Sembolik bir gün 8 Mart.
Bir güne sığar mı hiç kadının binbir derdi!
365 gün verilmesi gereken bir eşitlik mücadelesi söz konusu.
Bir günde özetlenen sorunlara bir yıl boyunca yoğunlaşmak herkesin görevi.
Çünkü kadınların başta şiddet ve eğitim olmak üzere yaşadığı sorunlar gündemin dışına çıkarılamazsa; kalkınmadan ve toplumsal gelişmişlikten bahsetmek mümkün olmaz.
Özellikle de çalışma hayatında kadına gereken yer verilmezse ekonominin tek kanatla uçma şansı da elbette ki zayıf olur!
Üretkenlikleri ve işe bağlılıkları istatistiklerle de ispatlanmış olan kadınların ekonomik
dünyada hak ettikleri yeri almaları şart.
Ve sadece iş bulma anlamında değil. Aynı zamanda ücret ve çalışma koşulları anlamında erkeklerle eşit düzeyde olmalarının sağlanması da şart.
İşin özünde son yılların moda kelimesi olan “liyakat” var aslında!
Yani işi layıkıyla yapabilecek olana cinsiyetine bakılmaksızın teslim etmek gerekiyor.
Tabii ki hak edilen ücretten ve kreş de dahil olmak üzere sosyal haklardan taviz vermeden.
Neticede unutmayalım ki 8 Mart’ın hayat bulması iş yaşamında hayatlarını veren kadınlar sayesinde olmuştur!
Dünya Emekçi Kadınlar Günü mantalitesinin öne çıkarılması büyük önem taşıyor.
Bunun için de çalışma hayatındaki kadınlara dönük organizasyonlara her kesimin özel bir destek vermesi şart.
Devletin sunduğu pozitif ayrım fırsatlarının özel sektörce de benimsenerek değerlendirilmesi de ekonomi için önem taşıyor.
Yoksa şu anda mevcut olan eşitsizliği yok etmemiz mümkün olmaz!
Birkaç istatistik dahi iş hayatındaki cinsiyet ayırımını anlamamıza yeterli olacaktır.
Türkiye’de erkeklerde işgücüne katılım oranı yüzde 72,5 seviyesindeyken kadınların işgücüne katılımı sadece yüzde 33,6 düzeyinde bulunuyor.
Yani erkeklerin yarısı bir orana bile ulaşamamış kadınlar!
Keza istihdamda da tablo benzer.
İstihdam oran erkeklerde yüzde 65,6, kadınlarda ise yüzde 28,9 seviyesinde.
İlginç bir havuz projesi
Bursa Teknik Üniversitesi’nin Teknoloji Transfer Ofisi (BTTO) özgün bir çalışmaya imza atarak BEBKA desteği almaya hak kazanmış.
“Ar-Ge Merkezi Üretkenlik Kapasitesinin Artırılmasına Yönelik Profesyonel Mentor Havuzunun Oluşturulması” başlıklı proje teknik destek alınmasını sağlayan çalışma!
Peki ne işe yarayacak bu proje?
Teknik destek sözleşmesine imza atan BEBKA Genel Sekreteri İsmail Gerim ve BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’in sözleriyle özetleyelim.
“Bu proje sonucunda BTTO vasıtasıyla yetiştirilecek mentorlerin verecekleri danışmanlık ile bölgemiz firmalarının Ar-Ge ve girişimcilik konularında önemli mesafe kat edeceklerine inanıyoruz.” diyen İsmail Gerim, firmaların nasipleneceği bilimsel akıl hocalığına dikkat çekmekte.
Rektör Prof. Dr. Arif Karademir ise kent ekonomisine sunulacak katkının boyutunu ortaya koymakta.
“Oluşturulacak mentor havuzundaki profesyonellerin verecekleri danışmanlık ile Ar-Ge merkezlerindeki kapasitenin arttırılması, yeni Ar-Ge merkezlerinin kurulması, inovasyon kültürünün genele yayılarak yenilikçi ve rekabetçi ürünlerin üretilebilmesini hedefliyoruz. Bölgemiz firmalarının bu profesyonel mentorlerden alacakları danışmanlık ile deneme yanılma aşamalarına girmeden çok daha kısa süreçlerde katma değeri yüksek ürünler üreterek rekabet güçlerini arttıracaklarına ve ihracat kapasitelerini geliştireceklerine inanıyoruz.”.
Kısacası firmaları az masrafla kısa sürede yenilikçiliğe itecek bir olanak doğuyor Bursa’da.