Türk para piyasaları temmuz ayına bekle gör politikası ile başladı.

Peki neyi bekliyor piyasalar? 

24 Haziran seçimlerinin atlatılması ile iki önemli belirsizlik aşıldı aslında!

İlk turda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın yeni cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk cumhurbaşkanı olarak seçilmesi…

Ve Cumhur İttifakı’nın parlamentoda çoğunluğu alması seçime dair belirsizlikleri ilk gün itibarıyla sonlandırdı.

Ancak yatırımcı açısından yeni ekonomi yönetiminin kimlerden oluşacağı…

Ve bundan sonra atılacak adımları içeren yol haritasına yönelik soru işaretleri önem taşıdığından yeni bir belirsizlik tablosu beliriverdi!

Neticede 8 Temmuz‘da başlayacak olan netleşme sürecine kadar bekle ve gör stratejisi ile yatırım adımları atılmaya başlandı.

Bu anlamda Türk para piyasalarının seçim ertesi verdiği ilk pozitif reaksiyonun ardından hızlı bir geri dönüş yaşandı.

Sonuçta 25 Haziran ikinci seansında seçim öncesi değerlere geri dönüldü!

Bu geri dönüşte yabancı yatırım bankalarının aşırı soru işaretleri barındıran raporları da etkin rol oynadı.

Yani beklentilerden daha sert bir tepki görüldü.

Küresel konjonktür açısından da özellikle ticaret savaşlarının giderek alevlenmesi bir başka bekle gör pozisyonuna dönüştü!

Çünkü temmuzla birlikte karşılıklı gümrük duvarlarını yükseltme süreci hız kazanmakta.

Bu anlamda özellikle 6 Temmuz tarihi büyük önem taşıyor.

Amerika ile Çin arasındaki savaşın kızışıp kızışmayacağı bu tarihte belli olacak çünkü.

Diğer yanda aynı gün ABD’nin tarım dışı istihdam verileri açıklanacak.

Yani yeni bir bekle gör nedeni piyasalar adına.

Bu atmosferde geçen hafta huzursuz bir başlangıç yapan piyasalarımız son iki işlem gününde pozitif biçimde ayrışması ise en büyük şansımızı temsil etti!

Çünkü Türkiye’nin risk primini içeren CDS kağıtları değer kaybetti.

Yani Türkiye risk anlamında biraz daha pozitif alana geçerek olumlu ayrışma sürecine girdi.

Sürpriz ayrışmada ise OHAL uygulamasına son verilmesi konusunda net mesajların ortaya çıkması etkili oldu.

Ve aynı zamanda ekonomi yönetimine dair pozitif beklentilerin artması da bu süreçte pay sahibiydi!

Sonuçta Borsa İstanbul yükselirken döviz kurları ve altın geriledi.

 

Borsa, döviz ve altın beklentileri

 

Bu atmosferde başladığımız yeni haftanın Türkiye’deki en önemli göstergesi şüphesiz ki enflasyon olacaktır!

Hazirana ait rakamları göstereceği enflasyondaki gidişata göre piyasaların reaksiyon vermesi kaçınılmaz görünmekte.

Ve elbette ki yeni hükümet oluşumu ve sonrasına dair özellikle para politikaları ile maliye politikaları anlamındaki beklentiler de etkili olacaktır.

Diğer yanda gelecek haberler itibariyle piyasalara hareket katabilir.

Kısacası dar bantta da olsa dalgalanmaların kaçınılmaz olduğu bir haftaya girdik.

Teknik beklentilerde Borsa İstanbul Ulusal 100 endeksinin 96 bin puan üstünde kaldığı sürece önce 97 bin 500 ardından da 99 bin 300 puana yükselme ihtimali barındırdığını görüyoruz.

Düşüş trendinde ise ilk durak 93 bin ardındansa gözler 91 bin seviyesinde olacaktır.

Yakından takip edilen dolar/TL’de ise kritik ilk seviye 4,53 olarak karşımızda.

Bu seviye kırılırsa 4,46’ya kadar yolu var doların.

Yükseliş trendinde ise önce 4,64 TL ardındansa 4,72 düzeyi gündeme gelecektir.

Euro/TL’ye baktığımızda ise 5,26 – 5,46 aralığındaki hareket alanını görüyoruz.

Gram altının seyrinde 178 – 190 liralık bant karşımıza çıkmakta.