Sandıkla gelinen ve süreli kalınan makamların bir gün boşalacağı gerçeğini her yönetici bilir. Çünkü; makamlar kimseye baki kalmıyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve partisi 31 Mart gecesi böylesi bir sonucu beklemiyordu. Elinde, yaptırdığı 11 anketten 2’si dışında hepsi kendisini önde gösteriyordu. Fakat, tablo öyle çıkmadı. Seçimi CHP’nin adayı Mustafa Bozbey açık farkla kazandı.

Önceki akşam Aktaş’ın Bursalı basın mensuplarıyla vedalaştığı ve döneminin kısa bir değerlendirmesini yaptığı toplantı için meslektaşlarımızla birlikte Almira Otel’deydik.

Aktaş’ı seçim sonrası rahatlamış gördük. Şimdi artık kendi işine odaklanacak. Siyasete ve 20 yıllık kent yöneticiliğine de noktayı koymuş. Bu gece de ailecek umre yolculuğuna çıkıyor.

Bursa’da yerel yönetimleri mesleğe başladığımızdan bu yana yakından izledik.

Merhum Ekrem Barışık ile Büyükşehir statüsüne kavuşan Bursa Belediyesi’nde, sonrasında merhum Teoman Özalp, halen deneyimlerini Bursa ile paylaşan Erdem Saker, şimdilerde ciddi sağlık sorunları yaşayan Erdoğan Bilenser, merhum Hikmet Şahin, istifa eden Recep Altepe ve nihayetinde Alinur Aktaş’ın da dönemlerini takip ettik.

Hepsinin veda anlarına da tanığız.

Aktaş da, “Geride temiz bir belediye bıraktım. Hiçbir kamburum yok, gönlüm rahat” diyerek veda etti.

Aktaş, görevi bırakırken rakibi Mustafa Bozbey’in, Büyükşehir Belediyesi’nde seçim gecesi, ‘TIR’larla evrak kaçırıldığı’ ve kimi çalışanların ‘tazminatları ödenerek işten çıkarıldığı’ yönündeki iddialarına da çok üzüldüğünü, 20 yıllık belediye başkanlığı yapmış bir isme bunları yakıştırmadığını, dijital dönemde böyle bir şeylerin olamayacağının altını çizdi.

Aktaş, bu nedenle kendisini arayıp kutlamadığını, devir teslim törenine de katılmayacağını ifade etti. Belli ki, Aktaş bu durumdan çok etkilenmiş.

Özel Kalem Müdürlüğü’ndeki 24 çalışanın da yeni yönetimce mobing uygulanmasına maruz kalmama adına kendilerinin görevden ayrılmak istediklerini anlattı.

Yeni Büyükşehir Belediye Başkanı’nın daha göreve gelmeden, mazbatasını almadan Genel Sekreteri’ne talimatlar yağdırmaya başladığını, bunun nezaketsizlik olduğuna da dikkat çeken Aktaş, çalışanların maaşlarının da yatırıldığını, sadece erken ödeme için kararname bekleyen memurlara ödeme yapılmadığını, onların paralarının da hazır olduğunu açıkladı.

7.1 milyar TL borçla devretti

Aktaş’ın 2017’de göreve başlamasıyla Türkiye’de yaşanan süreçler gerçekten zordu. Pandemi, hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, yangınlar, sel ve su baskınları, depremler gibi ağır krizlerle mücadele edildi.

Yeni göreve gelenler için eskisinin bıraktığı borç hep sorgulanır. Aktaş 2017’de işe başlarken Büyükşehir’i 3,2 milyar TL borçla devralmış. Bunun bütçeye oranı yüzde 1.34.  görevi bırakırken Büyükşehir’in borcu şu an 7,1 milyar TL bütçeye oranı ise ilkinden daha az. Aktaş giderken bu rakamları açıkladı. Sanırız kimseye, ‘enkaz’ edebiyatı vermek istemedi. 8 iştirakten de sadece ucuz ulaşım için Büyükşehir bütçesinden sübvanse edilen BURULAŞ’ın zarar ettiğini hatırlattı. Bursaray için ise 17 katarlık 68 yeni vagon siparişi verdiklerine dikkat çekti.

Çalışma arkadaşlarına da teşekkür eden Aktaş, bundan böyle kendi işinin başına döneceğini ve belediyeyi sade bir vatandaş olarak izleyeceğini de söyledi.

Aktaş, “Bu hikâye bitti. Asla bölen, ayrıştıran, nefret tohumları eken tarafta olmadım. Büyükşehir Belediyesi özel takibimde olmayacak. Kimsenin adamı olmadım. Ben sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın adamıydım. Bursa’da hayatta 3 eski başkanımız vardı, ömürleri bol olsun. 4.sü de şu an ben oluyorum” dedi.

Bozbey’e mal varlığı çağrısı

Temiz bir belediye başkanlığı dönem geçirdiğini, seçim öncesi diğer rakibi ile birlikte mal varlığını açıkladığını da hatırlatan Aktaş, Bursa’nın yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e de koltuğa oturmadan, ‘Mal varlığını açıkla’ çağrısı yaptı.

Aktaş, “Kendisinin ve eşinin üzerine olan mal varlığını açıklayarak bir ayrıcalık oluşturabilir” dedi. Aktaş, Bozbey’e kendisine başarı diledi.

Aktaş seçim sahasında en çok emekli maaşları, hayat pahalılığı, Bursaspor ve kuş pazarı talepleriyle karşılaştığını da dile getirdi. 505 bin seçmenin sandığa gitmediğine işaret etti.

Bursa seçiminin niye kaybedildiğine yönük değerlendirmesinde de şunları söyledi.
“Bursa mitingi kırılma noktasıydı. Emeklilere seyyanen ödeme açıklaması için bir umut gibi gösterildi. Aslında böyle bir müjde de yoktu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 20-25 gün önce Bursa’ya geldiğinde bunu izah etti. Fakat son güne kadar beklenildi” diye konuştu.

Hasılı, Bursa’dan bir Alinur Aktaş geçti. Diğer belediye başkanlarımız gibi kentte yaptıkları ve yapamadıklarıyla anılacak.

Hanlar Bölgesi bize göre Bursa’ya bıraktığı ve adıyla hatırlanacak en büyük armağandır.

Yeni yaşamında biz de kendisine ailesiyle birlikte sağlık ve afiyet diliyoruz.