Piyasalardaki kafa karışıklığı sürüyor.
Haliyle yön bulma anlamında bir belirsizlik de söz konusu.
Belirsizliğin temel nedenleri arasında ise dışta ABD Başkanı Donald Trump’ın sürpriz atakları bir numaralı gündem konumunda.
Ve bu ataklarla beraber küresel ticaretin belirsiz bir yola girmesi durumu daha da karmaşık hale getiriyor!
Akabinde de Amerikan Merkez Bankası Fed’in politikaları anlamında soru işaretlerinin doğması beklenti analizlerini zora sokmakta.
Bu üç ana eksendeki tablo dünyadan Türk para piyasalarına yansıyan temel belirsizlikler olarak öne çıkıyor.
Kısmen fiyatlanmış olan bu gelişmelerin ne yönde evrileceği ise hala soru işareti!
Dolayısıyla dış rüzgarları açık bir atmosferde sonbahara yol almaya çalışıyor Türk para piyasaları.
Olası risklere karşı içteki direncimizi arttıracak gelişmeler ise henüz netlik kazanmış değil!
Çünkü öncelikle yeni cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin oturması için bir zamana ihtiyaç var.
Ağırlıklı olarak yeni isimlerden oluşan ekonomi yönetiminin performansı da merak konusu!
Buna karşın sarmal halinde büyüyen yüksek döviz kuru ve enflasyon baskısı ile karşı karşıyayız.
Durdurulamayan yüksek cari açığa eklenen bütçe açığı konusunda da alınması gereken acil tedbirler olduğu ortada!
Bu anlamda para otoritesinin bağımsızlığı de sorgulanan önemli konular arasına girmiş durumda.
Hal böyle iken hazırlanması gereken yeni ekonomik programı ve acil tedbirler paketi büyük önem taşıyor.
Dolayısı ile tüm bu beklenti setlerine dair gelişmeler piyasalarda oynaklığa yol açabilecek bir atmosferi de desteklemekte!
Bu anlamda salı günü itibariyle Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun alacağı kararlar çok önemli bir dönüm noktası olabilir.
Piyasaların 100 baz puanlık faiz artışı beklentisinin ne şekilde sonuçlanacağı önemli bir soru işareti.
Ancak bu beklentinin gerçekleşmesi de genel anlamda piyasaları fazlaca sakinleştirebilecek bir adım olma özelliğini taşımıyor.
Çünkü atılması gereken çok sayıda kritik adım Türk ekonomisi adına gündemde sıra beklemekte!
Ayrıca dış negatif gelişme olasılıklarının da zamanla artma ihtimali mevcut.
Dolayısıyla çok radikal bir adım gelmediği taktirde Merkez Bankası’nda piyasaların dar banttaki dalgalı seyri yine gündemde kalmaya devam edecektir.
Bu bağlamda düşük bir faiz artırım kararı veya hiçbir artırmın gelmemesi ise çok negatif bir fiyatlamaya yol açabilir.
Geniş bantlarda oynaklık riski
Bu atmosferdeki haftalık piyasa beklentilerine teknik anlamda baktığımızda geniş bantlar öne çıkıyor.
Mesela…
Borsa İstanbul 100 endeksinin 95 bin 500 puanı aşması halinde 97 bin – 98 bin aralığına kadar çıkış trendi iyimser dış haber desteği ile birlikte görülebilir.
Negatif gelişmelerin öne çıkması halinde ise 91 bin 500 seviyesi kritik desteği ile karşımıza çıkacaktır.
Daha güçlü atakların gelmesi durumunda gözler 88 bin seviyesine çevrilecektir.
Dolardaki beklenti ise normal koşullarda 4,69 TL ile 4,88 TL aralığında değişmekte.
Ancak MB’nin sürpriz kararları gündeme gelirse 4,53 – 4,62 liralık alana doğru geri çekilme de yaşanabilir!
Negatif atmosferin öne çıkması durumda 4,92 – 5,00 TL aralığına doğru bir hareket de görebiliriz.
Euro/TL’de ise 5,54 – 5,72 bandı bu hafta öne çıkmakta.
Gram altındaki beklentilerse 184 – 197 liralık bölgede yoğunlaşmış durumda.