Olay Gazetesi Bursa

Balkanlar’da neler oluyor…

Son dönemde Balkanlar’da dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Yunanistan Türk Azınlığa yönelik etnik kimlik inkarına, ‘Batı Trakya’yı da ekledi. ‘Batı Trakya diye bir bölge yok’ diyor. Gerekçe… ‘Batı Trakya’ ifadesi, Türk azınlık iması oluşturabilir. Bu nedenle… Batı Trakya Fenerbahçeliler Derneği’nin kapatılmasına karar verildi. Atina “Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı yoktur” diyordu. Önce ‘Türk’ kelimesini hedef aldılar, […]

Son dönemde Balkanlar’da dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor.

Yunanistan Türk Azınlığa yönelik etnik kimlik inkarına, ‘Batı Trakya’yı da ekledi.

‘Batı Trakya diye bir bölge yok’ diyor.

Gerekçe…

‘Batı Trakya’ ifadesi, Türk azınlık iması oluşturabilir.

Bu nedenle…

Batı Trakya Fenerbahçeliler Derneği’nin kapatılmasına karar verildi.

Atina “Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı yoktur” diyordu.

Önce ‘Türk’ kelimesini hedef aldılar, ardından da ‘Batı Trakya’ ifadesini…

Geriye ne kalıyor?

‘Müslüman Azınlık’

Yunanistan’ın isteği neydi?

‘Helen Müslümanları’

Bölgede ayrıca bir kardeş kavgasının fitili ateşlenmek isteniyor.

Oyun Bektaşi soydaşlar üzerinde oynanıyor.

Sayıları çok fazla olmasa da, Bektaşi nüfusun bir bölümü, azınlık kurum ve kuruluşları ile ayrı düşerek, tarihi ve kültürel değeri yüksek etkinliklere paralel etkinlik düzenliyor.

Bu paralel etkinliğin sonuncusu bir kilisenin önünde gerçekleştirildi!

Burada haklıyı haksızı sorgulamıyorum bir durum tespiti yapıyorum.

Müslüman Türk Azınlık camilerde de birbirine düşürülmek isteniyor.

Atina’nın atadığı halkın tanımadığı Türk Azınlık açısından ‘kukla’ niteliğindeki müftü naipleri; halkın seçtiği müftülerin bulunduğu camilere cübbeleri ile gönderilerek, provokasyonlar planlanıyor.

Bu noktada…

Yunanistan’da Rodop Milletvekili İlhan Ahmet ile azınlık kurum ve kuruluşları arasındaki sorunun hâlâ aşılamadığı notunu düşelim.

Batı Trakya ile ilgili bütün bu gelişmelerin finalini, gazeteci büyüğümüz Hülya Emin’in, son yazısında Yunanistan için kullandığı şu cümle ile yapalım…

‘Azınlık içinde azınlığa karşı çevreler yaratmak, çok eskilere dayanan bir devlet politikası. Bunun birçok örneklerini yaşadık, yaşıyoruz.’

***

Şimdi de…

Bulgaristan’a geçelim.

Türklerin en önemli siyasi temsil noktası Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH), ülkedeki son seçimler öncesinde ikiye bölündü.

Partinin eş başkanı yapıldıktan sonra ayrı bir kulvar belirleyen Bulgar Delyan Peevski’nin önderliğindeki ‘DPS-Yeni Bir Başlangıç’, 268 bin civarındaki oyla yüzde 11,45 oranını yakaladı.

Ahmet Doğan’ın yandaşlarının öncülük ettiği Haklar ve Özgünlükler İttifakı aldığı 175 bin oyla yüzde 7,49’da kaldı.

Peevski’nin önderlik ettiği hareketin seçimlerde en çok harcamayı yapan partilerden biri olduğunun altını çizelim.

Bu hatırlatmanın ardından…

Geçtiğimiz günlerde benim de katıldığım Bursa’daki Mestanlı Yöresi Kültür ve Dayanışma Derneği’nin gecesinde kürsüye çıkan Bal-Göç Genel Başkanı Emin Balkan’ın Bulgaristan’daki son seçimler ve öncesinde yaşananlara ilişkin dikkat çeken sözlerinin bir bölümünü aktaralım.

“Geçen yılın sonlarına doğru, yaklaşık 15 yıldır genel başkanlığa oynayan bir Bulgar şahsiyet bize Bulgaristan’dan haber gönderiyor; Bal-Göç yönetimine… ‘Bulgaristan’da Türk yoktur, Bulgar Müslümanları vardır’ diyor. Ben o gün tepkimi koydum. Bu şahsiyetin Bulgaristan Türklerinin lideri olmaması gerektiğini her yerde söyledim. Bulgaristan Türkleri arasında kendilerini yönetebilecek çok sayıda arkadaşımız var. Bulgaristan’da bize yönelik ‘böl parçala yönet’ politikası 50 yıldır devam ediyor. Bal-Göç’ün misyonu; Bulgaristan Türklerinin yanında olmaktır. Onların kimliğini, kültürel değerlerini korumaktır. Bulgaristan’da bölücü hiç bir faaliyetin içinde olmadık, olmayacağız da… 27 Ekim’de bir seçim sürecinde, geçmişteki sıkıntılar nedeniyle bazı arkadaşlar yanlış yönlendirildiler maalesef…”

***

Son olarak…

Balkanlar’ın bir başka önemli merkezi Arnavutluk’a uzanalım…

Biliyorsunuz…

Vatikan benzeri bir ‘Bektaşi Devleti’ kurulması planlanıyor.

Tiran’da, Bektaşi lideri Baba Mondi öncülüğünde…

‘Bektaşi Tarikatı Egemen Devleti’ adı altında…

Baba Mondi’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı şu açıklama çok manidardı:

“İsrail’i biliyorum ve kendimi İsrail halkının kardeşi olarak görüyorum. Oradaki dostlarımla birlikte tüm İsrail’i gezdim. Misafirperverliklerinden çok etkilendim. Beni bir kardeş, bir arkadaş gibi ağırladılar.”

Gazze’de insanlık suçu işleyen İsraillilere daha açık bir destek ifadesi olamazdı sanıyorum.

İsrail’in en büyük destekçisi ABD olduğuna göre…

Bu planın arkasında kimler olduğunu anlamak zor olmasa gerek…

***

Özetle Balkanlar kaynıyor…

Türk nüfusa yönelik etnik kimlik inkarlarına, mezhep tartışmaları eklenmeye çalışılıyor.

Kardeş kardeşe kırdırılmaya çalışılıyor.

Neden?

Yorum yapmam doğru olmaz…

Ama…

İki önemli tespitimi paylaşabilirim.

Ekonomik darboğazda bırakılan Türk ve Müslüman nüfus, göçe zorlanıyor.

Bölgede Türk nüfusun yoğun olarak yaşadığı köyler boşalıyor.

ABD askeri üslerinin sayısı hızla artıyor.