Olay Gazetesi Bursa

Cari bela sorun olur mu?

Birzamanların baş belası yine sahne alma gayretinde. Memleketin kazandığı ile harcadığı döviz miktarı arasındaki fark… Ağustos itibarıyla yeniden artışa geçerek ‘dikkat’ sinyali çakmış oldu! Teknik adıyla cari açık, şu an için risk yaratmasa da… Yakın gelecekte yeniden gündem maddesi haline gelebileceğinin işaretini verdi. Peki neden? Aylık açık 1,8 milyar dolarla beklentilerin 300 milyon dolar üzerinde […]

Birzamanların baş belası yine sahne alma gayretinde.

Memleketin kazandığı ile harcadığı döviz miktarı arasındaki fark…

Ağustos itibarıyla yeniden artışa geçerek ‘dikkat’ sinyali çakmış oldu!

Teknik adıyla cari açık, şu an için risk yaratmasa da

Yakın gelecekte yeniden gündem maddesi haline gelebileceğinin işaretini verdi.

Peki neden?

Aylık açık 1,8 milyar dolarla beklentilerin 300 milyon dolar üzerinde gerçekleşti.

Yıllık cari açıksa 2 milyar dolar artışla 31 milyar dolara yükseldi.

Detaylara baktığımızda…

Genel manzara yıllık açığın büyüme eğilimini koruyacağı yönünde!

Çünkü…

Öncelkle baz etkisi tersine döndü.

Artık 2015’in aylık bazda yüksek değil…

Düşük cari açık rakamları devreye girmeye başladı.

Buna karşın 2016’nın aylık rakamları tırmanan bir seyirle…

Geçen yılın verileriyle yer değiştiriyor.

Haliyle yıllık açık yönünü yukarı çevirmiş durumda.

Ağustosla birlikte cari açığı daha görünür kılan nedenlere baktığımızda…

Yurtdışına kar transferleri ve faiz ödemelerinin beklentileri aştığını görüyoruz!

Bu tablonun geçici olma ihtimali mevcut.

Dolayısıyla bu cepheden kalıcı bir baskıdan şimdilik söz edemeyiz.

Turizm gelirlerinin yaratığı sıkıntı ise kendini net biçimde hala hissetiriyor!

Kısa vadede turizm tarafında görünür bir rahatlama da zor.

Diğer yandan enerji ithalatındaki 0,3 milyar dolarlık azalmaya karşın…

Altın ihracatında 0,3 milyar dolarlık artışın gerçekleşmesi…

Bu iki faktörün açığın sınırlı kalmasına katkı yapmaya devam ettiğini gösteriyor.

Ama bu katkının eski formundan uzaklaşmakta olduğuna da dikkat çekmekte fayda var!

Kısacası cari açıktaki yıllık büyüme trendi…

Gündemde kalmaya devam edecek bir manzara içeriyor.

Ancak, bu yükseliş dikkatli bir takibi zorunlu kılsa da…

Ciddi bir risk yaratmaktan henüz uzak.

Çünkü finansman ayağı hala güçlü!

Yani açık artsa da karşılayacak kaynak bulmakta şimdilik zorluk çekmiyoruz.

Bu finansman avantajının 1,7 milyar dolarlık kaynağı belirsiz paraya dayanması…

İstikrar konusunda belirsizlik yaratan bir durum elbet.

Yine de net hata noksan kaleminin şok bir düşüş kaydetmesi beklenmiyor.

 

Riskler ve dolar etkisi

 

Finansman tarafında görünür hale gelen riskler arasındaysa…

Amerika’daki faiz artışı ve diğer küresel risklerin

Türkiye’ye dönük sermaye akışını zayıflatması öne çıkmakta!

Cari dengede oluşan reel açığı artıracak en büyük risk ise…

Tırmanışa geçen petrol fiyatlarının…

Yılın kalanında da bu performansını sürdürmesi.

Rekor kıran doların ithalatı azaltıcı etkisiyle…

İmdada yetişmesi de mümkün bu arada!

Ama Euro/dolar paritesindeki düşüşün bu sürtece eşlik etmesi…

Parite bazlı ihraç geliri kaybı olarak…

İthalattan kaynaklanan bu olası avantajı törpüleyebileceğini de unutmayalım.

 

Tarım zirvesiyle gelen fırsat

 

Cari açıkla mücadelede pek çok yol var.

Ama en önemlisi ağırlıklı olarak yerli kaynakları kullanıp…

Yüksek katma değerle dünyaya ürün ve hizmet satabilmek.

Bunu başardığımızda açık risk olmaktan çıkar.

Hatta cari fazla bile verme şansımız olur!

Enerji zengini olmayan Almanya ve Japonya‘nın bu konudaki başarısı aşikar.

Üstelik Türkiye’nin Almanya ve Japonya’ya göre…

Teorik olarak turizm ve tarım gibi iki doğal avantajı var.

Ama ne yazık bu sektörleri tam anlamıyla sahaya sürebilmiş değiliz.

Özellikle bu toprağın dövize dönecek çok fırsat sunduğunu unutmayalım.

Gıda sanayi ve tarımsal mekanizasyonla birlikle…

Çok zengin bir dış gelir kapısı yaratmamız mümkün!

Bu anlamda Bursa’nın dün TÜYAP’ta ev sahipliği yapmaya başladığı tarım zirvesi…

Hem tanıtım hem de satış olanaklarıyla önemli bir fırsattır.