Avrupa Komisyonu tarafından Avrupa’daki okullar ile işbirliğini yaygınlaştırmak amacıyla Hazırlanan ‘eTwinning Topluluğu’ sayesinde, eğitimde sınırlar ortadan kalkıyor.

Türkiye’nin 5 farklı ilinden bir araya gelen 10 öğretmen tarafından uygulanmaya başlanan ‘Mış Gibi Orffoloji’ projesi çalışmalarına 200’e yakın öğrenciyle devam ediliyor.

Gönüllü öğretmenlerin üstlendiği proje, 4-6 yaş grubu okul öncesi öğrencileri kapsamakta ve mayıs ayına kadar devam edecek.

Kuruculuğunu Osmangazi ilçesinden Emek Anaokulu’ndan Sevcan Akbalık ve Nermin Şankaya Anaokulu’ndan Emel Kaymak Şahin’in üstlendiği, Kestel Anaokulu’ndan Zehra Bakır ve Arzu Çağatay, Ankara Feridun Çelik Altındağ Belediyesi Anaokulu’ndan Betül Dönmez ve Seda İçer, Kestel Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’ndan Handan Gürüz, İstanbul Pendik Fuat Köprülü İlkokulu’ndan Müberra Arıcı, Bursa BİSAŞ İlkokulu’ndan Nurhan Sever, Kestel Cumhuriyet İlkokulu’ndan Sevda Bulut’un ortaklığında sürdürülen projede amaç hikâyelerle çocukların zihinlerinde yeni kapılar açmak, zihin ve beden arasındaki bağlantıları şarkı söyleme, müzik aleti kullanma, rol oynama ve karaktere gibi dramatik öğelerle desteklemek.

Kurucu öğretmenler projeyle ilgili olarak, “Projemiz, Bursa, Ankara ve İstanbul’un aralarında bulunduğu 5 şehirde yaklaşık 200 öğrenciye, ülkemizde iz bırakmış sanatçıları anlatmak ve bu değerleri anlatırken, çeşitli etkinlikler ile desteklemek amacı olan projemizde her ay değerli bir sanatçımız çalışılıyor.

Örneğin, müzik alanında Marış Manço, şiir alanında Mehmet Akif Ersoy, oyunculuk alanında Adile Naşit, resim alanında Osman Hamdi Bey, mimari alanında ise Mimar Sinan tanıtılıyor.

Okul öncesi eğitimde ‘Orff-Schulwerk’ yaklaşımı ile hikâyeler üzerinden çocukların ritim duygusunu ve sanatsal becerilerini geliştirme, empati kurabilme, özgüven kazanımı, ileşitim kurabilme, aldığı rolü üstlenebilme, dayanışma, sorumluluk bilinci, sosyal duyarlılık ve bağımsızlık becerisi kazanma temel alınmaktadır’ dediler.

Otobüs duraklarındaki görüntü kirliliğine çözüm bulunamıyor mu?

Günay Bey iyi günler diliyorum öncelikle.

Son günlerde köşenizde okurların yazdığı ‘elektrik direklerine yapıştırılan ilan kâğıtlarından’ bahsedilmekte ve görüntü kirliliği oluşturduğu ifade edilmekte.

Ben de otobüs duraklarının durumunun gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Neredeyse şehrin genelindeki tüm otobüs duraklarındaki kirlilik daha çok göze çarpıyor.

Gelen geçen ilan yapıştırıyor ve hiçbir denetlemenin de yapılmadığı görülmekte. Emlak alım satımı, evden eve nakliyat, iş arayan, işçi arayan herkes bir kâğıda bir şeyler yazıp otobüs duraklarına yapıştırıyor. Görüntü kirliliği olduğu gibi durakların camları da berbat durumda.

Büyükşehir Belediyesi’nin artık bu konuda bir şeyler yapıp,  kalıcı çözümler üretmesi lazım diye düşünüyorum.

Saygılarımla.

Bir vatandaş