Döviz piyasasının adeta çivisi çıktı.
Aşırı oynaklık bir yana rekor yarışına giren döviz kurlarıyla karşı karşıyayız.
Günlerdir en fazla değer kaybına uğrayan para birimi olarak TL öne çıkıyor!
Gelişen ülke para birimlerinden en kırılgan olanlarından Güney Afrika Randı ve Rus Rublesi bile dün dolara karşı yükseldi.
Arjantin Pesosu ve Güney Kore Wonu da sabit seyir izlerken TL yüzde 2’ye yakın değer kaybına uğradı.
Üstelik bu manzara sadece bir günün meselesi değil!
Pazartesi de yüzde 2’lik düşüşle kayıplar liginde zirvedeydi lira.
Yani haftanın modası haline gelmiş görünüyor dövizdeki rekorlar.
Ve bu gidişat yarattığı belirsizlik nedeniyle ekonomi üzerinde yük oluşturmuş durumda!
Çünkü önünü görmekte zorlanan işdünyası fiyat vermekte zorlanıyor.
Karlılıklar ve maliyetler ayrı bir belirsizlik alanı.
Döviz borçluları içinse vahim bir gelecek algısı oluşmakta!
Ve tüm topluma da enflasyon üzerinden binen bir yük var dövizdeki gidişat nedeniyle.
Akaryakıt dolar ve petroldeki artışlar sonucunda zamlanıyor.
Daha dün benzine 25 kuruş zam geldi.
Ancak, tavan fiyat uygulaması yani ÖTV düzenlemesiyle vatandaşa yansımadı!
Yine de ithal tüm diğer ürünlerin zamlanacağı kesin.
Yerli üretimin ithal girdilerini de dikkate aldığımızda enflasyonda daha da sıkıntılı bir döneme girme aşamasındayız demektir!
Ve unutmayalım ki; akaryakıttaki tavan uygulaması bütçe üzerinde olumsuz etkiye sahip.
Neticede bütçedeki açıkların kapatılması yine dönüp dolaşıp vatandaşın sırtına binen bir yük anlamına gelecektir.
Kısacası döviz piyasasındaki yangın söndürülmezse acı reçeteler karşımıza çıkabilir!
Ve dün 4,66’yı aşan dolarla 5,49’u gören Euro net biçimde alarm zillerini çaldırmış durumda.
Aslında alarmı daha güçlü hale getiren faktör bu zorlu süreçte Merkez Bankası’nın bir türlü sahne almaması, ya da alamaması!
Bilek güreşinin faturası kime?
Döviz kurlarındaki rekor yükselişlerin çeşitli nedenleri var.
Ama son günlerdeki olumsuz ayrışma MB’nin sadece sözlü müdahalelerle yetinip somut adım atmamasından kaynaklanıyor.
Fitch Ratings’in dünkü uyarı mesajı da para otoritesinin pasifliğine atıfta bulunuyordu!
Neticede piyasa faizleriyle uyumlu realistik faiz artışı beklentisinin zirve yapmasına karşın
bir türlü gelmeyen adımlar liraya güç kaybettiriyor.
Merkez’in 7 Haziran’daki toplantısından önce adım atacağı yönündeki beklenti giderek azaldığı için de müdahale etkisi zayıflamakta.
Sözün özü; MB’nin piyasalarla olan bilek güreşinde kaybeden taraf vatandaş olabilir!
Gemlik’te zaman yolculuğu
Nahit Kayabaşı yine ustalığını konuşturmuş.
Ve Bursa’da Yaşam serisine yepyeni bir halkayı Gemlik merkezli biçimde eklemiş.
Olay Gazetesi’nin evliyadiyelik özgün eserlerinden Bursa’da Yaşam, Bursa’nın tarihinde özel bir yeri olan Gemlik’te zaman yolculuğuna çıkarıyor okuyucuları.
Birçok uzman ve usta kalemin değerli katkılarıyla oluşan Gemlik dosyası…
Aynı zamanda yüksek ekonomik potansiyeli olan ilçenin gelecek misyonunu da Belediye Başkanı Refik Yılmaz’ın ağzından dinleme fırsatı veriyor.
Sadık Asa’nın görsel yönetmenliğinde hayat bulan 244 sayfalık bu özgün yayında Richard Hartmann’ın 1927’deki seyahatinden izlenimlerle buluşma şansı da bulabilirsiniz.