Olay Gazetesi Bursa

Gıdanın sunduğu faiz desteği

Gıda nihayet yola geldi. Ve yaz aylarıyla birlikte ekonomiye destek vermeye başladı. Dün TUİK’in açıkladığı temmuz ayı verileri gıda sayesinde beklentilerin altında kalan bir enflasyonu karşımıza çıkardı. Temmuzda tüketici fiyatları aylık yüzde 1,4 artış kaydetti. Oysa piyasa beklentisi yüzde 1,6 seviyesindeydi. Aylık TÜFE’nin beklentilerin altında kalmasına rağmen yıllık enflasyon yüzde 16,6’ya yükseldi. Böylece hazirandaki yüzde 15,7’lik oranın üstüne 0,9 puan eklenmiş oldu. […]

Gıda nihayet yola geldi.

Ve yaz aylarıyla birlikte ekonomiye destek vermeye başladı.

Dün TUİK’in açıkladığı temmuz ayı verileri gıda sayesinde beklentilerin altında kalan bir enflasyonu karşımıza çıkardı.

Temmuzda tüketici fiyatları aylık yüzde 1,4 artış kaydetti.

Oysa piyasa beklentisi yüzde 1,6 seviyesindeydi.

Aylık TÜFE’nin beklentilerin altında kalmasına rağmen yıllık enflasyon yüzde 16,6’ya yükseldi.

Böylece hazirandaki yüzde 15,7’lik oranın üstüne 0,9 puan eklenmiş oldu.

Bir yanda baz etkisini görüyoruz bu tabloda!

Diğer yanda sona eren vergisel teşviklerin hazirana oranla fiyatları yukarı yönlü baskılamasının etkisini görmekteyiz.

Kısacası aylık enflasyonda teşvik kaynaklı bir yükseliş kaçınılmazdı.

Ancak tüm beklentileri aşarak yüzde 1,1 gerileyen gıda grubu fiyatları TÜFE’deki yükselişi sınırladı.

Sepette yüksek ağırlığa sahip gıdanın manşet enflasyon üzerinde 0,21 puanlık düşürücü etkisi oldu!

Ayrıca mevsimsel indirimin öne çıktığı giyim grubu da 0,27 puanlık düşürücü etki yaptı.

Buna karşın enflasyonu yukarı iten grupların başında 0,75 puan katkı ile ulaştırmayı görüyoruz.

Temel faktörse vergi artışlarının fiyatlara yansıtıldığı otomotivdeki zorunlu zamlardı.

Ardından elektirk zamlarının öne çıktığı konut grubu fiyatları 0,44 puanla geliyor.

Mobilya ve beyaz eşyada vergisel teşviklerin devredışı kalmasıyla ev eşyası grubu 0,34 puan katkı yaptı aylık enflasyona.

Özetle vatandaşı gıda ve giyim gibi mevsimsel özellikleri öne çıkan ürün grupları rahatlatmış görünüyor!

Ancak daha istikrarlı olan diğer gruplarda yukarı yönlü bir baskıyı görüyoruz.

Neticede çekirdek enflasyonda yüzde 14,9’dan yüzde 16,2’ye yükselen bir trend gerçekleşti temmuzda.

Özellikle dayanıklı tüketim mallarındaki yıllık yıllık 17,6’ya ulaşan artış dikkat çekmekte.

Yani mevsimsel destekler dışarıda kaldığında enflasyonun henüz güçlü bir iniş trendi içinde olmadığı ortaya çıkmakta!

           

Peki ya bundan sonra?

 

Gidişatı ağırlıklı olarak gıda ve bütçeyi toparlamak üzere yapılmaya başlanan vergisel zamlar belirleyecek.

Gıdada mayıstan beri pozitif bir hava mevcut.

Yapılan analizler hava koşullarının bir süre daha gıda fiyatlarını destekleyeceğini söylüyor!

Zamlanan doğalgazla gelen 0,3 puan katkı yanında bir puanlık katkı sunan sigara zamları ağustosta da yıllık enflasyonu yüzde 16  civarında tutacaktır.

Sonbahara ise güçlü bir baz etkisiyle girmemiz söz konusu.

Çünkü geçen yılın ağustos ayında yaşanan piyasa türbülansı enflasyonu eylül ve ekim aylarında çığırından çıkarmıştı!

Bu yüksek aylık rakamlar devredışı kaldığında yıllık enflasyon da kendiliğinden düşecek.

 

Baz etkisi ve faiz

 

Eğer gıda desteği sonbaharda da sürerse yüzde 9 civarına kadar gerileyen bir yıllık TÜFE ile karşılaşmamız zor olmaz.

Ancak baz etkisi zayıfladıkça yılsonunda yüzde 14 – 15 aralığında bir enflasyona geri dönüşümüz söz konusu.

Bu tablonun faiz yansımasına baktığımızda ise Merkez Bankası’nın eylülde 100 – 150  baz puanlık indirim ihtimali hayli güçlü.

Yılın son çeyreğinde ise gelişmelere bağlı olarak 150 – 300 baz puanlık banttaki bir indirim olasılığı öne çıkmakta.

Kısacası kredi maliyetleri kademeli olarak ucuzlamaya devam edecek.