Sıcak yaz günlerinin harareti piyasaları da kavurmaya devam ediyor.
Yoğun iç ve dış gündem yatırımcının soluk almasına izin vermiyor çünkü.
Geçen haftaya damgasını vuran gelişmeler yakın gelecekte de piyasaların istikrara kavuşması anlamında fazlaca bir umut işareti vermedi!
Dış ilişkilerin hayli ön planda olduğu günlerden geçmekteyiz.
Amerika ile bir ileri bir geri giden diplomatik savaşlar yine gündemin ön sırasında.
Rahip Brunson krizi de yakın gelecek itibariyle bu anlamdaki en önemli meselelerden biri!
Brunson’un ev hapsine gönderilmesi ile piyasalarda oluşan pozitif atmosfer…
Amerika’nın şok yaptırım tehditleriyle yerini gerileme bırakmış durumda.
Türkiye’nin bu tehditler karşısında taviz verme lüksü olmadığı gerçeği ile karşı karşıyayız.
Dolayısıyla kısa vadede her iki tarafı da mutlu eden bir çözüm görünmüyor!
Haliyle bu tablo da piyasalardaki oynaklığın sürmesine katkı sunmaya devam edecek.
Elbette ki tek günden rahip meselesi değil.
ABD’den F-35 uçak alımları önündeki engeller ve Patriot füze sistemlerine dönük beklentilere karşın…
Rus S-400 füzelerinin baskı malzemesi olarak taşıdığı riskler gündemde kalmaya devam ediyor!
Keza ABD’nin FETÖ bağlamındaki tutumu, PYD-YPG’ye verilen destek, Halkbank özelindeki dava ve elbette ki İran’ı dönük yaptırım süreçleri de Türkiye’ye yansımaları itibarıyla büyük önem taşımakta.
Özellikle yakın gelecekte İran konusu daha fazla gündeme girebilir.
Diğer yandan iç gündemde muhalefetin kendi içindeki karmaşasına gözler çevrilirken… Ekonomi yönetiminin attığı ya da atmadığı adımlar piyasalarda oynaklığa neden olmakta.
Mesela Merkez Bankası’nın politika faizini yoğun beklentilerin aksine değiştirmemesi de piyasayı olumsuz etkileyen maddeler arasına girdi bile!
Piyasa faizi ile Merkez’in verdiği faiz arasında açılan makas şu anda kurları üzerinde bir baskı nedeni.
Yeni haftanın temel gündemi olan temmuz ayı enflasyon rakamları da bu anlamda makası zorlayabilecek konuların başında geliyor.
Ve fazlaca etkisi olmasa da temmuzun ihracat rakamları haftanın takip konular arasındaki yerini alacak.
Öte yanda yüksek büyüme rakamları ile dolara prim yaptıran ABD ekonomisi cuma günü açıklanacak istihdam verileri ile piyasaları etkilemeye aday görünüyor!
Ancak radikal değişime işaret eden bir veri gelmediği sürece etki katsayısının kısmen zayıf kalması kaçınılmaz bir sonuç niteliğinde.
Haftanın öne çıkan bu temel beklentileri ötesinde sürprizlere de açık olmakta fayda var.
Hem dünyaya hem kendi şirketlerine canı istediğinde kafa tutan ABD Başkanı Donald Trump yine sürprizlere imza atabilir!
Haftalık beklentiler
Karmaşık bir seferde başladığımız yeni haftanın teknik beklentilerinde oynaklık riski kendini göstermekte.
Borsa İstanbul 100’de beklentiler normal koşullarda 93 bin 500 ile 98 bin puan aralığında yoğunlaşmakta.
Pozitif ekstrem durumlarda endeksin 98 bin – 100 bin seviyesine kendini atma ihtimali teknik olarak mevcut!
Ancak bu ihtimal mevcut tabloda zayıf bir görüntü veriyor.
Diğer taraftan düşüş baskısı geldiğinde 88 bin – 91 bin 500 seviyesine kadar inebilecek bir endeks hareketi gündemdeki yerini koruyor.
Dolara baktığımızda ise lira karşısında prim yapma potansiyeli hala mevcut görünüyor!
Bu anlamda haftalık beklenti normal koşullarda 4,77 TL ile 4,93 lira aralığında değişmekte.
Euro cephesinde ise 5,54 ile 5,73 TL bandı karşımıza çıkıyor.
Gram altında haftalık bazda 184 ile 196 lira aralığında bir hareket beklenmekte.