Ekonomi zorlu bir süreçten geçiyor.
İç ve dış kaynaklı sorunlar var.
Özellikle de vatandaşın cebini kemiren enflasyon canavarı hayli formda!
Geleceğe dair belirsizlikler içeren bir görüntü de söz konusu.
Dolayısıyla bu atmosferde vatandaşın ekonomiye bakışının iyimser olması pek de beklenemez.
Ama istatistikler tam tersini söylüyor!
TÜİK’in dün açıkladığı tüketici eğilim anketi sonuçları ilginç bir tabloyu karşımıza çıkardı.
Vatandaşın çeşitli sorulara verdiği yanıtlarla oluşturulan tüketici güven endeksi, temmuz ayında yılın zirvesine çıktı.
Temmuzda hazirana oranla yüzde 4 artan tüketici güveni 73,1 puanla 2018’in tepe noktasına ulaştı!
Yani ekonomik göstergelerin zayıflama sinyalleri verdiği bir dönemde vatandaşın ekonomiye güveni zirve yaptı.
Peki bu çelişki nasıl açıklanabilir?
Yapılan anket geleceğe dair çeşitli alanlardaki beklentileri sorguluyor.
Dolayısıyla verilen cevapların oluşturduğu beklenti tablosu önümüzdeki dönemde daha güzel günlerin beklendiğini ortaya koydu!
Yani bir nevi “dibi gördük toparlanma başlayacak” tarzında bir hava oluşmuş görünüyor.
Tüm alt endekslerin yukarı yöne döndüğü temmuzda gelecek 12 aylık döneme ilişkin tüketicinin kafasındaki manzaranın daha parlak hale geldiği söylenebilir.
Özellikle tasarruf etme ihtimali endeksi yüzde 10,2 oranında artışla çarpıcı bir zıplama sahne oldu.
Gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimali olduğunu düşünen tüketici sayosndaki değişimi gösteren bu artış iyimserliğin önemli bir yansımadı.
Gerçi 100 puanlık referans değerin epey altına kalan bir tasarruf etme endeksimiz var hala!
Ama mevcut yüksek enflasyonist ortama rağmen tasarruf edebilecek kazancı umanların artması beklentilerin iyileşmekte olduğuna işaret.
Diğer tarafta genel ekonomik durum beklentisindeki yüzde 4,6’lık artış da dikkat çekici!
Temmuzda 96,3 puanla referans değere hayli yaklaşan bu endeks…
Gelecek 12 ayda genel ekonomik durumun daha kötü olacağı yönünde beklentisi olan tüketicilerin azaldığını gösteriyor.
Kısacası “dibe vurduk yükseliş yakın” diyenler çoğalıyor!
Beklentiler gerçekle buluşabilecek mi?
Keza maddi durum beklentisi ve işsiz sayısına ilişkin beklenti endeksleri de…
Bu alanlardaki pozitif bakışın hazirana oranla güçlendiğini ortaya koydu.
Sözün özü; seçimlerin ardından vatandaşın umudu artmış görünüyor!
Ancak, beklentilerin gerçekle buluşması pek de kolay değil.
Aşılacak fazlasıyla engel ve alınacak hayli mesafe var çünkü.
Dolayısıyla yeni ekonomi yönetiminin sırtında hayli büyük bir iş yükü var!
Ekonomi yönetiminden gelen ilk mesajlarsa pozitif ve kararlı bir görünümde.
Doğru adımların geleceğine dair güçlü mesajlar veriliyor.
Artık önemli olan gereken adımların atılmaya başlanması.