Bursa’da, ‘İthal aday değilim’ diyebilmek büyük bir cesaret. Bursa bugüne dek onlarca ithal adayla tanıştı. Seçim kampanyasında geldiler, çalıştılar, milletvekili seçildiler, kente bir daha uğramadılar desek yeridir. Hepsinin adı bile hatırlanmıyor.
Halen, onların değişik ittifak listelerinde tekrar tekrar listelere konulduğunu da görüyoruz.
Bursa’yı bilen, sokaklarını tanıyan, ilçelerini bir çırpıda sayabilen ithal aday bulmak zor.
AK Parti’nin 2. bölge adayı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ı bu kapsam dışında tutuyoruz.
Kendisi de zaten büyük bir cesaretle Bursa’nın ithal adayı olmadığını söylüyor.
Bunu zaman gösterecek.
Bir sonraki seçimde kentin çözüm bekleyen sorunları çözülebilmiş mi o zaman anlayacağız.
Fakat, şunu itiraf etmeliyiz ki, AK Parti’nin Bursa’daki seçim kampanyasını Bakan Varank ile, çok emek verip, seri üretim aşamasına getirdiği ve hak sahiplerine teslimine başlanan TOGG aracı sürüklüyor.
Hem Bakan Varank hem de TOGG gittiği her ilçede, semtte büyük ilgi görüyor.
AK Parti listesinde tam 20 milletvekili adayı var.
Şu da bir gerçek ki, hiç biri propaganda çalışmasında Varank kadar ses getirmedi. Elbette onlar da çok çalıştı ama ilgi Bakan Varank ve TOGG’a oldu. Elbette, Varank’ın bakan kimliğinin de bunda etkisi vardır.
Nitekim, önceki gün üç ilçeyi birden ziyaret eden Varank’ın Dağ bölgesinde büyük ilgi gördüğünü fark ettik.
Orhaneli’de Bakan Varank’a, yöresel ifadeyle, ‘Naptın sağdıç’ pankartı açıldığı, Bakan’ın da buna sosyal medya hesabından, “İyiyim sağdıç sen naptın” karşılığını verdiğini gördük.
Sadece Dağ ilçelerinde değil, Bakan Varank’ın TOGG aracıyla gittiği Bursa’nın hemen tüm kazalarında seçmenin yoğun ilgisine maruz kaldığı, ilçe girişlerinde parti yöneticileri, belediye başkanları ve vatandaşlarca coşkuyla karşılandığı görülüyor.
Seçime üç gün kala propaganda temposunun da artık yavaşlaması bekleniyor.
AK Parti’nin hem bakan Varank hem de Türkiye’nin milli ve yerli gururu TOGG aracıyla Bursa ve ülke genelindeki kampanyasında avantaj elde ettiğini düşünüyoruz.
Bunun sandığa yansımasını görmeye çok zaman kalmadı.
14 Mayıs akşamı sandıklar açıldığında, Bursa ve ülkede nasıl bir tablo ile karşılaşacağımızı hep birlikte göreceğiz.
Afette Bursa’nın göğsünü kabarttılar
Arı gibi çalıştılar. Şehrin altyapısınıdan üstyapısına kadar her şeyde elleri vardı.
Konteyner kentler kurdular, yardım dağıtımını organize ettiler, en ücra köylere kadar erzak ve giysi taşıdılar. Cenazeleri kaldırdılar, kenti ilaçladılar, geçici barınma merkezleri kurdular, çocuk oyun parkları monte ettiler.
Bursa’nın afet bölgesinde göğsünü kabarttılar.
Türkiye’nin en yıkıcı depremlerinden biri olan Hatay ve Kahramanmaraş depremlerinde ülke olarak yurttaşlarımızı kurtarmak için seferber olduk.
Devlet kurumları, belediyeler STK’lar, vatandaşlar afetin yıkıcı etkisine maruz kalan 11 ilimizin imdadına koştu.
Bursa Büyükşehir Belediyesi personeli de 6 Şubat’tan beri dönüşümlü olarak afet bölgesinde günlerce çalışarak kahramanlık örneği sergilediler.
Hepsi büyük bir takdir ve teşekkür hak ettiler.
Şehir adına bizzat Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın da katıldığı törenle dün kendilerine teşekkür edildi.
2 bin 500 kahraman belediye personeli deprem bölgesinde yaptıklarıyla iz bıraktılar.
Bursa eminiz ki, Hatay’da ve diğer deprem illerinde ömür boyu unutulmayacak işlere imza attı.
Büyükşehir Belediyesi’nin özellikle Hatay’da, Gaziantep’te yaptıkları unutulmaz.
Başkan Aktaş da personeline, “Bana gurur yaşattınız” diyerek kendilerine minnetini ifade etti.
Bunun bir ikramiye ile ödüllendirilmesi de fena olmazdı.
Kamu işçisi bu zamma şapka çıkartır
700 bin kamu işçisinin gözü, seçim öncesi bağıtlanması beklenen toplu iş sözleşmesi görüşmelerine çevriliydi.
Dün o müjdeyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan verdi.
Artık kamudaki işçilerin en düşük maaşı 15 bin liraya yükseltildi. Ücretlere de yüzde 45’lik artış yapan devlet, böylece işçisinin beklentilerini de karşılamış oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesi kesenini ağzını açtı. Çalışanları sevindirecek müjdeleri arka arkaya açıklamayı sürdürüyor.
Nitekim Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin de temmuz ayında asgari ücrette artış çalışmasının sürdüğünü ve rakamın 500 dolara yükseltilebileceğini açıkladı.
İki ay sonra asgari ücretlileri de bir müjde bekliyor.