1980’li yıllarda gecekondu önleme bölgesi olarak planlanmış bir mahalledir Ataevler. 4-5 katlı binaları, yeşil alanları, sosyal tesisleri ve eğitim kurumları ile güzel ve mutlu bir yaşam ortamı vardı buralarda. Vardı diyorum çünkü hızla devam eden kentsel dönüşümle birlikte bu bölge maalesef yaşanmaz bir hale gelecek. Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği 0.50 emsal artışı ile birlikte, mevcut 4-5 katlı binaların yerine 8-10 katlı binalar yapılmaktadır. Basit bir örnek: Umut Sitesi’nde 400 civarında daire varken, dönüşümle beraber daire sayısı 900’e yakın olmaktadır. Sakın kimse yanlış anlamasın. Bizler eski çürük binaların yıkılıp yerine sağlam ve çağdaş binaların yapılmasına karşı değiliz. Bu konuda çıkarılan yasayı da destekliyoruz. Ancak yasanın uygulanması ayağında çok eksikliklerin olduğunu ancak gelecekte iş işten geçtikten sonra hep birlikte göreceğiz.
İşin doğrusu, vatandaşı sıkıntıya sokmadan, uzun vadeli bir planlama ile yapıların durumuna göre öncelik sırasını belirleyerek, makul sayılacak emsal artışı ile gerçek anlamda bir kentsel dönüşüm sağlanmalıydı.
Vatandaşın düşüncesi de; benden para çıkmasın da, emsal kaç olursa olsun. Ancak şunu gözardı ediyor insanlarımız: Mutlu olmak için sadece binaların sağlam ve modern olması yetmiyor.
Her vatandaş için yeterince sosyal yaşam alanları, yollar, okullar, yeşil alan vs gibi unsurlara da ihtiyaç vardır.
Bunu anlamak için illa da yaşanmaz olduğunu görmemiz mi gerekiyor? Aslında Bursa’da çok acı örnekleri var bunun.
Altıparmak ve Çarşamba bölgelerine bir bakın. İnsanlar oralardan taşındılar. Neden, çünkü oralar yaşanmaz hale geldi, onun için…
Köşenizde vatandaşın öneri ve fikirlerine yer verdiğiniz için ayrıca teşekkür ederim.
Saygılarımla.
Şazi ÇAVUŞOĞLU