Ne yazılı bu levhalarda. Birini alıp tek tek not ettim. Öyle bir iki tane değil. Mübarek, Bakanlar Kurulu Bildirisi adeta, madde madde sıralanmış. Buyurun birlikte okuyalım: Plastik bot ve terliklerle yürüyen merdiveni kullanmayınız. El bandına tutununuz ve çocuklarınızın elini bırakmayınız, tek başlarına kullanmalarına izin vermeyiniz. Bebek arabası, tekerlekli sandalye, yük ve bagajınızla kullanmayınız, bunlar için asansörleri kullanınız. Yürüyen merdiven ve bantlarda oturmayınız, koşmayınız, şakalaşmayınız ve aşağıya sarkmayınız. El bandına yaslanmayınız; basamak ile trabzan arasındaki bölüme ayağınızı koymayınız. Ellerinizi, ayaklarınızı ve elbiselerinizi haraketli parçalardan uzak tutunuz. Bol elbise ve bağcıklı ayakkabı giydiğinizde haraketli parçalara sıkışma riskine karşı dikkatli olunuz. Lütfen acil durumlarda ‘Acil Stop Butonu’ na basınız. Anlayışınıza teşekkür ederiz.
Off! Bitti nihayet. Bu kurallar bize uyar mı? Şimdi kimilerinin ‘Bu ne ya! Uzay gemisi mi kullanıyoruz’ dediğini duyar gibiyim. Daha otobüse, metroya nasıl binilip inileceği sınavını geçememişiz. Hal böyle iken yürüyen merdivenler yürür mü, arıza mı çıkarır?.. Söyleyeyim mi ; tahmin için buna mini anket yapmaya bile gerek yok!
Mustafa YANIK
İstanbul’a otobüsle gidiş dönüş çilesi
Gidiş saatine göre çocuğun karnını doyurup altını temizliyorsunuz ama terminale gidince otobüsün geç kalkacağını öğreniyorsunuz. Beklenmedik bu rötarın ne kadar olacağını öğrenmeniz ise mümkün olmuyor, haliyle beklemede kalıyorsunuz.
En son seyahatimde bu keyfi rötar tam 1.5 saate ulaştı. (Firmanın adını vermiyorum, çünkü aynı durumu diğer firmalar da yapıyorlar) Bebeğimin altını kontrol edebileceğim bir bölümleri bile mevcut değil. Küçük bir mescidi bana gösterdiler. Bu alanda yerde sadece ince bir kilim mevcut. Bebeği yere yatırıp temizlemek durumunda kaldım.
Firmalardan ricam, rötarlara bahane olarak gösterilen trafik sıkışıklığına karşı otobüs saatlerini revize edip, saat aralıklarını ona göre ayarlamalarıdır.
Tülin K.