Gelelim kendi metromuza. Özellikle sabah 07.30’da bir yolculuğa kalkalım. Buna tüm yetkileri davet ediyorum. Yaşanan ve görünen manzara hiç hoş değil. Şayet ilk gelen metroya binme şansı bulsanız dahi sabahları öylesine yoğun oluyor ki.
Yukarıda asılı tutma yerlerine tutunamıyoruz bile. Omuz omuza gidiyoruz. Yüzler birbirine bir karış mesafede. Nefes alış verişimiz birbirine karışıyor. Vagon aksırıp tıksıranlar dolu. İşte gripten kurtulamamamızın başlıca nedeni. Ne diyor doktorlarımız; gripten kurtulmak için hastalardan en az yarım metre uzak durmalıymışız. Hadi gel de uzak dur. Maşşallah biz vücut vücuda, birbirlerimizin nefesleriyle gidiyoruz.
Seferleri niçin 3-4 dakikaya indirmiyorsunuz. Niçin bize bu yaşamı reva görüyorsunuz. Davetimi bir daha tekrarlıyorum: Tüm yetkililer bir defa olsun 07.30 treniyle yolculuk etsinler.
Ahmet KILIÇ
Bayrağımız nasıl olur da terlik yapılır?
Sabah kalkıp misafirhaneden ayrılmadan önce görevliye bunun yanlış olduğunu ve kaldırılmasını istedim. İlgileneceğini söyledi. Bir hafta bekleyip dönen olmayınca e-posta yolu ile TEKSİF Sendikası Genel Başkanlığına durumu bir yazı ve resimler ile bildirerek, önerimi de yazılı ilettim.Tarafıma dönülmesini istedim. Biz olayı her halde sağır sultana bildirmişiz. Dönen de yok, durumun düzelttiğini bildiren de.
Bu yazıyı okuyan gören Ankaralılar tarafından Cumhuriyet Savcılığına iletilmesini ve suç duyurusunda bulunulmasını rica ediyorum.
Necmettin ŞENGÜL
Dere yatağı temizliği aksamıyor
Bilgilerinize sunarız.
Yıldırım Belediyesi
Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü