Türkiye’nin 2015 yılı dış ticaret karnesi ilginç bir tabloyla karşımıza çıktı.
Hem ihracat hem de ithalat aynı anda çakıldı.
Ama neyse ki dip yapan petrol sayesinde ithalatımız daha fazla düştü.
TÜİK’in verilerine baktığımızda…
Aralıkta ithalatın yüzde 17,5’lik güçlü bir gerilemeye imza atması sayesinde…
İhracattaki kayıp kısmen karşılanabildi.
Böylece dış ticaret açığı yüzde 27’lik gerilemeyle 6,2 milyar dolara indi.
Ve neticede 2015 yılı ihracatının 13,7 miyar dolar azalmayla 143,9 milyar dolara düşmesine karşın…
İthalatın 25 milyar dolar gerileyip 207,2 milyar dolara inmesiyle…
Türkiye’nin dış ticaret açığı yüzde 25 azalıp 63,3 milyar dolara düştü.
17 milyar dolar azalan enerji ithalatı açığın düşmesinde başrolü sahiplenirken…
Altın ve demir çelik ithalatındaki daralma da dikkat çekti.
Yani petrol ve altın sayesinde ithalat faturamızı küçültebildik!
Ama 2016’da aynı desteği alıp almayacağımız belli değil.
Bir de sanayi ürünleri ithalatının yüzde 81’i aştığı…
Ve yüksek teknoloji ithalatının da yüzde 16,5 gibi…
Yüksek bir orana dayandığı dikkate alınırsa…
İthalatta fazlaca rahatlayabildiğimizi söylemek zor!
Üstelik, ihracatın gerilemesi gibi bir sorun yaşarken…
Dış açıkataki gerilemeye fazlaca sevinme şansımız yok.
Hele de yüksek teknolojili ürünlerin sanayi ihracatı içindeki payının yüzde 4,4’te kaldığını düşünürsek!
2016 ihracatçıya ne getirecek?
Peki ihracatta hengi pazarlar bizi zora soktu?
Elbette en başta Rusya!
Rusya’ya ihracatta yüzde 40’lık daralma söz konusu.
Diğer dikkat çeken ülke ise yüzde 21’lik düşüşle Irak oldu.
Avrupa’ya yapılan ticaretteki büyümenin az gözükmesiyse…
Paritedeki sert düşüşten kaynaklandı!
Ve 2016 yılında da ihracatta Avrupa’daki toparlanmaya rağmen parlak bir tablo ufukta görünmüyor.
Petrol fiyatlarındaki düşüşün ana ihracat pazarlarımızı etkilemesi yanında…
Komşu ülkelerle yaşadığımız gerilim ihracatın canlanmasını sınırlandırmakta.
Japonlar güven kaybını göze aldı
Japonya eksi faiz silahını çekti.
Dünyayı şaşırtan bu sürpriz karar…
Piyasalarda ilk anda adeta doping etkisi yaptı!
Oysa daha bir hafta önce eksi faiz düşünmediklerini açıklamıştı Japon Merkez Bankası (BOJ) Başkanı Kuroda.
Üstelik Japonya’da hane halkının aralık ayı harcamalarının…
Beklentileri fazlasıyla aşıp yüzde 4,4’e gerilediği sırada…
BOJ, 4’e karşı 5 oyla eksi faize geçme kararı aldı.
Yani sürpriz etkisi güven kaybı pahasına yaratıldı.
Bir de teknik olarak tam anlamıyla bir eksi faiz olmayabileceği uyarıları geliyor!
Üç kademeli bir sistem uygulamaya karar verilmiş. Ve Jedi Mind Trick olarak bilinen bu sistem…
BOJ’un tüm para miktarı üzerinden bir eksi faize geçilmediğini işaret ediyor.
İşte bu nedenle Japonların eksi faiz rüzgarının etkisi de kısa sürdü!