İyi başlayan eylül, bozuk havada sonlanıyor.
Bol ve ucuz dolara alışan küresel piyasalar bu alışkanlığın verdiği acılara katlanıyor bugünlerde…
Özellikle de Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler açısından!
Neden mi?
Dünyayı yıllar yılı dolara boğan Amerikan Merkez Bankası Fed, hem piyasalara doğrudan verdiği para sıfırlamak üzere… Hem de sıfıra indirmiş olduğu faizleri de artırmaya hazırlanıyor.
Hal böyle olunca Fed`in net biçimde açıklamadığı faiz artırım takvimine ilişkin ipuçları, piyasalara yön veren ana unsur haline geliverdi!
Ve başta Fed toplantı kararlarıyla yöneticilerin açıklamaları olmak üzereAmerika`dan gelen her haber ve veri…
Borsa endekslerini, döviz kurlarını, faizle altını ve diğer tüm yatırım araçlarını dalgalandırma gücüne kavuşmuş durumda.
Son haftaların temel belirleyicisi olan ABD, geçen hafta da sahne aldı.
Faiz artırımının 2015`in ikinci çeyreğinde başlayabileceğine işaret eden açıklamalara güçlü ekonomik verilerin eklenmesi… Küresel fonları gelişmekte olan piyasalardan uzaklaştırarak Amerika`ya yaklaşatırmaya devam etti.
Ve Türkiye`yi de etkileyen bu gergin atosferde aylık toplantısını yapan Erdem Başçı yönetimindeki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, hiçbir sakinleştirici adım atmayınca…
Dıştan esen olumsuz rüzgarlar çok daha kuvvetli hissedildi.
MB`nin cuma günü satış ihaleleriyle dolara yaptığı müdahale de geç ve yetersiz kaldı!
Neticede Borsa İstanbul kayıp haftalarına bir yenisini ekledi.
Hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 3 değer kaybetti. BIST 100 endeksi 2 bin 289 puan düşerken haftayı kritik seviye olan 75 bin puanın altında kapatarak pek de iyimser sinyal vermedi.
Paritede dolara karşı 1,27 sınırının altını gören Euro`nun TL karşısında yüzde 0,24 prim yapması da piyasalarımızdaki kırılganlık potansiyelini ortaya koyuyor!
Haftanın prim yıldızı olan doların 2,26 TL seviyesini aşarak yüzde 1,57 değer kazanmasıysa gidebileceği ufukların bir göstergesi.
İlginçtir ki; doların güçlenmesi iç piyasada altın yatırımcısının yüzünü güldürdü.
Dışta ons fiyatı bin 208 dolara kadar inen altın… İçte aynı oranda düşmediği gibi doların son 7,5 ayın zirvesine tırmanmasıyla yüzde 1`e yakın primle tamamladı haftayı.
Peki Kurban Bayram nedeniyle 4 işlem gününe sahne olacak piyasalarımızı neler bekliyor?
Karne ne getirecek?
Elbette yine ABD başta olmak üzere dıştan gelecek açıklamalarla veriler piyasalara yön verecek.
Mesela eylüle ait Amerikan istihdam verileri öncelikle odaklanılacak konular arasında…
Durgunluk işaretleri çoğalan Avrupa ve Çin`den gelen haberler de mercek altında olacak.
Ancak bu haftanın iç gündemi de önemli…
Örneğin rehinelerin serbest kalmasıyla farklı bir fiyatlamaya neden olan IŞİD gibi jeopolitik risklerTürkiye`nin operasyondaki rolüne göre yön değiştirme özelliği kazandı.
Dolayısıyla IŞİD yine piyasaların yakın takibinde kalacak!
Haftanın yıldızıysa Fitch Ratings…
Geçtiğimiz günlerde hükümetin eleştiri oklarına hedef olan kredi derecelendirme kuruluşu Fitch arefe günü Türkiye`ye dönük not değerlendirmesini açıklayacak.
Merakla beklenen açıklamanın; 3 Ekim`de yani piyasalar tatildeyken gelecek olması rahatlatıcı gibi görünse de…
Hafta boyunca piyasaları germesi kuvvetle muhtemel!
Yatırım yapılabilir ülke notumuz korunsa da sert uyarıların gelme ihtimali yüksek çünkü.
Bu atmosferde BIST 100 Endeksi`nin 75 bin puan üzerinde tutunma çabaları, daha çok dıştan esebilecek olumlu rüzgarlara bağlı görünüyor bu hafta…
Bu rüzgarlar güçlü eserse 76 bin 500 seviyesindeki kritik direncin kırılması gündeme gelebilir!
Aksi taktirde endeksin 72 bin 500 puanlık desteği öne çıkacaktır.
Dolarda ise bu hafta öne çıkan dalgalanma aralığı 2,22 – 2,30 TL bandını işaret ediyor.