Olay Gazetesi Bursa

Enflasyondaki düşüş kalıcı mı?

2018’de kendinden sıkça söz ettiren enflasyon canavarının yıllık bazda performansı ortaya çıktı. Aralık ayı rakamları gıdanın aksiliğine rağmen beklentilerden iyi geldi. Tüketici fiyatları aylık bazda yüzde 0,4 oranında geriledi. Ve kasımda yüzde 21,6 olan yıllık enflasyon böylece yüzde 20,3 seviyesine gerileyerek 2018’i kapattı. Kısacası son yıllarda pek de alışık olmadığımız enflasyon manzaraları var karşımızda! Bir yanda aylık olarak eksi […]

2018’de kendinden sıkça söz ettiren enflasyon canavarının yıllık bazda performansı ortaya çıktı.

Aralık ayı rakamları gıdanın aksiliğine rağmen beklentilerden iyi geldi.

Tüketici fiyatları aylık bazda yüzde 0,4 oranında geriledi.

Ve kasımda yüzde 21,6 olan yıllık enflasyon böylece yüzde 20,3 seviyesine gerileyerek 2018’i kapattı.

Kısacası son yıllarda pek de alışık olmadığımız enflasyon manzaraları var karşımızda!

Bir yanda aylık olarak eksi çıkan rakamlar söz konusu.

Diğer yanda da yıllık TÜFE’nin 2002’den bu yana ilk kez yüzde 20’nin üzerinde kapanış yaptığını görüyoruz.

Peki enflasyon canavarı niye bu kadar coştu?

Başlıca neden yıllık bazda yüzde 40 yükselen doların ithalat üzerinden yarattığı baskı.

Ama dolarla işi olmayan bazı üreticilerin de fırsatçılık yaptığı aşikar!

Yılın önemli bir bölümünde yüksek seyretme eğiliminde olan ham petrolün önce akaryakıt ardından da doğalgaz ve elektrik fiyatlarını yükseltmesi de zincirleme etki yaptı.

Yaz aylarında tırmanışa geçen faizlerin de enflasyon üzerindeki payını unutmamakta fayda var.

 Son yıllardaki asgari ücret artışlarının birikimli yansımasının da maliyet kaynaklı enflasyonu tırmandırdığını görüyoruz.

Bir de her fırsat bulduğunda tırmanışa geçen gıda fiyatlarının yarattığı sürprizleri de özellikle TÜFE hanesine yazmakta fayda var!

Neticede yüzde 20,3’lik yılsonu rakamı bu atmosferde hayli normal sayılmalı.

Daha yüksek rakamların çıkmaması ise alınan tedbirlerle dış rüzgarların nispeten pozitif esmesi sayesinde gerçekleşti.

Döviz ve akaryakıttaki tansiyonun düşme sürecine girmesi ve vergi indirimleri yüzde 25’i gören TÜFE’yi aşağıya çekti.

Son aylarda azalan talep de enflasyon canavarına fren yaptıran doğal bir etken niteliği taşıyor!

Elbette enflasyonla topyekün mücadele programının da faydası oldu.

Ancak, beklendiği oranda katkıdan bahsetmek zor.

Yine de neticede kasım ve aralıkta iki kez üst üste eksi enflasyonu görebildik.

Ve yıllık bazda 2018’i Yeni Ekonomi Programı’nda öngörülen yüzde 20,8’lik hedefin ve MB son enflasyon raporundaki 23,5’lik tahminin bir seviyede kapattık. 

Peki ya bundan sonra?

           

Faizlerde indirim ne zaman?

           

2019 analizi için öncelikle aralıktaki manzaranın ne dediğine bakalım.

 Aralıkta aylık yüzde 2,6 gerileyen ulaştırma grubu manşet enflasyonu -0,4 puan aşağı çekti.

Bu yüksek katkıda ardı ardına gelen akaryakıt indirimlerinin payı büyük!

Giyim grubunun mevsimsel etkisi yüzde 4,1’lik düşüşü sağladı.

Neticeyse total enflasyonun giyimle -0,3 puan aşağı inmesi oldu.

Gıda fiyatlarındaki yüzde 1,1’lik artışsa TÜFE’yi 0,3 puan yukarı çekti.

Bu tabloda gördüğümüz kur geçişkenliğinin zayıflaması yanında uzatılan vergisel desteklerin etkisi 2019’un ilk aylarında pozitif yansıma yapmaya aday!

Keza enerji indirimlerinin küçük bir katkısı da söz konusu.

Çekirdek enflasyon ve üretici fiyatlarındaki gevşeme trendine rağmen ilk çeyrekte güçlü bir baz etkisi yanında zamana yayılan bir geçişkenlik mevcut.

Dolayısıyla iyimser bir tahminle nisana kadar yüzde 18 – 19’a gerileyen bir enflasyon görebiliriz.

Ancak bu oran ekonomik yavaşlamayı da teyit etme potansiyeli taşıyor!

Baz etkisinin pozitif yöndeki katkısını ise 2019’un ikinci yarısında görmemiz söz konusu.

Ve yılsonu yüzde 15 – 16 aralığında bir kapanış mevcut tablo itibarıyla mümkün görünüyor. 

 Gözlerin çevrildiği faiz indirimlerinde ise mayıs ya da haziran ihtimali belirmiş durumda.

Eğer gıdada sürprizler ve erken tarihli kur atakları yaşamazsak!