Özellikle cuma, cumartesi ve pazar günleri özel araçları ile Ulucamiye sabah namazını kılmak için gelen vatandaşlar Atatürk Caddesi Çakırhamam’dan Heykel’e kadar olan yolun tamamına 3’er, 4’er sıra şeklinde park ediyorlar. Sonra hiçbirşey olamamış gibi rahatça Ulucami’ye namaza giriyorlar. Sabah 06:00′ dan 07:30′ kadar bu yol tamamen trafiğe kapalı kalıyor. Hatta tramvay yolu ve yaya kaldırımları […]
Özellikle cuma, cumartesi ve pazar günleri özel araçları ile Ulucamiye sabah namazını kılmak için gelen vatandaşlar Atatürk Caddesi Çakırhamam’dan Heykel’e kadar olan yolun tamamına 3’er, 4’er sıra şeklinde park ediyorlar. Sonra hiçbirşey olamamış gibi rahatça Ulucami’ye namaza giriyorlar. Sabah 06:00′ dan 07:30′ kadar bu yol tamamen trafiğe kapalı kalıyor. Hatta tramvay yolu ve yaya kaldırımları dahi araçlarla dolup taşıyor. Sosyal yaşam hayatı ve mesaisi başladığı zaman belediyeye ait bütün otobüsler, tramvay ve işine gitmek isteyen diğer özel araç sahipleri Ulucami’ye gelenlerin araçlarını yoldan kaldırmasını beklemek zorunda kalıyorlar. Ayrıca bu saatte denk gelen itfaiyelerin, ambulansların kesinlikle olay yerlerine ulaşması mümkün değil. Çok büyük üzücü olaylar, felaketler yaşanırsa kimse şaşırmasın. Bazı Uucami imamları bunun farkında. Sabah namazının bitiminde hemen araçları ile namaza gelen vatandaşları araçlarının başına gidip yolun trafiğe açılması için uyarıyor. Haliyle bu uyarı yetmez. Trafik polisleri daha önceden gelip Atatürk Caddesi üzerine park etmek isteyen araç sürücülerini engellemeli. Yoksa hiçbir zaman bu yolun trafiği asla rahatlamaz.
Erdoğan Evcan
Mudanya sahil şehri değil mi?
Bursa’da geçtiğimiz günlerde düzenlenen 2. Bursa Turizm Zirvesi ve 4. Bursa Turizm Sempozyumuna ilişkin şunu söylemek mümkün: Yapılan tanıtım anlayışı yetersiz bundan gerekli verim alınamaz. Şöyle ki, zirvede gösterilen Bursa tanıtım filminde Mudanya sadece 3 sahnede ve sadece Tirilye görüntüleri ile 3-5 saniye ile geçiştirildi. Ayrıca o sunumda kullanılan ‘Osmanlıyız biz’ sözü dikkat çekiciydi. Osmanlı İmparatorluğu’nun kurulduğu topraklardayız bunu inkar etmiyoruz. Tanıtım filminde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun en önemli mihenk taşı olan Mudanya Mütarekesi neden gösterilmedi diye düşünmeden edemiyoruz. Konuşmacılardan birinin ekrandaki bir sözü de dikkat çekiciydi. ‘Bursa artık sahil şehri oldu. Kıyılarımız büyüdü’ deyip Karacabey Boğazı ve Kurşunlu şelalesinden ve oradaki çalışmalardan bahsediyordu. Marmara’nın en değerli sahil şeridine sahip olan Mudanya’dan ve Gemlik’ten hiç bahsetmemesi çok manidardı. Hiç bir düşünce Mudanya’yı yok sayamaz, saymamalı. Sebep her ne olursa olsun Mudanya tarih dolu geçmişi ve Cumhuriyet dönemine dayanan tarihi ile vardır ve var olacaktır.
Hüseyin Esen
Maaşım bağlanmadı ilaçlarımı alamıyorum
Beş yıldır cezaevinde yatıyordum. Kemik erimesi hastasıyım. Cezaevi koşullarında kas erimesi hastalığına da yakalandım. Bunun üzerine sevk edildiğim İstanbul Adli Tıp ‘cezaevinde hayatımı idame ettiremeyeceğim’ yolunda rapor verdi. Ayrıca bakıma muhtaç raporu aldım. İnfazım 1 yıl durduruldu. Cumhurbaşkanı da hastalığımı içeren rapora istinaden beni affetti. Şimdi Yavuz Sultan Selim’de baba evinde kalıyorum. 30 yaşındayım. 65 kilodan 35 kiloya düştüm. Ayakta duramıyorum hemen düşüyorum. Kemik ve kas erimesiyle ilgili ilaçları alamıyorum. Cezaevinde iken 1 yıl engelli maaşı ödenmişti. Bu maaşın kesilmesi beni iyice mağdur etti. Engelli maaşımın bir an önce bağlanmasını istiyorum.