hem kulüp hem Bursa hem de Dağ yöresi için kazanç olacaktır.