Olay Gazetesi Bursa

Miçotakis’in ‘Batı Trakya’ çıkmazı…

Savaşın eşiğine kadar gelmişlerdi. Birbirlerinin yüzlerine bakmıyorlardı. İşte böyle bir süreçte… Türkiye, 6 Şubat 2023’te yaklaşık 60 bin kişinin hayatını kaybettiği Kahramanmaraş merkezli büyük depremle sarsıldı. Üç hafta sonra da, Yunanistan’da 57 kişinin hayatını kaybettiği tren kazası meydana geldi. Tarihin her döneminde olduğu gibi, iki ülke herkesten önce birbirinin yardımına koştu. Nihayetinde… Komşu komşunun külüne […]

Savaşın eşiğine kadar gelmişlerdi.

Birbirlerinin yüzlerine bakmıyorlardı.

İşte böyle bir süreçte…

Türkiye, 6 Şubat 2023’te yaklaşık 60 bin kişinin hayatını kaybettiği Kahramanmaraş merkezli büyük depremle sarsıldı.

Üç hafta sonra da, Yunanistan’da 57 kişinin hayatını kaybettiği tren kazası meydana geldi.

Tarihin her döneminde olduğu gibi, iki ülke herkesten önce birbirinin yardımına koştu.

Nihayetinde…

Komşu komşunun külüne muhtaç.

***

Şu gerçeği kimse görmezden gelemez…

Zaman zaman politik gerginliklerle düşman konumuna gelseler de, Türk ve Yunan halkı genelde birbirine çok yakın.

Yemekleri benziyor, müzikleri birbirlerinin yüreğine işlemiş.

Uzun yıllar birlikte yaşadıklarından ortak kültürleri oldukça fazla…

Selanik’te, İstanbul’da, Mudanya’da, Kavala’da buluşmaları, kardeşlerin kavuşmalarından farksız.

Birbirlerinin müzikleri ile sirtaki oynarlar, halay çekerler…

***

Bu nedenle felaketlerin ardından esmeye başlayan dostluk rüzgârları iki ülke vatandaşlarını çok mutlu etti.

Düşmanlıktan faydalanan ülkeler ve gruplar hariç tabii ki…

Türk-Yunan ilişkilerinde bir milat niteliğinde olan Lozan Anlaşması’nın 100. yılındaki gelişmeler şahsen beni de fazlasıyla umutlandırdı.

Erdoğan’ın Atina ziyareti ve ardından yaşananlar bu umutlarımı bir o kadar daha güçlendirdi.

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Ankara’ya gelmesini dört gözle bekliyordum.

Nihayet o ziyaret önceki gün gerçekleşti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Miçotakis Beştepe’de buluştu.

Görkemli kabul ve ardından yenen yemekte Fener Rum Patriği Bartholomeos bile vardı.

***

Bu kadar jeste rağmen, Miçotakis’in bir konudaki fikir ayrılığını ısrarla vurgulaması dikkatimi çekti.

İki ülke ne kadar yakınlaşırsa yakınlaşsın, konu azınlıklara geldiğinde dostluk rüzgârları Yunanistan ayağında yerini katı diplomasiye bırakıyor.

Dün de öyle oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, azınlık konusunu iki ülke arasında beşeri bir dostluk köprüsü olarak gördüğünü belirterek, “İlişkilerimizdeki olumlu atmosferin, Yunanistan’daki Türk azınlık ve soydaşlarımızın haklarının karşılanmasına katkı sağlamasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Miçotakis’in, muhtemelen salonda yer alan kurmayları ile önceden çok iyi çalıştığı konuya cevabı gecikmedi:

“Trakya’da Hristiyan ve Müslüman nüfus ahenk içinde bir arada yaşıyor. Lozan Antlaşması çerçevesinde azınlıklar dini bir azınlık. Yunanistan’da ‘eşit vatandaşlık ilkesi’ ışığında Müslüman vatandaşlara iyi davranılıyor. Müslüman azınlığın Yunanistan’ın sosyal ve kültürel hayatına katkısı çok büyük. Ne yazık ki Türkiye’deki Hristiyan azınlığın sayısı ufalmıştır.”

***

Özetle…

Lozan Antlaşması ile Yunanistan’a emanet edilen Batı Trakya Türk Azınlığı’na yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Türk azınlık’ ifadesini kullanırken, Yunan Başbakan etnik kimlik inkârını sürdürerek, ‘Müslüman azınlık’ dedi. Miçotakis, bölgeye yönelik ‘Trakya’ vurgusu ile de diplomatik bir dille “Ben Batı Trakya’yı tanımam” demek istedi.

Bu, Atina’nın Batı Trakya politikasının aynen devam ettiğinin en net göstergesi…

Maalesef Miçotakis de bunun dışına çıkamıyor.

Bölgede Hristiyan ve Müslüman nüfusun ahenk içinde bir arada yaşadığı doğru.

Türkiye’deki Rum azınlığın sayısının azaldığı gerçeği üzerine de söyleyecek sözüm yok.

Türk azınlık gibi Rum azınlığın da geçmişte yaşadıkları ortada…

Ama…

“Yunanistan’da ‘eşit vatandaşlık ilkesi’ ışığında Müslüman vatandaşlara iyi davranılıyor” cümlesi üzerine kitap yazılır.

***

Sayın Miçotakis’e sormak istiyorum.

Evet vatandaşlık hakları noktasında önemli adımlar attınız, ancak 1923’te 150 bin civarında olan Türk azınlık nüfusu bugün ne kadar?

Atina, çeşitli baskılarla göçe zorlamasaydı  bugün Türk azınlığın nüfusu ne kadar olurdu?

Etnik kimlik inkârınız noktasında; İskeçe Türk Birliği’ne ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin emsal niteliğindeki kararını neden uygulamıyorsunuz?

Söz konusu karara rağmen, adında ‘Türk’ kelimesi bulunan derneklerin resmiyetini neden geri vermiyorsunuz?

Yunan ordusunda üst rütbeli bir Türk azınlık mensubu var mı?

Gümülcine’de, İskeçe’de, Dedeağaç’ta Türklere ait kaç taksi plakası mevcut?

Vergisini veren, askerliğini yapan azınlık mensubu memurların, Batı Trakya’daki toplam kamu çalışanları içerisindeki payı ne kadar?

Azınlığın seçtiği müftüleri neden tanımıyorsunuz?

Siyasi partiler, neden her istediği Türk azınlık mensubunu milletvekili adayı yapamıyor.

Adaylar için kimlerin onayı alınıyor?

Batı Trakya neden Yunanistan’ın en az gelişmiş ve gelir durumu en kötü bölgelerinden?

Türk azınlık, çok mutlu olduğundan dolayı mı Avrupa’nın çeşitli ülkelerine göç ediyor?

Ankara’da Bartholomeos’un oturtulduğu gibi, Erdoğan’ın Atina ziyaretlerinde Batı Trakya’daki seçilmiş müftüleri yemek masanıza oturtmayı düşünüyor musunuz?

Neden büyük zaferinizle sonuçlanan seçimlerde bir tek Batı Trakya’yı partinizin rengi maviye boyayamadınız?

***

Sayın Miçotakis siz de çok iyi biliyorsunuz ki; Batı Trakya’da azınlığın durumu hiç iç açıcı değil.

Eşit vatandaşlık yok.

Hâlâ baskı ve tehdit çok!

Azınlık haklarında bir arpa boyu yol alınmadı.

Avrupa’daki insan hakları kuruluşları bu gerçeği her yıl haykırıyorlar.

Oysa Batı Trakya Türkleri vatanlarına sıkı sıkıya bağlılar.

Anavatanları Türkiye ile ilişkilerin iyi olmasını herkesten çok arzuluyorlar.

Tek istedikleri eşit vatandaşlık ve azınlık hakları…

AB üyesi ülkenin vatandaşları olarak çok şey mi istiyorlar?

İki ülke arasında esen dostluk rüzgârlarından paylarını almak istemeleri en doğal hakları değil mi?