Olay Gazetesi Bursa

Ekonominin dövizle imtihanı

Reel ekonomi üzerindeki baskı artıyor. 2017 ile birlikte yeni rekorlara imza atmakta acele eden döviz kurları… Baskının ana kaynağı haline gelmiş durumda. Yüksek kurların kazanç sağlayacağı varsayılan ihracatçı bile sıkıntılı! Çünkü… Öncelikle çok oynak ve istikrarsız bir döviz hareketi söz konusu. Üretici ihracatçılarımız maliyet hesabını da fiyatlamayı da tutturmakta hayli zorlanıyor bugünlerde. Pekçok kalemde dolar […]

Reel ekonomi üzerindeki baskı artıyor.

2017 ile birlikte yeni rekorlara imza atmakta acele eden döviz kurları…

Baskının ana kaynağı haline gelmiş durumda.

Yüksek kurların kazanç sağlayacağı varsayılan ihracatçı bile sıkıntılı!

Çünkü…

Öncelikle çok oynak ve istikrarsız bir döviz hareketi söz konusu.

Üretici ihracatçılarımız maliyet hesabını da fiyatlamayı da tutturmakta hayli zorlanıyor bugünlerde.

Pekçok kalemde dolar ağırlıklı ithal girdiler maliyet hesabını zorluyor!

Buna karşın ihracatın yarısı Euro üzerinden.

Düşük seyreden Euro/dolar paritesi fiyatlamayı ve karlılığı etkilemekte.

Yani öngörülemeyen fiyat hareketleri…

Firmaları zarara sokabildiği gibi…

Maliyet kaynaklı fiyatlama ve kar sorunu da yaşanmakta!

Ancak, döviz girdisi olmayan

Ve ağırlıklı olarak iç piyasaya çalışan üreticinin işi haliyle daha zor.

Hele de dövize endeksli borcu bulunanların!

Keza rekortmen doların akaryakıt üzerinde yarattığı zam baskısı…

Toplumun tüm kesimlerini etkilemekte.

Doğrudan ithal edilen tüketim ürünleriyse…

Stoklar tükendikçe otomotik olarak zamlanmakta!

Dolayısıyla bu tür ürünlerde eğer muadili varsa…

Olabildiğince yerlilerin tercih edilmesinde

Hem birey hem de ülke ekonomisi açısından sayısız fayda var.

Ama kapıya dayanan ilaç fiyatlarına dönük kur ayarlaması…

Hayati bir ihtiyaç üzerindeki baskıyı karşımıza çıkarmakta!

Kısacası döviz kurlarının kontrol altına alınmasında sayısız fayda var.

Merkez Bankası’nın yeniden topa girmesi zamanı geldi de geçiyor.

Yoksa kasıma ait sanayi verisinin tahminleri aşarak…

Verdiği mini umut da yok olacak!

 

Çarklar hızlanacak mı?

 

Çarklar hızlanma gayretinde.

TÜİK’in sanayi üretim endeksleri…

Kasımın beklentilerden bir miktar daha olumlu geçtiğini gösteriyor.

2015’in aynı ayına oranla yüzde 4,6 üretim artışı söz konusu.

Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise yüzde 2,7’lik artış göstermekte.

Dolayısıyla son çeyrekte büyümeye dönük kıpırdanma işareti var demektir!

Ancak önceki aylara oranla hızlanma sinyali ne yazık ki gelmedi.

Çünkü mevsim ve takvim etkisi devre dışı kaldığında…

Ekime göre sanayi üretimi yerinde saymış görünüyor.

Neticede piyasaların sanayi üretim rakamlarına tepkisi hayli sınırlı kaldı!

Aralıkta da henüz rakamlara yansımış olmasa da…

Benzer bir manzara söz konusu.

Yani 2015’i aynı ayına göre hafif dozda bir üretim artış trendi!

Ama 2017’nin ilk ayları mevcut koşullar ve baz etkisi nedeniyle…

Sanayi üretimin pek de yerinden kıpırdamadığı bir dönem olmaya aday!

Sözün özü;

Sanayici 2017’ye bir miktar umudu temkinli bir duruşla taşımak zorunda.