Gündem yaratma konusunda özel bir maharete sahip olan MHP Lideri Devlet Bahçeli, yeteneğini yine gösterdi.
Yeni nesiller hatırlamasa da eskilerin hafızalarında Kocayayla’dan verdiği erken seçim mesajı muhakkak yer edinmiştir.
Ve Bahçeli dün de tarihi bir çağrıyla 26 Ağustos gibi tarihi bir gün için seçim tercihini ortaya koydu!
26 Ağustos hayli erken bir erken seçim tarihi gibi gözükse de genelde kabul gördüğü söylenebilir.
Ancak, meclis çoğunluğu nedeniyle son söz AK Parti’nin.
Yine de cin artık şişeden çıkmıştır!
İlgili düzenlemelerin yapılması ve aday belirleme gibi işlemlerin yetişmesi bakımından tarih bir miktar ötelense de…
2018’de bir seçimin gerçekleşemesi fazlasıyla mümkün görünüyor.
Peki bu seçim atmosferi ekonomiyi nasıl etkiler?
Piyasaların olası bir erken seçimi kısmen fiyatladığını söylemek mümkün.
Ancak, dün seçim çağrısı ilk anda duyulduğunda negatif atak görülmesi fiyatlamanın çeşitli belirsizlikler nedeniyle tam olarak yapılmadığını gösterdi.
Ayrıca, iktidarın kararını henüz netleştirmemiş olması da piyasaların daha sakin bir reaksiyonla yola devam etmelerini sağladı.
Yine de seçim kararının netleşmesi kısa süreli de olsa negatif bir pozisyonlanmaya yol açabilir!
Reel ekonomi tarafında ise seçim harcamalarının bütçe üzerinde yaratacağı ek yük dışında doğrudan bir risk görünmüyor.
Seçim yatırımları ve tanıtım harcamalarının büyümeye yansımasıysa pozitif yönde olacaktır.
Ama seçimlerin piyasa dalgalanmalarıyla yani dolaylı yolla reele yansıma ihtimalinin de olduğu unutulmamalı.
Seçim mi, geçim mi?
Tabii ki propaganda döneminde ekonominin çokça dile gelmesi de kaçınılmaz görünüyor!
Kullanılan oylar üzerinde ekonomik seyrin etkisi hissedilecektir çünkü.
Yani ‘seçim mi, geçim mi’ meselesi yine ön planda olacaktır bu seçim döneminde de!
Haliyle önceki seçimlerden hatırladığımız vaat yarışına da bir kez da şahit olmamız mümkün.
Mevcut konjontür nedeniyle seçimin baş argümanı ise terörle mücadele ve ulusal güvenlik olacaktır!
Sonuçta ilk kez uygulanacak cumhurbaşkanlığı sistemi ile Türkiye, yeni bir döneme yönetsel anlamda adım atacaktır.
Sözün özü; tarihsel bir dönemecin arifesindeyiz.
Bursa’nın seçimi
Bursa ekonomisinde seçim rüzgarları esmeye devam ediyor.
Oda, borsa ve birliklerde nisan ayı ile birlikte başlayan seçim hayecanı bu kez Bursalı esnaf ve sanatkarların çatı kuruluşu BESOB’ta kendini hissettiriyor.
Başkan adaylarının, delegeleri yakın markaja alarak 6 Mayıs’taki seçimlere avantajla girmeye çalıştığını duyuyoruz!
Ancak, şimdiye kadar adaylara ait somut projeleri duyma fırsatı bulamadı Bursa.
Oysa BESOB sadece esnaf ve sanatkarın kuruluşu değil!
Aynı zamanda hitap ettikleri müşterilerin yani Bursalıların da kuruluşu sayılır.
Dolayısıyla kenti etkileyecek projeleri duymak herkesin hakkı.